bölüm 27

31 5 3
                                    


"Çınar?"

"Ooo! Okan? İsmimide mi biliyorsun sen?"

"Düzgün konuş."

"Aaa! Doğru! Yıllar önce..." annemi gösterdi. "Bu kadını aldatırken bizi kaybetmeyi de, ismimizi unutmayı da kabul etmiş olmalıydım. Nasıl oldun hatırladın?"

"Çınar. Defol bu evden."

"Yoo. Defolmuyorum Okan Demir. Beni kendi evimden mi kovuyorsun?"

"Ya neler oluyor!" diye bağırdım en sonunda. "Anne baba. Birşey diyin ya! Kim bu meşe odunu!"

Babam zorla güldü. "Bir akraba."

"O zaman neden böyle konuşuyor? Ne demek burası onun evi?"

"Ne demek biliyor musun?" dedi Çınar olan meşe odunu. Tam devam edecekti ki annem araya girdi.

"Aleda. Gel bir salona geçelim. Rahat rahat konuşuruz olmaz mı?"

Çınar önde arkasında babam annem ve ben içeri girdik. Babam gergindi, Çınar ise sanki babamı gıcık etmek istercesine gülüyordu.

"Herşeyi dinlemek istiyorum."

Annem güldü. "Neyi kızım?"

"Bu adamı." dedim Çınarı gösterip.

Annem zorla gülerken babam meşe odununa baktı.

"Defol bu evden."

"Yooo Okan Demir." dedi Çınar kendine güvenerek. "Bir baba olarak hiçbir zaman bir işe yaramadın, hiç bir halt yapamadın. Artık ben buradayım ve Aledayı ben koruyacağım."

"Ya sen kimsin?" diye bağırdım. "Kimsin beni koruyorsun? Ne bağımız var seninle? Annemle babamı nasıl bu kadar iyi tanıyorsun!"

Çınar gülerek yanıma geldi. "Söyleyeceğim. Hepsini."

Annem yapaydan öksürdü ve "Çınar gel senle bi konuşalım." dedi. Annemle Çınar tam mutfağa giderken zil çaldı. Pardon. Kapı kırılmak üzereydi.

"Gülsüm Teyze! Okan Amca!"

Babam kapıyı açtığında bizim setin kapıya dayandığını gördüm. Yavuz... Telaştan korkudan ne hale gelmişti.. Yerim seni lan ben!

"Okan Amca... Aleda..." dedi ve gözleri beni buldu. Gülümsedim.

"Aleda?" dedi yanıma gelip. Sonra hızla sarıldı. Bende sarıldım.

"Kalbime indi. Sana birşey yaptı sandım. İyisin değil mi?"

"İyiyim ya! Bana birşey olur mu?"

Güldü. Bu harika anı da bozan olacaktı illa değil mi?

"Ben Aledaya zarar vermem." dedi Çınar ve bir hamleyle Yavuzu benden ayırdı. "Sen zarar verirsin."

"Oğlum sen burada ne arıyorsun lan!"

"Aleda nerede ben oradayım ama sen Aledanın yanına 5 cm bile yaklaşmayacaksın!"

"Sana mı soracağım lan!"

"Evet. Soracaksın! Şimdi defol git buradan al setinide git!"

Yavuz öfkeden delirirken Kerem ve Yağız Yavuzun kollarına girdi. Kerem bana öpücük atarken burukça güldüm.

"Sana göstereceğim her kimsen sana göstereceğim! Hesabını vereceksin!" diye bağırıyordu Yavuz giderken.

🎀🎀🎀

Gergin bir ortam. Salonun her bir koltuğunda tek başına oturmuş aile üyelerinin birbirine bakışmasıyla oluşan gergin bir ortamda bir saattir oturuyorduk. Hepimiz birbirimize 'öldürücem seni' bakışları atıyorduk.

AŞK BAKIŞLARINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin