Biraz dolaştıktan sonra Ceyda'ya bir telefon geldiği için o gitti ama neyse ki önemli bir şey değil, annesi aradı beraber alışveriş yapacaklarmış. Orçun'un da bir işi çıktığı için o da gitti. Sadece ben ve Sarp kaldık. Biraz da biz ikimiz gezdik. Sarp'a da bir telefon geldi arayan Sarp'ın abisiydi. Ve Sarp'tan bir dosya istedi, abisi bu sabah iş için aceleyle evden çıktığı için o dosyayı unutmuş. Onun için de Sarp "Kanka sen de gelmek ister misin?? sonra da beraber yemek yemeye gideriz" diyince, ben de tamam, olur diyip Sarp'ı onayladım ve önce Sarp'ın evine gidip abisinin istediği dosyayı alıp abisinin çalıştığı şirkete gittik. Abisinin dediğine göre, abisi bugün çok önemli bir toplantıya girecekmiş fakat o dosya olmadan toplantıya giremezmiş. Biz de biraz acele etmeye çalıştık. Evden dosyayı aldıktan sonra Sarp'ın arabasına binip abisinin çalıştığı şirkete gittik. Şirkete girince bütün gözler yine benim üzerimdeydi. Sanırım buradakiler de beni tanıyor olmalı ve bunu anlamam uzun sürmedi çünkü oradaki asistan bize doğru yaklaşıp "Sarp bey, Güzel hanım hoşgeldiniz" dedi. Sarp hadi neyse onun abisi orda çalıştığı için otomatikmen Sarp'ı tanırlar. Ama beni de tanıyorlarmış, bunu adımı söylediğinde anladım.
Asansöre doğru ilerlerken Sarp'ın abisi Serkan abinin çalıştığı kata çıktık ve Serkan abinin odasına girdikten sonra, Serkan abi "hahh, Sarp çok saol yaaa, tam zamanında geldin hatta erken bile geldin, bu iyiliğini asla unutmayacam" dedikten sonra Sarp'ta "aman olur mu öyle abi, çok önemli olduğunu söyleyince hemen getirdik biz de" dedi. Sonra içeri birinin girmesiyle 3'ümüzün gözleri de kapıya dikildi. Aaaaaaa!! Bir de ne göreyim, karşımda bugün çarpıştığım çocuk duruyor. Bu kadar da tesadüf olmaz ama yaaa. Tabi o da beni görünce en az benim kadar şaşırdı, bu, gözlerinden belli oluyordu. O hemen içeri girince Serkan abi de bizi tanıştırdı. Daha önce de Sarp oraya gittiğinde hiç tanışma fırsatı olmamış. Ama en sonunda tanışabildiler. Sonra benimle onu tanıştırdı. Onun adını artık biliyorum. Onun adı Cenk'miş ve o da orda çalışıyormuş yani Serkan abinin çalıştığı şirkette. Hatta çalışmak bile az kalır, Serkan abinin çalıştığı şirketin patronuymuş. Yani sahibiyniş.
Cenk'in ağzından
Karşımda bir an o kızı görünce çok şaşırdım. En az o da benim kadar şaşırdı. Evet o kız, bugün çarpışmıştık onunla. O elinde telefonla oynarken olmuştu çarpışma. Önüne bile bakmıyordu. Ben de baya çok kaba davranmıştım. Eee ama haketmişti. Sonuçta hem yolun tam ortasında yürüyordu hem de elinde telefonuyla oynuyordu. O da en az benim kadar kabaydı bana karşı. Daha önce hiç kimse benimle o şekilde konuşmaya cüret edememişken o konuşmuştu. Cenk Turan'ım ben Cenk Turan. Benimle nasıl öyle konuşabildi anlamıyorum.
Ama şimdi de onu burda benim şirketimde ve tam karşımda görmek şaşırttı beni doğrusu. Meğersem o kız benim çalışanlarımdan birinin erkek kardeşinin arkadaşıymış ve adı da Güzel'miş. Valla ne yalan söyleyeyim adı gibi kendisi de çok güzel bir kız. Aman ne diyorum ben yaaa, kız zaten çok ukala ve çok gıcık, sinir bir kız, ben ise neler söylüyorum. Belki de Serkan'ın kardeşi Sarp'la sadece arkadaş değillerdir. Yani aralarında özel bir ilişki vardır. Aman zaten banane, varsa var. Bırak sevgiliyi isterse nişanlı olsunlar hatta evli olsunlar napayım yani, banane.
Güzel'den devam
Biz bir süre birbirimize yani o Cenk denen adamla kötü kötü, sinirli bakışlarla bakmaya devam ettik. Tabi ben ona öldürücü bakışlarımı yolladım. Bir süre öyle bakmaya devam ettikten sonra Sarp'ta "Güzel biz artık çıkalım mı, yemek yiyecektik yaaa" diye sorunca ben de kafamla onayladım Sarp'ı. Sarp abisine de dönüp biz gidiyoruz dedikten sonra Serkan abi de "tamam, çok saolun buraya kadar bu dosyayı getirdiğiniz için" dedi. Sarp'ta önemli değil diyip gülümsedikten sonra ben de Serkan abiye hoşçakal diyip gülümsedim ve çıktık odadan.
"Kanka yaaa sana bir şey soracam; siz Cenk beyle neden birbirinize karşı kötü kötü baktınız??" diye bir soru yöneltince ben de "hani size anlatmıştım yaaa, bugün biriyle çarpışmıştım ve suç onda olmasına rağmen bana çok kaba davranmıştı diye, işte bu o" diyince, Sarp'ta çok şaşırdı. Büyük bir kahkahayla "bu nasıl bir tesadüf yaaa" dedi. Ben de ona katılarak güldüm.
"Bak kanka eğer sen diyorsan, haddini bildirelim, icabına bakalım, hemen hallederiz yani" diyince ben de "yok yaaa o kadar da değil, yani eğer arada abin olmasaydı derdim böyle bir şey, ama sonra abin işinden olabilir" dedim. Sonra da "zaten bir daha o benim karşıma çıkacak değil, onu görsem görmemezlikten gelirim, sen merak etme" diye de ekledim arkadan.
Sonra arabaya binip bi lokantaya gittik. Bizim her zaman ki mekana gitmedik, zaten biz oraya bizim grupla, yani 4'ümüz hep beraber gideriz. Lokantaya girdikten sonra bi masaya oturduk ve menüden, garsona siparişlerimizi verdik. 10 dakika sonra siparişler geldikten sonra yemeye başladık, ve hesabı da ödeyip ordan çıktık. Arabaya bindikten sonra Sarp beni eve bıraktı. Ben de Sarp'a her şey için teşekkür ettim ve kemerimi çıkartıp arabadan indim. Eve doğru ilerledim, anahtarımla kapıyı da açtıktan sonra, anneme de geldiğimi ve dışarda yemek yediğimi onun için de aç olmadığımı söyleyip yukarı odama çıktım. Üstümü değiştirip pijamalarımı giydim ve dişlerimi de fırçalayıp, çalışma masama geçtim ve yine her zamanki gibi soru çözdüm ardından yatağıma oturup kitabıma devam ettim.
*************
Bi yarım saat boyunca kitap okumayı sürdürdüm. Sonra telefonumun mesaj zil sesini duyunca hemen telefonumu açıp gelen mesaja baktım.
Gönderen: Toprak
"İyi geceler ismi gibi kendisi de Güzel olan güzel kız."
O mesajı görünce mutlu olmadım desem yalan olur. Güzel bir mesajdı doğrusu, ben de cevap yazıyım bari dedim ve cevap yazmak için elimde ki telefonuma yöneldim.
Gönderilen: Toprak
"Teşekkür ederim, sana da iyi geceler." diye bir cevap daha uygun olur diye düşündüm. ☺️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMKANSIZ AŞK 👩❤️👨
Misteri / ThrillerBirbirlerine deli gibi aşık olan bir çift ve bu hikayenin sonunda öğrenilen acı bir gerçek. Bu acı gerçek bu güzel çifti nasıl etkileyecek, onları nasıl kararlar almaya zorlayacak, neler bekleyecek onları. Fakat bu gerçek öyle bir gerçek ki; onlar...