19.Bölüm ~Bowling Macerası~

710 32 14
                                    

 

''Biliyor musunuz artık olduğum kişiyi kabulleniyorum. Bana değişim kaçınılmazdır demiştiniz. Haklısınız değişim kaçınılmaz. Ben de değiştim ve bunu kabullenmekte biraz zorlandım. Geçtiğimiz 5-6 ay benim için kolay değildi. İlk önce babamı kaybettim daha sonra ise dedemi. Öldü zannettiğim ama ölmemiş olan dedemi. Gerçekten hiç ama hiç kolay değildi. Geriye dönüp baktığımda her şey daha farklıydı. Şimdi her şeyi daha net anlıyorum ve bazen korkuyorum. Değiştim ve olgunlaştım. Artık daha güçlüyüm en azından daha güçlü hissediyorum. Sanem Hanım, biliyorum birçok kişi hayatında birilerini kaybediyor ama ben daha farklı şeylerde yaşadım, bunu sizde biliyorsunuz. Kendimi korunmasız hissettiğim her anımda babam yanımdaydı ve bana destek oldu. Onu kaybedince kendimi boşluğa düşmüş gibi hissettim. Sonra karşıma Doruk çıktı. O benim sadece sevgilim değil. Abim, koruyucum, arkadaşım, dostum ve ailem. Kısaca o benim her şeyim. Ben kendimi daha farklı hissettiğimde o yanımda olduğu için hep olan şeylerin sonucunu ona yönelttim. Halbuki o benim olduğum çukurdan çıkmamı sağladı. Zaman geçtikçe daha da iyi anlıyorum. Ve toparlanıyorum. Babamın yokluğuna alışıyorum ve devam ediyorum. Çünkü biliyorum ki yapmam gereken bu. Geçmişe takılı kalıp yaşayamam. Adım atmaya devam etmeliyim. Etmeliyim ki mutlu olayım''

Sanem Hanım bir müddet düşündükten sonra elindeki not defterini bıraktı.

''Seninle ilk konuştuğumuz zaman kendinden bu kadar emin değildin ve korkuyordun. Oysa şimdi baktığımda kendinden gayet emin ve cesur bir kız görüyorum. Başardın Ada, kabullenmeyi ve kendini sevmeyi başardın. Artık yapacaklarına karar verebilirsin ve yaşadığın şeyleri mantıklı bir şekilde yorumlayabilirsin.''

Geldiğimden beri baktığım camdan gözlerimi ayırıp deri koltuğa geçtim.

''Evet, sanırım. Sizinle konuştukça bazı şeylerin değerini daha çok anlıyorum. Yanımda babam olmasa dahi annem var. O benim için birçok şey yapıyor… Teşekkür ederim gerçekten. Yolumu kaybettiğim de bana nereye gideceğimi gösterdiğiniz için.''

Sanem Hanım gülümsedikten sonra yanına gidip sarıldım. 6 kez falan konuşmuştuk ama ben ona hiç bu kadar içten teşekkür etmemiştim. Oysaki bunu hak ediyordu. Kısa bir şaşkınlığın ardından kollarını bana sarıp ''Her zaman'' dedi. Kollarımı ondan çektiğimde gülümseyip az önce oturduğum koltuktaki çantamı ve karnemi aldım. Odadan çıkacağım zaman her zaman yaptığı gibi bugünkü konuşmamızı özetleyen bir söz söyledi.

''Stephen King demiş ki;

Zaman her şeyi alır gider, bunu isteseniz de istemeseniz de zaman hepsini süpürür, hepsini alıp gider ve sonunda sadece karanlık kalır. Bazen o karanlıkta başkalarını buluruz ve bazense onları orada kaybederiz.

Stephen King’e katıldığım nokta, zamanın her şeyi alıp gitmesi Ada. Her şeyi unutturması ve  çektiğimiz o acıları dahi küçük bir anı olarak hatırlatması''

''Sanırım anladım''…

**********

Hastaneden çıktığımda Sanem Hanımın dediklerini düşünüyordum. Ta ki karnem çıkış kapısına sıkışıncaya kadar. Yırtılmadan sıkıştığı yerden çıkardıktan sonra çantama koydum. Yorucu geçen 3 haftanın sonunda yarı dönem sonu karnelerimizi almıştık. Bu sırada her hafta iki kez psikoloğa gelmiştim. Bir sonraki randevumuz iki hafta sonraydı ama Sanem Hanım karnemi görmek istemişti. İlk önce saçma bulmuştum ama meğerse derslerimi merak ettiği içinmiş. Notlarımın iyi olduğunu görünce biraz şaşırdı ve bana güçlü olduğumu hatırlattı. Açıkçası Sanem Hanım bu şekilde söyleyince kendimi daha iyi hissediyorum. Bunun verdiği öz güvenle arabasından çıkıp, cama yaslanmış olan sevgilime doğru ilerledim. Kabul etmeliyim aşırı çekici gözüküyor! Yanına iyice yaklaştığımda hastanenin önünde olduğumuzu önemsemeden dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım. Yüzüme şaşırmış bir şekilde bakarken ''Ne içimden geldi'' dedim ve arabaya bindim. Dorukta arabaya binince kemerimi bağladım.

EMANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin