2.Bölüm

794 34 2
                                    

   Kendimi fazla mı kaptırdım bilmiyorum ama bu çocuk beni inanmaya zorluyordu ve ben heyecanlanıp annemi bulmak istemiştim. Eğer otobüse binip anneme gideceğimi bilseydim hemen eşyalarımı toplar anneme koşardım.Fakat annem su altındayken ne yapacağımı bilemedim.En iyisi bu çocuğa daha fazla soru sormaktı.Öğrenmem gereken o kadar çok şey vardı ki.Gerçekten suyun altında nefes sorunum olmasaydı ve yüzmek bana bu kadar iyi gelmeseydi asla bu anlattıklarına kulak asmazdım.

   "Babama ne oldu? Şimdi nerede? "

   "Bu soruna cevap vermeyi çok isterdim ama üzgünüm.Eğer annene ulaşmayı ve okyanusu ve tabii öncelikle anneni kurtarmayı başarabilirsen bunu öğrenebilirsin."

   "Okyanusu kurtarmak mı? Dalga geçiyorsundur umarım?"

   "Hayır tamda demek istediğim buydu.Ben buraya boşuna gelmedim Çağla, okyanusta bir takım olaylar oluyor. Bunların çözülmesinde sana ihtiyacımız var."

   "İyi ama okyanustaki kimseyi tanımıyorum ve kimsede beni tanımıyor. Size nasıl yardımım dokunur bilmiyorum.Ayrıca benim balık gibi bir kuyruğumda yok, daha önce hiç okyanusun derinliklerine doğru yüzmedim."

   "Bunu sorun etmene gerek yok.Kendini okyanusun serin sularına bırakman yeter.Kimseyi tanımıyor da olabilirsin bunda bir sorun yok.Çünkü zamanla öğreneceksin.Güzel bir planımız var işe yarayacağını umuyorum.Tabi sende istersen."

   "Planımız dedin, sadece senin planın değil."

   "Eh öylede denebilir.Ana fikir benimdi birkaç onayla birlikte işe yarar hale geldi."dedi sırıtarak. Bense endişeliydim. "Şu plandan bahsetmeden önce kendinden bahset, sen kimsin? "

   "Ah, Güzel bir soru, bir an hiç sormayacaksın sandım." derken sırıtışı yayıldı ve kolunu koltuğun başına uzatarak iyice yayıldı. Bu halinden biraz rahatsız olsamda gülüşü çok tatlıydı.Karşılık verdim.

   Aklıma gelen fikirle ayağa kalktım. "Bir dakika bekle bu gece için bunlar fazla geldi.Su molası verelim." Gidip bir sürahi su getirdim.Abartısız dört bardak su içtim.Ona da ikram ettim ama bir bardakla yedindi.Sahi adı neydi?

   "Buyur devam et." Başta çok canımı sıkmıştı ama anlattıklarıyla ikimizde ciddiyetimizi korumuştuk. Aniden duygu değişimi ilgimi çekmişti.Çünkü bende öyleydim.Birden ağlar birden gülerdim.O yüzden kendimi hep dengesiz biri olarak tanımlamışımdır.

   "Ben bir elçiyim, aynı zamanda senin koruman yada gözcün olarakta tanımlanabilirim.Sen 15 yaş civarındayken bu göreve atandım.Daha önce başka bir su perisi seni izliyordu fakat saray işleriyle meşgul olması gerektiği için görevi bana devretmek zorunda kaldı.Böyle bir görevi yerine getirmek gurur kaynağıdır."dedi omuzları kabarırken. Biraz şımarık mıydı ne?

    "Hiç sıkılmadın mı? "

  "Hayır. Sıkılmama imkan yok. Bu en güzel görevimdi. Çok daha zor görevlerde çalıştığımda olmuştu."

   "Anladım." Kısa bir sessizlikten sonra sözcükleri toparlayabildim. "Adın ne? "

   "Çınar. Annem çınar ağaçlarına bayılırmış. Hep çınar ağaçlarının ruhunu dinlendirdiğini söylermiş. "Sesi kederliydi.

   "Annen insandı değil mi? "

   "Evet. Bizim gibi melezler pekte alışıldık şeyler değil.O yüzden bizim varlığımız pek bilinmez. Büyük koruyucular bu yasak aşkları öğrendiğinde sonları annen ve baban gibi olur. Benim durumumsa daha farklı. Ben yeni doğduğum sıralar annemle babamın gizli buluşma yeri varmış. Haftada en az bir veya iki defa oraya gidip görüşürlermiş. Lakin birkaç yıl sonra senin ailenin durumu ortaya çıkınca annemde babamda çok korkmuş ve bir daha görüşmemeye karar vermişler. Beni tehlikeye atmak istememişler. Aslında o zamanlar ben daha 3 yaşındaymışım. Annem beni bırakmayı hiç istememiş ama buna mecburmuş. Büyük bir hüsranla beni babama emanet etmiş. Annemin o zamanki halini hayal meyal hatırlıyorum. Keşke annem ve babam birarada olsaydı.."

   "Bunu bende çok isterdim. Senin durumun benden daha iyi kendini teselli edebilirsin biliyorsun."

   "Sanırım. Neyse bu kadar üzüntü yeter. Biraz şu plandan bahsedelim sonrada yolculuk başlasın."

   "Nereye peki? "

   "Öncelikle Hint Okyanusuna gideceğiz, orada koruyucu Heat ile tanışacaksın. Heat annenin en yakın arkadaşlarından biriydi. Annenin en az cezayı alması için çabaladığına garanti veririm. Ayrıca senin varlığından haberi var. Aşka büyük hürmet gösteriyor. Ona göre insan ve su perisi ilişkileri yasaklanmamalı. Tabii bunu, elinde geçerli delil ve önerileri olmadığı için başkasına söyleyemiyor. Başkası derken kimi kastettiğimi biliyorsun."

   "Pekala, sabırsızlanıyorum."

   "Plan şu, öncelikle Heat sana bir temsilcinin nasıl davranması gerektiğini, neler yapman gerektiğini anlatacak. Ardından Hint Okyanusunun, haliyle Heat'in elçisi olarak Büyük Okyanusun koruyucusu olan Gabriela'nın  sarayına gideceğiz. Orada bir ay kadar kalacağını ve okyanus güvenliğini, buradaki işleri denetleyeceğini, aynı zamanda bu uygulamayı diğer okyanus ve denizlerde de sürdüreceğini söyleyeceksin. Belki bende sana eşlik ederim. Bu Heat'e bağlı. Her neyse, Gabriela bunu büyük bir zevkle kabul edecek ve kendini görevine tutkuyla bağlı bir koruyucu gibi göstermek için elinden geleni yapacaktır. O bir ay zarfında onun tüm kirli çamaşırlarını çıkarmak için elinden geleni yapmanı istiyoruz senden. Bunun için elimizden gelen tüm yardımı yapacağımızdan emin olabilirsin. Bana ihtiyacın olduğunda söylemen yeterli. Sürekli çevrende olurum istersen."

  Güldüm.  "Sanırım yardım fena olmaz."

Derinlerdeki YasakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin