İyi okumalar... 💜💜
Zilin çalması ile eşyalarımı çantama koyup ayaklandım. Kızlara dönüp hala hazırlanmadıklarını gördüğümde konuşmaya başladım.
"Kızlar ben çıkıyorum. Dışarda biraz işim var. Siz yurda gidin ben 1-2 saate gelirim."
Konuşmalarına izin vermeden hemen el sallayıp sınıftan çıktım. Merdivenlerden indiğimde Taehyung'un giriş kapısında beklediğini gördüm. Gözlerimi devirerek yanından geçecekken kolumdan tutup kendine çekmesiyle bıkkınca nefesimi verdim.
"Ne var Taehyung? İşim var biraz çabuk olursan sevinirim."
"İşin biraz bekleyebilir sanırım."deyip kolumdan tutarak beni herhangi bir sınıfa çekip kapıyı kapattı. Sinirle oflayıp sıraya oturdum.
"İşim fazla bekleyemez. Çabuk ne söyleceksen söyle."
Oturduğum sıranın önüne gelip ellerini dayayarak üzerime doğru eğildi. Ben ona dik dik bakarken o bana gözlerini kısarak bakıyordu.
"Amacın ne?"
Kaşlarımı çatarak yüzümü ona doğru kaldırdım. "Neymiş benim amacım?"
"Bu davranışlarının sebebi ne Şeyma? Sebebi ben miyim? Sırf bir soru sordum diye mi bu tavırların? Kendimi o uçurumdan atsaydım da keşke sana o soruyu sormasaydım."
Yüzü sonlara doğru pişmanlıkla yandığında sinirle bağırdım.
"Saçma sapan konuşma Taehyung!"
Sinirle yerimden kalkıp Taehyung'a omuz atarak sınıftan çıktım. Koşar adımlarla kapıda hala beni bekleyen Seungho'nun yanına gittim ve elinden tutarak herhangi bir yere doğru çekiştirmeye başladım. Seungho ne olduğunu anlayamayarak peşime takıldı. Sonunda okuldan uzaklaştığımızda bir an da durdum ve kaldırımın kenarına oturdum. Seungho endişeyle yanıma oturdu.
"Şeyma ne oldu iyi misin? Neden sinirlisin? Taehyung yine bir şey mi yaptı?"
Dedi burnundan soluyarak. Yüzümü ona döndüğümde sinirli gözüküyordu.
"Hayır önemli bir şey yok. İyiyim merak etme. Sadece bu aralar biraz sinirlerim bozuk."
Derin bir nefes alıp elimi tuttu. Ben şaşkınca ellerimize bakarken Seungho ayağa kalktı. Elimi tuttuğu için otomatikman bende kalkmak zorunda kalmıştım. El ele sahile doğru yürüdük. Seungho ile sahilde dolaşmak iyi gelmişti.
"Artık dönelim mi?" Diye sorduğumda kafasını sallayıp geldiğimiz yöne doğru döndü. Yürüyerek okulun önüne geldiğimizde ellerimizi ayırabilmiştik sonunda. Gülerek ona döndüğümde bir anda hiç beklemediğim bir şey oldu.
*Tae'nin ağzından*
"Efendim Jimin?"
"Kanka yurda gelsen mi artık? Sürekli evdesin bu aralar. Hayırdır yani? "
Dediğinde gözlerimi devirdim.
"Tamam Jimin kapat geliyorum."
Oflayarak kapatıp telefonu arka cebime koydum. Yurda gittiğimde onu görmekten korkuyordum. Ne zaman yan yana gelsek kavga ediyoruz ve ben çok yoruldum. İçime derin bir nefes çektim. Onu görmekten korkmak istemiyorum. Mutlu olmak istiyorum. O her güldüğünde tekrar hayat bulayım istiyorum. Günüm onunla güzel geçsin istiyorum. O aşık olduğum gözleriyle sadece bana baksın istiyorum.
Sonunda yurdun önüne geldiğimde kapıda onları gördüm ve hayatımda hiç tatmadığım acıyı o an tattım. Benim dokunmaya kıyamadığım ellerine başkası dokunuyordu. Benim öpmeye kıyamadığım dudaklarını bir başkası öpüyordu.
Sinir bütün vücudumu kaplamıştı ama sinirden daha fazla bastıran o duygu hayal kırıklığıydı. Hızla arkamı dönüp koşmaya başladım. Eğer yanlarına gidersem o çocuğu yaşatmazdım. Ama o çocuk yaşamazsa o gözler bana bir daha öyle bakmazdı. Koşarken bi anda solumdan gelen korna sesiyle o tarafa döndüğümde artık çok geçti. Kendimi bi anda yerde buldum. Kalkmaya çalıştım ama başaramadım. Etrafımda bir sürü ses vardı ama gözümün önünde sadece onun gözleri vardı. Keşke şuan yanımda olsaydı. Bana beni sevdiğini söyleseydi. Belki de onu son gördüğüm an başkasıyla öpüştüğü andı...Arkadaşlar bunu geçiş bölümü gibi düşünün. Oldukça kısa olduğunun farkındayım. Uzun zamandır yazamıyorum. Hatta wattpad'e bugün ilk defa girdim. Çok fazla takipçim yok ama okuyanlar da var onlara da teşekkür ederim. Kitaba gerçekten devam etmemi isteyenler varsa lütfen yorumlarda belirtsin.
Umarım bu bölümü beğenirsiniz.
Kendinize iyi bakın... 💜💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANGEL | KTH
FanfictionKulağıma doğru eğildi. Nefesini hissedebiliyordum. Tae -Bundan sonra benimle hep buraya gelir misin? Kalakaldım. Ne demişti o? Bundan sonra onunla hep buraya gelmek? Düşünme yetimi kaybettim. Ciddi miydi? Neden benimle buraya gelmek istiyordu? Ned...