10. BÖLÜM: MÜHÜR 4

241 10 1
                                    

Tekne Evi'ne gidip oturanlara bilet satıyordum. Ethan'ı (Adam'ın babası) gördüm.

''Merhaba, Cassie.'' dedi.

''Merhaba'' diye karşılık verdim.

''Nasıl gidiyor?''diye sordu. Sorusunu cavapsız bıraktım.

''Geçen akşam bana annemi anlatıyordun.'' dedim.

''Beni içerken yakaladın. Eğer uygunsuz bir şey söylediysem kusura bakma.'' dedi.

''Ailelerimizin aynı hizada olduğunu söylemiştiniz. Ne kastettiniz.'' diye sordum.

''Ailelerimizle ilgili bir efsane var. İki ailenin kaderlerinin bir şekilde çakışacağına dair. Astrolojik bir bilgi. Saçmalık.'' dedi.

''Astrolojiye hiç inanmadım.'' dedim.

''Ben de. Dürüst olmak gerekirse, sadece annenin yanındayken ona karşı geri çevirmesi zor bir çekim gücü duyuyordum. Bu bir histi. Tek yapması gereken bana bir bakış atması ya da gülümsemesiydi. Hemen sevinirdim içten içe. Bunu ondan başka kimse başaramıyordu. Dediğim gibi, saçmalık.'' dedi ve tezgahtaki boş bardakları yerine koydu.

''Hayır, hiç değil.''dedim. O içeri geçince ben de sahile indim. Banka oturup denizi izlemeye başladım. Güneş tam karşımdaydı. Adam geldi.

''Selam.'' dedi ve yanıma oturdu.

''Buraya gelip, seni Çember'î mühürlemeye ikne etmemi istedi.'' dedi.

''Evet, bayağı çaresiz kaldı.'' edim.

''Evet, ben de öyle duydum.'' dedi.

''Diana'ya dün gece ile ilgili ne söyledin?''

''Sana enerjine odaklanmayı ve onu kontrol etmeyi gösterdiğimi sorun etmedi.'' dedi.

''Bu hep dün geceki gibi bir his mi olacak?''

''Her zaman biraz fiziksel reaksiyon olur.'' 

''Ne kastettiğimi anladım.'' dedim. Anlamamazlığa yatıyordu. Bir şey söylemedi. Yalnızca sustu.

''Peki Çemberi mühürlersek, onu daha mı iyi kontrol edeceğiz?'' diye sordum.

''Evet.''

''Artık ampüller patlamayacak, sular taşmayacak.''

''Sanmıyorum.'' dedi başını sallayarak.

Diana'nın ağzından:

Adam'ı banka ben göndermiştim. Onu ikna edebilecek miydi? Tanrım lütfen kabul etsin. Arabaların orada onlarını izliyordum. Aslında sonucu bekliyordum. Faye yanıma gelip kolunu omzuma attı.

''Şunlara baksana. Birbirinden kopamayan Japon balığı gibi.'' dedi.

''Kapa çeneni, Faye.''

''Ben ciddiyim, Diana. Erkeğini kaybetmene iki dakikacık kaldı.'' 

''Çember'i bu gece mühürlemek istiyorum.''

''Ben meşgülüm.'' dedi Faye. Bu sefer kaçamayacaksın.

''Faye, kafanı kullan. Yapmak zorundayız, biliyorsun.'' dedim.

''Ben olsam önceliği buna verirdim. Daha büyük sorunların var.'' dedi ve gitti.

Melissa'nın ağzından: 

Akşamki partide Nick ve Faye dans ediyordu. Normal dans da değil. Yok birbirlerine sürtünme falan. Faye Nick'e

''Bırak taciz etmeyi. Öyle bir şey olmayacak.'' dedi. Ama Nick durur mu?

''Eğleniyoruz işte, kaptır kendini.'' dedi.

''Seninle takılacağımı mı sandın.'' dedi Faye. Nick bir anda morardı. Faye ona arkasını dönerek benim yanım geldi.

''Sen olsan takılır mıydın bu çocukla? Kendime olan saygımı kapı önüne bırakırsam belki.'' dedi kendi kendine. Yalnızca gülümsedim. Cassie'nin geldiğini gören Faye onun yanına gitti.

Cassie'nin ağzından:

''Hey, Cassie, ne yapıyorsun?'' 

''Sally'e bakıyordum.'' dedim.

''Çok sıkıcı bir tip. İkimiz büyü yapalım mı ne dersin?'' diye sordu Faye.

''Hiç sanmıyorum.''

''Haydi bir fırtına daha çıkaralım. Bu sefer sen başlat, ben bitireyim.''

''Hiç komik değil. O fırtına da birini öldürebilirdin.''

''Peki, biz de başka bir şey yaparız. Sen seç. Büyük düşün.'' dedi.

''Uzak dur benden.'' dedim. O sırada tüm ampüller yanıp sönmeye başladı.

''Bak, bunu sen yaptın. Maytap gibisin ha, Cassie.'' dedi.

''Yeniden başlamayalım.'' dedim. Bu arada gök gürüldemeye başladı.

''Faye, lütfen yapma.'' dedim.

''Hadi ama, büyük heyecan olacak biliyorsun.'' dedi.

''Çok tehlikeli.''

''O zaman durdur beni.''

''Durdur şunu! Durdur!'' diye bağırdım.

''Afedersin, yapabileceğin en iyi şey bu mu?'' dedi. Sally yanımıza gelip

''Hey! Neler oluyor?'' dedi.

''Şimdi olmaz, Sally.'' dedi Faye.

''Evet olur, Faye.'' dedi Sally.

''Senin şu üstünlük kompleksinden bıktım.'' dedi Sally. Olay çıkacağını anladığımda Sally'e

''Tamam Sally, gidelim biz.'' dedim. Ama Faye izin vermedi.

''Çekilsene, Faye.'' dedi Sally.

''Hayır, sen gideceksin.'' dedi Faye ve Sally'i itikledi. O sinirle çok fazla itti Sally'i ve kayalıklara düştü.

''Faye, ne yaptın?'' dedi Melissa. Hemen Sally'in yanına gidip nabzına baktım.

''Nefes alamıyor.'' diye bağırdım toplanan topluluğa karşı. 

GİZLİ ÇEMBERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin