Hayat kimilerine göre yaşamak iken, kimilerine göre de tam bir ölmek bence. Sanırım onun sesini her duymadığımda kahroluyorum ya da ölüyorum...
Birkaç gündür hissettiklerim bundan ibaretti. İçimde tuhaf bir boşluk, bakışlarım en az bunun kadar boş ve yitik. İnsanlar bir iki birşey geveleyip yanımdan gidiyor, bende pek birşey anlar gibi kafa sallıyorum. Ama gidin yeter ki gidin. İlk kez bu kadar yalnızlığı özlüyorum. Neden böyle oluyorum, bilmiyorum...
Kahrolduğum günlerden birinde parmaklarım klavye ekranında onun adını gezindi. Elim mouse'a uzandığında hesabına tıkladım. Soluk bir yazı: çevrimdışı...
Bir ses duydum, bunun adı hayalkırıklığı olmalı. Mesaj atmaktan kendimi alıkoyamıyorum. Ama kendimi durdurmuyorumda.
Gönderilen: Siyah Kelebek
Nerdesin.
Enter tuşuna bastım hiç düşünmeksizin. Ardından sanki cevap verecekmiş gibi boş boş baktım bir süre ekrana. Kendimi silkeledim ve Ölü İstekler odasına katıldım.
CraWle odaya katıldı.
Littleredevil odaya katıldı.
Maral odaya katıldı.Adı aklımda kalan garip çocuk Batın tıpkı kendi gibi karşıladı beni.
Littleredevil: Bak sen kimler gelmiş (:
CraWle: Hoşgeldin.
Maral: Hoşbuldum.
Ve bir süre kimse birşey yazmadı. Ama sessizliği bozan CraWle oldu.
CraWle: Bugün intihar videosu izleme vakti ama
Maral: Ama?
CraWle: Kimse yerinde değil.
Maral: Şey, Karan
CraWle: Onu soracaksın değil mi? İnan bende bilmiyorum.
Maral: Peki ya Batın?
Littleredevil: Birkaç güne geri dönecektir.
CraWle: Ama ilk kez bu kadar uzun süre çevrimdışı, sence bu normal mi hemde Karan'ı düşünüyorsak?
Littleredevil: Lan drama prensi Umut bir siktir git! Tuğçeyle, Semihi ara aktif olsunlar
Littleredevil: Hazır Maral da buradayken benim şu oda yöneticiliğimi konuşalım (:
Adının Umut olduğunu öğrendiğim - Batın'nın taktığı lakap ile de drama prensi'nin- sessizliği üzerine arama yapmaya gittiğini ummaya başladım. O sırada Batın bana yazmaya başladı.
Littleredevil: Maral
Maral: ?
Bekledi, bekledi. Bilmem kaç dakika geçti ve
Littleredevil: O ekranın ardındaki kim?
Demişti. Sorduğu soru ile biran boğazımda bir yumru hissettim. Asıl kim olduğumu öğrenmesi tam bir fiyasko olurdu. Ezilen, kimseye ağzını dahi açamayan zavallı bir kız ile karşılaşmak buradan tanıdığım kadarıylada olsa onun için büyük alay konusu olurdu sanırım. İç sesim çıkmamı söyledi ve ona uydum. Zaten almak istediğimi almıştım ve en önemlisi okula gitmem gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Kelebek
Novela Juvenil[24/06/2018 ?] Katran kokan ruhlardı onlar. Ruhları yanıp kül olurken etrafada is kokusu yayılıyordu. Etrafa yayılan bu is kokusu bir virus misali yeni kurbanlarını hastalandırıyordu. Bu viruse yakalananlarda bu ızdırabın içerisindeydi artık. Her b...