14. Bölüm

1.3K 82 29
                                    

Öncelikle geciken bölüm adına özür diler keyifli okumalar dilerimmm :)))

Medya;Başağın kıyafeti * Mekanda çalan Justin Timberlake şarkısı :)

''O zaman akşam birşeyler yapalım'' diye atılıyor Nehir hevesli bir şekilde.Belki biraz garip ama şuan öğretmenler toplantısından yararlanıp Batu,Berke,Buğra,Pelin,Nehir ve ben kantinde oturmuş kahve içiyoruz.

''Ne gibi şeyler canım'' diyor Pelin gülümsemeye çalışarak.Zaten kız bir saattir diken üstünde gibi zor zor gülümsüyor.Şu adonisli arkadaşları sevmediğini farkediyorum.

''Ne bileyim mesela,Doğa Bar'a gidelim?''

Doğa Bar'ın adı geçmesinin üzerine Batuya dönüyorum ki o da bana bakıyor.Ben elektrik çarpmış gibi hemen önüme dönüyorum.Bu sıraa cebimde telefonum titreşiyor..Yerimde kıpırdanarak telefonumu çıkartıyorum ve mesajı açıyorum.

Ah İlkay!

'Bir ayrılma vakası yaşadım!Acil Ambulans!'

Kendime tutamayıp bir kahkaha patlatıyorum ama anında iki elimlede ağzımı kapatmam bir oluyor.Herkes uzaylı görmüş gibi bana bakarken ellerimi ağzımdan çekip. ''Birşey yok'' diyorum ve tekrar telefonuma yöneliyorum.

'Bu kaçıncı ambulans hanımefendi?!' diye cevap yazıyorum İlkay'a.

''Herneyse gidiyoruz dimi akşam'' Nehir konuyu tekrar aynı yere getiriyor.Adonisli çete arasında kısa bir bakışma geçiyor ve Batu başını olumlu anlamında sallıyor.

''Süper'' deyip el çırpıyor Nehir.Pelin ve ben ise  gözlerimizi deviriyoruz.

''Ben gelemem'' diyorum bir anda.

''Neden?'' tam da beklediğim kişi soruyor bunu.

''Ne neden Batu?'' diyorum tek kaşımı kaldırırken.

''Niye gelemiyormuşsun'' diye soruyor tekrar.

''Çünkü işim var.''

''Ne işi'' diye sorduğunda Buğra ve Berkenin sırıtmasına aldırmayıp kaşlarımı kaldırarak Batuya bakıyorum.O da ısrarcı bakışlarını üzerimden çekmemekte kararlı gibi duruyor.

''Biz biryere gidicektik de'' diye atılan Pelin'e gözlerimi çıakrtarak bakıyorum.O da acı çekiyormuş gibi bana bakıp sonra yine eski haline dönüyor.

''Aa noluyor be'' diye  atılıyor Nehir.

''Nehircim hani şey vardı ya'' diyor Pelin dişlerinin arasından.

''Ney?'' diye soruyor Nehir tek kaşını kaldırıp bir bana bir Pelin'e bakarken.

''Ya şey işte kızım kurcalamasana'' diyorum sinirle.

''Berke,şeymiş duydun mu'' diyor Buğra gülerek.

Bunun üzerine Batu ve Berke de gülüyorlar.Kollarımı masanın üzerine koyup gömüyorum başımı.Biraz daha rezil olmamak ve insanlık namına...

*

''Bana bakın akşam geliyorsunuz yoksa hepinizi yolarım'' diyor Nehir okul çıkışında.

''Ya kızım ne işimiz var o salaklarla'' diye  atarlanıyor Pelin.

''Haklı yani hem ödevler falan var'' diye bir yalan atıyorum.

''Hoca ne zaman ödev verdide ben duymadım'' gözlerini kısıp bana  bakan Nehirden tırsıyorum.

''Edebiyatçı vermişti canım unuttun mu?'' diyor Pelin

Güneş ve Ay (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin