Yavaş yavaş büyüyoz maşallah iyi okumalar...
Bölüm şarkısı- Lost On You
Hayat, keyfini çıkardığın sürece kısaydı. Herşey bir anda oluveriyordu...
Daha üç gün önce kolumdaki bitmek bilmeyen serumla tanıştığım çocuk, şu an yıllardır en yakın arkadaşım gibiydi. Ah lütfen Simay'la kıyaslamayın. Benim tıfışımın emsali olmaz !
Sempatik kahkahamı serbest bıraktım. "Sen nasıl bir şanssızsın ya ! Kıyamam !"
Başını salladı. "Tabii, nerede çokluk orada... Neyse öyle derler işte. Bende gördüğüm her tiple çıkınca, biraz... Zararlı olmuş olabilir."
Hala gülerken nefes almaya çalıştım. "Kızın peşinden gittin mi peki ?"
Hayır anlamında başını sallayınca durgunlaşmıştım. "Pisliğin tekisin Aras, kızın duygularıyla oynamışsın." Ama bu ciddiliğim yalnızca iki saniye sürebilmişti.
Püskürürcesine gülüyordum. "Harbiden teklifi ettiğin anda geldi yani eskin ?"
Başını salladı tekrar. "Allah'ın sopası yok işte."
Yine ciddileşmiştim. Aras bana bakarken bu sefer gülme sırası ona geçmişti. "Şu an bipolardan farkın yok farkında mısın ?"
Sırıttım. Galiba öyleydi.
Sweatin kollarını sündürüp önümdeki etten bir parça kesip yedim. "Peki, bu kadar şey yaşamıştın hala gerçek aşka inanabiliyor musun ?"
Yutkundu. "İnanmamak değil, sadece bir gün geleceğini biliyorum. Bunu hissediyorum."
Gülümsedim. "Bu iyi. Hislerine bu denli güvenmen ve... Onlardan vazgeçmemen ruh sağlığını iyi etkiler. İlk kitabımda bu konu üzerine baskı yapmıştım."
"Okudum."
İçtiğim su boğazıma takılınca bir kaç kez öksürdüm. "Okudun mu ?"
Sırıttı. "Sadece birinciyi. Neden bu kadar şaşırdın ki ?"
Harbiden. Niye bu kadar şaşırmıştım ki ?
"Galiba bir an beğenmeyeceğini düşündüm."
"Kendine karşı çok önyargılı bir kişiliğin var Nilay."
Gülmeye başladım, "gerçekten rolleri değişiyoruz."
Sırıttı. "Cidden öylesin. Bir gün aşık olacağını kabulleniyorsun hatta, neden ?"
Boğazımı temizleyip arkama yaslandım. "Bak, her insanın hayatı benzer değildir. Sen bunca zaman villalarda lüks bir yaşam yaşadın. Para hiç bir zaman sıkıntı olmadı ve... Bu konuda pek bir şey bilmesem de ailenle aranında iyi olduğunu düşünüyorum. Anlayacağın, aşk mutluluk isteyen bir duygu ve sende bu mutluluktan fazla var. Ama dediğim gibi, her insanın hayatı benzer değildir. Benim hayatım boyunca-"
Bir anda durup ne dediğimi düşündüm. Ona gerçekten, hayatım boyunca anne diyebileceğim bir kadın bile olmadı, diyemezdim. Ona, hayatımı anlatamazdım.
Eğer yaşadığım şeyleri bilirse bana nasıl yaklaşacağını bilmiyordum. Gözlerimi kapatıp akmaya hazırlanan yaşlarımı son anda tuttum ve ayağa kalktım. "Lavaboya gidip geleceğim."
Titreyen sesime küfürler savurarak masadan uzaklaştım.
Bir kaç adımda ulaştığım tuvalete girip aynadaki yansımamla bakıştım. Ağlamaktan nefret ediyordum. Ağlayınca bu kadar aciz görünmekten daha çok nefret ediyordum.
Fazla duramazdım. Aras'ın kendisini garip hissetmesini istemiyordum. Burnumu çekip bir peçete aldım ve sulanan gözlerimi Simay'ın yalvararak sürdüğü sürmeye hasar vermeden sildim. Eğlenmek için buradasın kızım ağlama !
Son bir kez gözlerime bakıp dışarı çıktım. Kapıyı açmamla Aras'la göz göze gelmem irkilmeme neden oldu. Tedirgin görünüyordu.
"Sen öyle aniden gidince... Kötü bir şey yok değil mi ?"
Başımı iki yana salladım. Gözlerim benden izinsizce sulanmaya başladığında gülerek uydurduğum yalanı söyledim. "Galiba belli aralıklarla sprey sıkıyorlar. Şey... Göz alerjim var da, bir an kötü hissettim. Ama sıkıntı yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
3 NUMARA -ÇOCUKTUK-
Teen Fiction"Yıldızların altında çocuk kalalım." O bu cümleyi söylerken ela gözlerim derin siyahlarına karışmış gibiydi. "N-ne ?" Kekeleyişim onu gülümsetti. "Hiç büyümeden... Tüm bunları düşünmeden... Birlikte çocuk kalalım Nilay. Sevgili olalım, biz olalım, a...
