Yeni okulumda ilk günüm yani iyi geçmişti.Tüm gün Pelin ve Nehirle takılmıştım.
Ah bi arada tuvalete gitmek için onlardan ayrıldığımda Batu ile karşılaşmıştım.
-Flasback-
Sıcaktan erimeden önce lavobaya gidip elimi yüzümü yıkasam sanırım fena olmayacak.
''Ya kızlar tuvalet hangi tarafta'' diye sordum duvara yaşlanmış bir konuda sohbet eden Pelin ve Nehir'e.
''Her katta bir tane var canım'' dedi Nehir.
''Yani?'' diye sordum.
''Bak hemen şurda solda'' diye işaret etti Pelin.
''Tamam teşekkürler'' dedim ve gülümsedim.
''Biz aşağıya akıyoruz,kantine falan gelirsin tamam mı?'' dedi Nehir.
''Bende gelirim birazdan'' dedim.
''Tamamdır'' dedi ve göz kırptı Pelin.
İkisi kol kola girip uzaklaşırken ben arkamı dönüp koridorda ilerledim ve tuvalete girdim.Suyu açıp yüzümü bikaç kez yıkadım.Sonrada ensemi ıslattım.
İyi gelmişti sanki.
Bu arada aklıma İlkay geldi.Eskiden hep onunla takılırdım.Aynı okuldaydık,aynı sınıftaydık hatta.O benim 'hiç olmayan kız kardeşim' mantığındaydı.
Ah o bana sabah mesaj atmıştı,bende laf arasında cevap vermeyi unutmuştum.Kahretsin kesecek beni.
Elimi yüzümü kurulayıp hızla çıktım tuvaletten.Hızlı adımlarla sınıfa girdim.
Sınıf boştu.Ta ki birkaç ses duyana kadar böyle olduğunu düşünüyordum.
Gözlerim köşeye kaydığında bizim adonisli çetesinin orda oturduğunu farkettim.Batu ve yandaşları.
3ü de bana baktılar.Bende gözlerimi devirerek sıraya doğru ilerledim.
Sırama oturup çantamı kucağıma aldım.Hadi bakalım bir arama kurtarma çalışmasına daha hoşgeldiniz.Ara ki bulasın bu telefonu.
''Offf'' deyip çantayı sertçe masanın üzerine bıraktım.
''Hep atarlısın yani'' Karşımda Batu oturuyordu.Gözlerim diğer köşeye kaydı.Adonisli arkadaşlarıda yoktu.Gözlerimi kapıya çevirdim.Kapalıydı.
MÜ-KEM-MEL.
''Seni ilgilendirdiğini sanmıyorum'' dedim ve sıradan ççıktım.Tam gidecekken Batu kolumdan tuttu.
''Ne o?Dejavu mu yaşıyoruz'' diye sordum ve kolumu çektim.
Söylediğim üzerine sırıttı.
''Şu söylediklerim üzerine sırıtmaktan vazgeç tamam mı?'' diye sordum.
''Emir mi veriyorsun?'' diye sordu.Boş bir ifadeyle bana bakıyordu.
Hay ben senin ruh haline.
''Ne anlıyorsan o'' dedim.
''Meydan okuyosun yani?'' dedi kaşlarını kaldırarak.
''Anlamakta bu kadar güçlük çekmen gerçekten garip'' dedim.
Ben niye burda durup bununla konuşuyorum ki?Yanından geçerek kapıya doğru ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güneş ve Ay (Düzenleniyor)
Teen FictionBiz iki zıt kutup gibiydik.GÜNEŞ VE AY gibiydik.Tutulmamız bile saatlerce sürüyordu sadece. ''Neden bırakmıyorsun beni?'' ''Çünkü sana ihtiyacım var.Çünkü senin ışığına ihtiyacım var.Sen benim güneşimsin.Ben senin ışığına muhtaç bir ay gibiyim.Sen y...