Avengers ile hayal et 🖤

Bucky Barnes🖤

İçten içe Bucky'e karşı bir duygu besliyorsun ve
Bucky sana ıssız bir arazide araba sürmeyi öğretir.

İyi okumalar!

________________________

Tam 20 dakikadır boş bir arazide wanda'nın gelmesini ve bana şu lanet arabayı öğretmesini bekliyordum.

Gerçi 5 dakika içinde caymam an meselesiydi...

Etrafımda gölge bir yer aramaya çalışırken siyah bir arabanın hızlı ve çevik hareketler ile araziye girdiğin gördüm.

Arazide onlarca gidilecek yer varken arabanın bana doğru gelmesi bir hayli garipti.

Ki arabayı süren kişinin wanda olması benim anime izlemeyi bırakmam gibi bir şeydi.
Çünkü  hatırladığım kadarı ile wanda taşıyıcı filminden çıkma bir Frank Martin değildi.

Arabanın hızı son sürat kesilmezken, her yeri tozu dumana katarak ani bir manevra ile yanımda durdu.

Arabadan çıkacak kişiyi çok merak ediyordum.
Fakat telefonumun titremesi merakımı böldü.

Gönderen:Wanda
Bu iyiliğimi asla unutma s/a

Gönderilen:Wanda
Bana özel basım posterlerden aldığını hatırlamıyorum...

"Buraya telefon ile mesajlaşmanı izlemeye geldiğimi hatırlamıyorum güzelim"

Ne?
__________________________

Karşımda bana anlamlandıramadığım bir ifade ile bakan bucky'i sindirmeye çalışırken demin duyduğumu sandığım kelime ile sindirmem 5 kat zorlanmıştı.

Bana güzelim mi demişti o?

"H-hey bucky! Seni görmeyi beklemiyordum."

Tanrı aşkına kekelemiştim...

" Wanda araba sürmeyi öğrenmek istediğini söyledi."

Ah ona gerçekten büyük bir iyilik borçluydum.

"Ah evet. Bir türlü fırsat bulamadım öğrenmek için"

Benim için kapıyı açarken arabanın arkasından dolanarak ön koltuğa geçti.

Açtığı kapıyı yerleşip kapattıktan sonra gevşemeye çalıştım.

Suratını bana doğru döndürerek sırıttı.

"Marifetlerini görelim."

Olduğunu sanmıyorum...

Daha önce arabayı çalıştırmak için clint'ten yardım aldığım için içimden şükürler ediyordum.

Önce kemerimi takarak arabayı çalıştırdım.
Ardından yavaşça gaza bastım.

Düz bir çizgi misali direksiyonu oynatmadan kaplumbağa hızında gidiyordum.

Bana göre hava hoştu açıkçası.

"S/A.. gaza köklemeni istiyorum"

Ahaha güzel şaka.

"Bence gayet iyi gidiyoruz."

Bana şaşkınca bakarak cavapladı.

"İnan bana büyükannem daha hızlı sürüyor. Bu yavaşlıkla hiç bir şey öğrenemezsin. Boş bir arazideyiz.
Gevşe biraz..."

Boş bir arazide yalnız olma fikri beni gevşetmiyordu..

Haklı olduğuna kanaat getirerek gaza yavaşça yüklenmeye başladım.

"Direksiyonu ara-sıra oynatmam gerekiyor s/a"

Söylemesi kolay tabi...

Kendini gülmemek için tutar bir hali vardı suratında.

Uzun süredir araba hareket ediyordu ve bundan cidden bunalmıştım.

Frene basıp arabayı durdurmaya hazırlanırken arabanın daha da hızlanması ile korku ile bucky'e baktım.

"Tanrı aşkına bucky! Araba durmuyor. Galiba ölücez"

Endişeli bir ruh hali ilebir şeyler yapmasını beklerken o sadece kahkaha atmaya başladı.

Kahkaha atması garipti. Çünkü onu kahkaha atarken gördüğüm zamanlar nadir oluyordu. Şahsen bunun böyle bir zamanda olması saçmaydı.

Neden güldüğüne şaşırken yaptığım saçmalığın farkına vardım.

"Fren yerine gaza basıyorsun küçük hanım"

Yaptığım saçmalığı durdurmak için yavaşça arabayı durdurdum.

Derin bir nefes alıp ona dönerken gülerek beni izlediğini gördüm.

"Bu kadar kısa bir sürede pes  edeceğini düşünmemiştim."

Ah bence bugünlük yeterince iyiydi.

"Bugünlük bu hız yeter diye düşünüyorum aslında.."

Suratı düşünür bir hal aldıktan sonra kapıyı açtı.

"İn" arabadan mı kovuluyordum? Hemde bir hız uğruna...

Saçma pembe dizi senaryoları kurmayı bırakıp onun arkasından indim.

Tekrardan arkadan dolanarak sürücü koltuğuna binip koltuğu kendine göre ayarladı.

Arabayı ayarlarken göz ucu ile bana bakıp dizini işaret etti.

"Otur. Sana küçük bir hız gösterisi yapmaya karar verdim."

Elim ayağım birbirine dolanırken şaşkınca ona baktım.

"Ş-şey yan koltuğa oturmam daha mantıklı olabilir. Sonuçta kaza yapmayı ikimizde istemeyiz be-"

Kolumdan tutup beni kucağını doğru çekerken cümlemi yanıtladı.

"Konuşmak yerine icraata geçmeliyiz s/a" doğru.

Ellerini bel oyuntuma geçirerek direksiyonu tuttu.

(Yazarken huylandım)

Çenesi boyun girintimdeydi. Aynı zamanda nefesini kulağımda hissediyordum. Ah sakin ol S/a...

Aynadan göz temasını kurmuşken aniden gaza hızlıca yüklenmesi neredeyse tek vücut olmamızı sağladı. Ve galiba bende gizli kalp vardı...

Tıpkı araziye girdiği gibi kıvrak manevralar yapıyordu.

"Şey sence de biraz hızlı gitmiyor muyuz?"

"Emin ol güzelim. Daha hızlı yanını görmedin"

İstediğimi sanmıyorum.

İnsanlar platonik olduğu kişiyi gizliden gizliye izler, konuşmak için zaman kollar..

Ben ise kucağında araba sürüyordum.

Cümleye dökünce daha da garibime gitmişti

Arabanın hızı son sürat devam ederken  taşlı bir yola girdik.

Hız ve sürtünme  sebebi ile araba sürekli tireşiyordu.
Bu pek hoş bir sonuç doğurmuyordu.

Bucky derin bir nefes aldı. Kendini tutar bir hali vardı.
Başlangıç noktasına gelip arabayı yavaşça durdurdu.

Kısa bir an için büyük bir sessizlik oluştu.

Sadece nefes seslerimizi duyuyordum.

Elini direksiyondan çekip belime koyarak fısıldadı.

"Bence bunu tekrarlamalıyız, güzelim.
________________________________________