Medya:JİN
Şarkı:BTS-JAMAİS VU
İyi okumalar...
*Jin'in ağzından*
-Tamam geliyorum.
Deyip önlerinden yürümeye başladım. Arkama baktığımda Zeynep onun yanında yürüyordu. Kolundan tutup yanıma çektim.
Zeynep
-Ne yapıyosun ya?-Onun yanından yürüme. İyi biri gibi durmuyor.
Zeynep
-Yoo ne alaka. Nerden anladın kötü biri olduğunu?-Ben anlarım.
Zeynep gözlerini devirince gülümsedim. Arkamızdaki çocukta gelip Zeynep'in yanından yürümeye başladı.
Kafenin kapısına gelince kapıyı açıp Zeynep'in geçmesini bekledim. Zeynep içeri geçince arkasından girip kapıyı çocuğun üzerine kapattım. Bi an şaşkınlıkla geri çekildi. Sonra içeri girip yanımıza oturdu.-Eee ne içiyoruz?
Zeynep
-Ben Türk kahvesi içmek istiyorum. Var mıdır acaba?-Sorarız.
Garsonu çağırdım ve iki türk kahvesi istedim. Çocukta içeceği şeyi söyledi ama dinlemedim. Zeynep utangaç gibiydi. Benden mi yoksa bu yanımdaki serseriden mi utanıyordu anlamadım.
Kahvelerimiz gelene kadar kimse konuşmadı. Türk kahvesini ilk defa içeceğim için merak etmiştim. Tadı biraz acı gibiydi. Ama güzeldi.Zeynep
-Eee Seokjin-shi ne için gelmiştin?-Evde canım sıkıldı. Bende gezeriz diye düşünmüştüm.
Zeynep
-Hmm benimde aslında işim yoktu ama Yangji-shi kafeye gidelim deyince geri çevirmedim.Deyip Yangji denen herife gülümsedi. Ben sinirle yumruğumu sıkarken onlar konuşmaya başlamışlardı ama ben sinirimden duyamıyordum.
Ben neden buna bu kadar sinir olmuştum ki?-Hadi Zeynep biz kalkalım. Bir işimiz var.
Zeynep
-Ne işi?-Sen kalk gidince görürsün.
Ayağı kalkıp kahvelerin parasını ödedim. Zeynep'te arkamdan geldi. O salakta yerinden bize bakıyordu. Sırıtıp önüme döndüm ve kafeden çıktım. Arabaya doğru ilerleyip arabaya bindim. Yan tarafıma da Zeynep bindi. Arabayı çalıştırdım ve sahile doğru sürmeye başladım. Sahile vardığımızda arabadan indim ve Zeynep'in inmesini bekledim.
Yanıma geldiğinde sahile doğru yürüdük ve banka oturduk.Zeynep
-İşimiz var dediğin bu muydu?Diyip gözlerini devirdi. Onu takmayarak denizi izlemeye devam ettim.
Bir süre sonra yanımda bir hareketlilik hissettim. Dönüp baktığımda Zeynep'in kafasının diğer tarafa doğru düştüğünü gördüm. Hemen kalkarak elimi kafasının altına koydum. Salak kız uyuyakalmıştı.
Yanına oturup kafasını omzuma yasladım. Hava kararmaya başlayınca artık uyandırmam gerektiğini düşünüp omzunu dürtmeye başladım.-Zeynep kalk artık. Ne çok uyudun be kızım.
Bir anda yerinden sıçrayınca korkup geriledim. Şaşkın şaşkın bana bakınca açıklama gereği duydum.
-Uyuyakaldın. Geç olduğu için uyandırdım. Gel seni yurda bırakayım.
Zeynep
-Tamam olur.Ayağa kalkıp arabaya doğru ilerledik. Biner binmez arabayı çalıştırdım ve yurda doğru sürmeye başladım.
Yurdun önüne geldiğimizde ikimizde aşağı indik. Zeynep tam yurda girecekken arkasından seslendim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANGEL | KTH
FanfictionKulağıma doğru eğildi. Nefesini hissedebiliyordum. Tae -Bundan sonra benimle hep buraya gelir misin? Kalakaldım. Ne demişti o? Bundan sonra onunla hep buraya gelmek? Düşünme yetimi kaybettim. Ciddi miydi? Neden benimle buraya gelmek istiyordu? Ned...