18. BÖLÜM: SÜPÜRGE OTU

180 7 0
                                    

Melissa'nın ağzından:

Dün akşamki olaydan sonra Nick beni evine davet etti. İlk başta o şey için sandığımdan hayır dedim ama film izleriz dediğinde kabul ettim. Film izledikten sonrası malum. Sabah gömleğimi düğmelerken

''Beğendin mi üstümdekini? Yeni aldım ama bilemedim.'' dedim. Tişörtünü giyinirken

''Beğendim.'' dedi. Arkamdan sarılıp boynumu öpmeye başladı. O öptükçe kendimden geçiyordum ama okula gitmemiz gerekti. Yüzümü ona doğru döndüm ve aramızdaki mesafeyi açtım.

''Hayır, hayır. Okula geç kalacağız.''

''Hadi, daha iyi bir fikrim var.''

''Okuldan daha iyi ne gibi bir fikrin olabilir?'' dedim. Yanlış anlamayın inek öğrenci değilim. Gömleğe odaklandı ve açıl dedi. Düğmenin biri açıldı.

''Sanırım ikimiz de aynı fikirdeyiz. Yoksa bu büyüyü tek başıma yapamazdım.'' dedi.

''Bir daha yapabilir miyiz dersin?''

''Açıl, açıl, açıl.'' dedi ve gömleğimin önü açıldı. Ben de gömleğimi üstümden çıkardım. Karşısında mor sütyenim ile kalmıştım.

''Bazı şeyleri büyü olmadan yapmak lazım.'' dedi ve öpüşmeye başladık. Tek eli arkamda sütyenimin kopçasını buldu ve tek hamlede çıkardı. Askılarından tutu ve omzumdan aşağı indirdi......

Cassie'nin ağzından:

Sabah kalktım üstümü değiştirdim ve laptobumu alıp koltuğuma sırtım dik bir şekilde uzandım. Yangını arraştırıyordum.''Trajik tersane yangınında 12 genç öldü, dördü yaralandı.'' başlığı altında yazılanlara baktım. Buradan pek bir şey bulamayınca annemin defterine baktım. Heather Barnes'ın olduğu fotoğrafın altındaki notu okudum.''Zachar, annemin Heather Barnes'a feci bir şey yaptığını söyledi. Öldürmekten de beter bir şey.'' Okula gittim ve Diana'ya gördüklerimi anlattım.

''Ne buldun peki?'' diye sordu.

''Yangından sonra iki yıl akıl hastahanesinde yatmış. Sonra hastahaneden taburcu edilmiş ve yeryüzünden silinmiş.''

''Ailesi yok muymuş?''

''Finn Creek'te bir kardeşi varmış.Telefon numarası yok, ama buraya yakın bir yerde oturuyor. Okuldan sonra görmek için benimle gelir misin?''

''Tabii, olur. Ama dur. Bugün gelemem.'' Yanımıza Adam geldi.

''Nereye?'' diye sordu.

''Selam.'' dedi ve dudağına küçük bir öpücük kondurdu Diana.

''Finn Creek'e.'' diye devam etti Diana.

''Ne yapacaksınız Finn Creek'te?'' dedi Adam.

''Heather Barnes'a olanları öğrenmeye çalışıyoruz da. Kardeşi orada yaşıyormuş.'' dedi Diana.

''Sizce bir şey biliyor mudur?'' diye sordu Adam.

''Denemeye değer. Ben yalnız da giderim, o kadar önemli değil.'' dedim. 

''Bence gitmek istemezsin. Finn Creek uyduruk yerin teki.'' dedi Adam.

''Adam, sen götürsene Cassie'yi. Ben sınavı erteleyemeyeceğim.'' dedi Diana. Aralarında sorun olmak istemiyordum. Diana'nın ne yapmak istediğini de anlamamıştım.

'' Yok, önemli değil. Ben hallederim.'' dedim.

''Heather 16 yıl önce yangının çıktığı yerdeymiş. Belki ailelerimize ne olduğunu da söyleyebilir.'' dedi Diana.

''Tabii. Seni okuldan sonra alayım mı?'' dedi Adam.

''Tamam.'' dedim.

''Bu kadar abartmayın. Biz arkadaşız. Bu işte hepimiz birlikteyiz. Hadi.'' dedi ve Adam'ı kolunu takarak oradan uzaklaştı. Ben ise yalnızca göz devirmekle yetindim.

Faye'nin ağzından:

Lanet olsun!! Kilidi büyüyle açamıyordum. Anahtarım da yoktu. Sıkıntıyla nefesimi dışarı üfledim ve kilit açıldı. Sağıma baktığımda Melissa'yı gördüm.

''Şu mühürleme muhabbetinden nefret ettim. Kendi başıma büyü yapamayacaksam, lanet bir cadı olmanın nesi anlamlı? O zaman gider amigo kız olurdum.'' dedim.

''Ağzından yel alsın!'' dedi sinirli bir şekilde Melissa.

''Neden eğlenemiyoruz? Şu 'Büyücüler Kulübü' filmindeki gibi. Tabii filmin ilk yarısından bahsediyorum, yılanlı sahnelerden değil. Erkeklere büyü yapıp, saç rengimizi değiştirdiğimiz ve havada uçtuğumuz sahneler. Bir ara pratik yapalım.'' dedim.

''Ben şu ara biraz meşgulüm.'' dedi Melissa.

''Neyle? Nick'le mi? Bak, bu çocuktan hoşlanıyorsun, biliyorum. Ama ikimiz de uzun sürmeyeceğini biliyoruz. O itin teki.'' dedim.

''Hiç de bile. Yeri gelince tatlı olabiliyor.''

''Sadece mevzu belden aşağısına indiğinde. Okuldaki bütün kızları elinden geçirdi ve bunu sende biliyorsun. 'Benim için değişecek' tribine giren zavallı kızlardan olma. Hiçbir zaman değişmezler.'' dedim.

''Tamam, anladık! O da ezik, ben de eziğim. Rahatladın mı?'' dedi sinirle ve yanımdan geçip yürüdü.

GİZLİ ÇEMBERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin