Camii'ye vardıktan sonra kadınların namaz kıldığı bölümü gösterdi, Ravza içeriye girerek çabukça abdestini alıp ikindiyi kıldı. Yirmi dakika geçtikten sonra Cihad onu dışarda bekledi. Ravzanın elinde yiyecek ve içecek gördüğünü aklına gelince, onlarla karnını doyuramaz diyerek daha güzel bir lokanta'ya götüreceğine karar verdi.
Ardından Ravza camii'den çıkınca "Karnın aç mı? Gel seni güzel bir yere götüreyim" dedikten sonra Ravza saate bakarak "Düşünmen yeterli ama saat çok geç oldu, eve gitsem iyi olur" diye cevap verdi. Bir kaç dakika ikisinden bir ses çıkmadı ve Cihad telefonu eline alarak "Tamam, senin otobüs onbeş dakika sonra kalkıyor." Şaşkın bakışlarıyla tamam dedikten sonra Lübeck'e doğru giden otobüsün yanına gittiler.
Sanırım benden hoşlanmıyor....
Ravza çok üzüldü, yinede hayır gitme diyebilirdi diye düşüncesi vardı.. Lübeck'e gitmek istemiyordu.. Cihadın yanında kalmak istiyordu. "Otobüs kalkmak üzere, binsen iyi olur" Bu son sözleri daha tatlı bir şekilde söyleyebilirdi, ama anlaşılan Ravzadan soğmuş.. Nedenini bilmiyordu, o an da hiç bir şey aklına gelmiyordu.. Sadece tek istediği şey, daha çok vakit geçirmek idi... Otobüse bindikten sonra en arkaya oturarak Cihadın gidişini seyretti. "El sallamak için arkasını dönmedi..." diyerek çok üzüldü. Ve otobüs kalktıktan sonra Ravza son kez arka camdan baktı.. Cihad arkasını dönerek el salladı ve öylece kaldı. Bakışları sanki 'onu hiç bir daha görmeyecem' diyordu.. Kulaklıkları taktıktan sonra sol penceresinden dışarıya bakarak manzarayı seyretti.. Ve uyudu.. Çok yoruldu Ravza.. Üç saatlık Hamburg ziyareti ona yorucu geldi..
Cihad ise o ara çoktan eve varmış oldu.. "Selamunaleykum, ben geldim" ama kimse cevap vermedi. Evin içini dolandıktan sonra fark etti ki evde kimse yok.. Annesini arayarak nerde olduklarını sordu "Şey oğlum, biz iş arkadaş Ferhatın ailelerindeyiz. Sende buraya gel istersen" Ayakkabısını tekrar giyerek evden çıktı. Onların orda olması ona çok tuhaf geldi. Neyse ki vardıktan sonra kapıyı çaldı.. Kimse duymadı ve birdaha çalmak isterken Ferhatın babası açtı kapıyı.. Sarıldı.. Ferhatın babası Cihad'a sımsıkı sarıldı.. Gözlerinde göz yaşı vardı sanki.. "Hayırdır Kemal amca? İyimisin? Neyin var??" Korkmaya başladı.. Hâla sarılıyordu ve Cihad neler olduğunu anlamadı. "Çok şükür iyisin, bu günü çok bekledik. Ferhat da keske hayatta olsaydı...."
Cihad birden kendini çekti ondan "Ne demek hayatta olsaydı? Ferhat nerde?!" Ayakkabılarını salona çıkararak hızlıca içeriye girdi "Anne.. Baba?" Ayağa kalktılar.. Ferhatın annesi ağlamaya başladı.. "Sana söyleyecektik oğlum. Arkadaşın araba kazasında hayatını kaybetti" Duyduklarına inanamadı, ilk önce şaka olduğuna umuyordu ama durumun ciddiyetini anlayınca ağlayarak bağırmaya başladı.. Ortalık birbirine karıştı. Kemal amcası onu sakinleştirmeye çalıştı.. "Üzülme oğlum.. İnşaAllah duâ edersin de cennete girsin. Nolursun duâların bizimle olsun.." Başına okşayarak tekrar sarıldı.. Bir Ravzanın haberi, şimdi ise Ferhatın.. Ona fazla geldi.. Annesi babası ayağa kalkarak ayakkabılarını giymeye başladı "Gel oğlum eve gidelim" fakat Cihad gitmek istemedi "Mezarı nerde? Ona gitmek istiyorum!" Kemal amca onu üç hafta önce Türkiyeye götürdüklerini söyleyince yıkıldı.. En iyi arkadaşıydı.. Ve en iyi iş arkadaş...
"Allah'ım.. Sevdiklerimi neden elimden alıyorsun?"
O ara Ravza eve vardı, kapıyı açtı ceketini astı ve hemen odasına geçti.. İçerdekiler birbirine bakarak Ravzaya ne oldu işareti yaptılar.. Selam vermeden odaya geçince şaşırdılar.. Tık tık.. "Kızım girebilirmiyim?" Evet sesi duyunca kapıyı açtı, yatakta oturduğunu görünce yanına oturdu.. Omuzuna dokunarak "Hayırdır kızım? Babana durumunu anlatmak istermisin? Hem neden okadar çok geç geldin eve?" diye sorunca Ravza suskun kaldı.. Dünyasını değiştirecek kötü bir şey olmuş gibi yüz ifadesi vardı.. Babası fazla soru sormak istemeyince "Biz bugün bütün hazırlıkları yaptık, yarın Serhatın aileleri gelecek." Ravza babasına bakarak "Neden ki?"
"Seni istemeye geliyorlar kızım"
_______________________________
Herşey çok karıştı. Cihad Ravza dan soğdu.. Serhatın ailesi ise istemeye gelecekler. Devamı sizce nasıl olur? Yorumlarınızı bekliyorum..
☆ Hikayeyi devam okumak istiyorsanız, voting etmeye unutmayalım inşaAllah..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Helalim ol
Fiksi RemajaBiz aşk dediğimizde, onlar şevhet olarak gördüler. Yani nasıl desem.. Her şekilde ulaşılabilir olduk, sosyal medya bizi bu duruma getirdi malesef.. Ve o yüzden özlemenin anlamı bilemez olduk. Mektuplar yazılmıyor, mesajlar atılıyor.. Yastık altında...