Wu Yi Fan, bana biraz daha sokularak, kolum sanki onun malıymışçasına sıkmaya devam ediyordu.
‘’ Efendim, kolum, kolumu acıtıyorsunuz ‘’ Wu Yi Fan, kafasını gömdüğü omzumdan kaldırmış, kolunu biraz gevşetmişti.
‘’ Özür dilerim. Ben, o kadar sıktığımın farkında değildim ‘’
‘’ Aslında tırnaklarınızı kemiğime kadar batırdınız umarım kanamıyordur ‘’
‘’ Biraz kandan bir şey olmaz ‘’
‘’ Aslında olur. Ben hemofili hastasıyım. ‘’ Derin bir nefes vererek rahatsızca kıpırdanmıştım. Wu Yi Fan, belini dikleştirerek, tıpkı benim gibi asansör aynasına yaslanmıştı.
‘’ Üzüldüm. ‘’ Sesi soğuktu, bunu önemsemiyor gibi çıkmıştı. Sonuçta ben onun kardeşi ya da yakın bir arkadaşı değildim, bunu önemsememesi normaldi. Wu Yi Fan ayağa kalkarak telefonunun ışığıyla gelişi güzel düğmelere basmaya başlamıştı.
‘’ Asansörü düşürüp ikimizi de öldürmeye niyetin mi var? ‘’
‘’ Hayır, buradan çıkmaya çalışıyorum ‘’
‘’ Bana, paniğe kapılmış 30’lu yaşlarda, ne yaptığını bilmeden tuşlara basan bir kadını hatırlatıyorsun ‘’
‘’ Çok biliyorsan gel sen çıkar bizi buradan ‘’
Haklıydı. Bir şey diyemezdim. Yine de bildiğim bir şey vardı her asansörde bir düğme olmuyor muydu? Hani şu alarm düğmelerinden, asansörde kalınca baktıklarımızdan.
‘’ Çekil. ‘’ demiş ve Wu Yi Fan’ı iterek asansör düğmelerinin önünde durmuştum. Arka cebimden çıkardığım telefonumun flashını açıp düğmelere bakmaya başlamıştım. Tuşların altında, üzerinde zil resmi olan düğmeye basıp tekrar yerime oturmuştum.
‘’ Peki, şimdi ne olacak? ‘’ Telefonu Wu Yi Fan’ın yüzüne tutmuştum. Yüzü kar kadar beyazdı. Dudakları titriyor ve terleyen avuç içlerini pantolonuna sürüyordu. Kafamı, asansör aynasına yaslayarak, gözlerimi asansör tavanına çevirmiştim.
‘’ 5. Ve 6. Kat arasında olmayan bir kattayız. Acil ziline bastım işte, buraya en yakın kattaki zil ötecek muhtemelen. ‘’
‘’ Muhtemelen mi? ‘’ Wu Yi Fan, yanıma oturarak bana iyice yaklaşmıştı. Kollarımız birbirine değiyordu ve şuan gerçekten kişisel alanımı işgal ediyordu.
‘’ Evet, muhtemelen. Eğer dergi binasında birileri varsa buradan çıkabiliriz. ‘’
‘’ İşe o büyük bir sorun? Bu saatte dergide kimse olmaz ki? ‘’
‘’ İşte bu bir sorun ‘’ Wu Yi Fan artık bana iyice ve ellerini tekrar koluma sıkıca dolamıştı. Şuan kendimi onun yapışık ikizi gibi hissediyordum.
‘’ Öhö öhö. ‘’ Sahte bir öksürükle Wu Yi Fan’ın dikkatini kendime çekmiştim. ‘’ Acaba diyorum biraz ileri gider misin? Bedenimi ben izin vermeden kullanıyorsun ‘’
‘’ Bencilsin! ‘’
‘’ Ah! Cidden? Bana mı diyorsun? Senin bencil olduğunu sanıyordum? Burada soyadından önce ‘’ bencil ‘’ sonra da adını söylüyorlar ‘’
![](https://img.wattpad.com/cover/18715410-288-k392489.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O'nunla 365 Gün (Kray Fanfic) (✓)
FanfictionPantolon; Dsquared2, t-shirt; Armani Jeans, ceket; Mauro Grifoni Denim, ayakkabılar; Armani Jeans, saat; Mecrea- Diesel Dz1371, şal; Silk & Cashmere... Üzerimdeki tüm bu kıyafetler beni yansıtıyordu. Her biri harika bir parçaydı. Alış-veriş yapmak...