Sevgili Taehyung,
Aradan geçen zaman sana olan sevgimin bağını daha da güçlendirsede acımı bir o kadar da arttırmıştı.
O gün benden uzak durmanı ve bir yabancı gibi olmak istediğimizi söylediğin an ilk affalasanda en sonunda anlayarak beni bırakıp gitmiştin.
Beni bırakmana kızmadım Taehyung
Kendi ailem bile bana sırtını dönmüşken nasıl olurda onu sevdiğimi bile daha anlayamayan birisi gelip de bana el uzatırdı ki?Evet, o ele muhtaçtım ve hep olacağım biliyorum .
Bu gün Iseul ile birinci ayınızı kutlayacağınız gün ve benim içinde de yeniden ilk günki gibi göz yaşlarına boğulacağım bir gün.
Bu durum bile aramızdaki uçurumların en iyi göstergesi Taehyung.
Bu bile birbirimize olan uzaklığımızın ve zıtlığımızın göstergesi.Öğle arasında kantine indiğim o an da her zamanki gibi yeniden göz göze geliyoruz fakat ben içimde yaşadığım o duyguları her zamanki gibi sana belli etmeyerek kahve almaya gidiyorum.
Kantindeki herkes sizin ilişkinizi konuşup ne kadar yakıştığınızı söylerken gözlerim yanmaya başlıyor ama ağlayamadığımı fark ediyorum.
İnsan acıya alışır mı Taehyung ?
Galiba ben alıştım.
Elimdeki kahvemle masalardan birine oturmak için ilerliyorum fakat bana çarpan kız ile birlikte sıcak kahve üzerime dökülüyor.Dökülen kahveyle birlikte acı içinde inlemeye başlarken herkes dönüp bana bakıyor ve kız korku ve endişeyle benden özür diliyor.
Vücudumdan daha çok yanan elim gözlerimin dolmasını sağlarken bir aydır konuştuğum Jimin koşarak yanıma geliyor.
Hızlı bir şekilde benim kolumdan tutarak revire götürmek isterken arkamızdaki bir kızın alayla arkadaşlarına "Ne abarttı ama sadece elinde döküldü" demesi onu duraklatıyor.
"Ne dedin sen!" Diye bağırarak sesi tüm kantini yankılatmaya başlıyor ve içimdeki korku daha da büyüyerek felakete gebe kalıyor.
Korkunun etkisiyle gözlerim yanmaya başladığı an herkes okulun ilgi odağı olan Jimin'e bakıyor.
Jimin usulca kahve makinasına yaklaşıyor ve saniyeler sonra elimde tuttuğu kahveyi o kızın üstüne döküyor.
Kız acı içinde inlemeye başlarken kimse tek ses çıkaramıyor ve Jimin o kızın benim haklımda dediği aynı cümleyi ona kullanıyor.
Etrafımızdaki kalabalık daha da çoğalıyor ve kalbim korkuyla kasılıyor.Jimin'in yanına gitmek için adım atarken kolumdan aniden tutulup çekilmem ve hızlı bir şekilde koşturulmamla birlikte neler olduğunu anlamaya çalışıyorum.
Bileğimi tutan ellere baktığımda ise ellerin sahibini tanımam kısa sürmüyor.
Bileğimden tutup beni koşturan o kişi senden başkası değildi Taehyung.
Bedenim sana uymak istemesede kalbim çoktan senin çekimine uymuştu .
Arkandan elini tuttarak sürüklenirken bazı kişiler bize baksada sen buna aldırmamıştın.
"Taehyung ,dur" dedim titreyen sesimle.
Canım şu an yanan elim yüzünden değil , senin bana dokunman yüzünden yanıyordu.
Canım şu an, herkese rezil olduğum için değil bu kalbin hâlâ sana da attığını bildiği için yanıyordu Taehyung.
Beni hiçbir şekilde dinlemeyerek çatıya çıkarttığın an , rüzgarın yüzüme vurmasıyla birlikte gerçeklerle yüzleşmem gerektiğini fark ettim .
Sen bana acıyordun Taehyung
Sen beni sevemeyecek kadar bana acıyordun."Bırak artık dur " diyerek elimi senden çektiğim an çatı katının tam ortasındaydık.
Bakışların beni yeniden bulduğu anda gözlerimin dolduğunu hissettim.
Yanında ağlamayacağıma söz vermiştim Taehyung ama gerçekleri kabullenerek sana söylemek göz yaşlarımın intihar etmesine neden oluyordu.
"B-bana acıma" dedim titreyen sesimle.
Bu seni affalatmıştı. Öyle affalamıştın ki yüz ifaden kendi cesedini görüyormuşsun gibi bir hâl almıştı."O kadar acıncak birisi değilim"
Bana doğru yaklaştığın o an geri giderek elimle sana durmanı işaret ettim.
"Sana acımıyorum" diyerek bana yeniden yaklaşmak istedin fakat ağzımdan kopan hıçkırık ve bağırışlarım seni durdurmuştu.
"Seni sevmem neden bana acımanı sağlıyor"
"Birinin seni sevdiğini görmek ona acıman anlamına mı gelir?"
Gözlerimden akan yaşlar durmak bilmezken ellerimle saçlarımdan geçirerek saçlarımı çekiştirdim.
"Beni sev demedim sana "
"Beni babam bile sevmezken senin beni sevmeni senden nasıl isterdim ki?"
Gözlerimi sıkıca kapatarak yutkundum.
"Evet Kim Taehyung, yıllar sonra yeni fark ederek acıdığın bu kız senden senelerdir hoşlanıyor"
Gözlerimi yavaşça açarak yüzüne bakmak istedim fakat gözlerimi açmamla birlikte kapatmam bir oldu.
Kim Taehyung, dudaklarımın üstünde hissettiğim bu baskı senin dudaklarından başka bir şey değildi.
Dudaklarım kadar yanan bu yer de kalbimden başka bir yer değildi.
Seni seviyorum
-Park Mi ChaBir genç kız varmış,
Ruhu karanlıkmış
Bir genç adam varmış,
Ruhu ateştenmiş
Genç kız bir gün ateşe aşık olmuş.
Kızın ruhu o kadar karanlıkmış ki ateşin ışığı onu aydınlatmaya yetmemiş
Ateşte karanlıktaki kızı fark etmemiş
Ve bir gün
Hiç olmadık an da
Ateş karanlıkla buluşunca
Genç kızı fark etmiş
Fark ettiği an da ise her şey için geçmiş
Genç kız , ateşte çoktan yanmış
Geriye ise sadece yaralar içinde karanlık bir ruh kalmış .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fate Of Hell
General Fiction" Bunları sana hiç bir zaman hissedemeyeceğin bir yerden yazıyorum Kim Taehyung"