Taehyung kucağında kıvranan Jimin'in büyülü dudaklarından güçlükle kendini ayırdığında nefes nefeseydi. Alnını alnına yasladı, yüzünü avuçları arasına aldı, onun güzelliğinde soluklandı biraz. Hızla yükselip alçalan göğüsleri birbirlerine çarptı defalarca."Durmak istemiyorum... Eğer sen istiyorsan şimdi duracağım." Avuçları arasında tuttuğu güzel yüzü incelerken, gözlerinin içine bakarken konuştu onunla Taehyung. Hayatının hiçbir döneminde böylesine kusursuz bir tene dokunmamıştı elleri...
"Sen gerçekten gerizekalısın... Durmanı isteyecek olsam kucağında işim ne? Ayrıca Taehyung tamamen bilinçli bir şekilde şu an altındaki eşofmanı delecek gibi duran aletinin üstünde oturuyorum. Yani Tanrı aşkına... Bilinçsiz bile olsam nerede oturduğumu bilirim. Hem kim bilmez ki? Tanrım çok büyüdün... Benim için mi bu? Eğer öyleyse çok seksi... Bir dakika beni kucağında mı taşıyorsun sen? Taehyung! Nereye götürüy..."
Yorulmak bilmeyen o güzel ağzı susturmanın en güzel yolunu bulmuştu bir kere Taehyung. Onun o konuştukça şekilden şekile giren enfes dudaklarına kapandı bir kez daha. Bacaklarını kalçalarına sarıp kucağında koltuktan kaldırdı ve odasına taşımaya başladı onu sert öpücüğünü kesmeden. Çok konuşmasının tatlı cezalarını bırakıyordu dudaklarına ısırıklarıyla. Bir anda dilinde hissettiği metalimsi tatla kucağındaki miniği kanattığını fark etti. Daha sert asıldı dudaklarına ancak bu defa ısırmadan... Isırıp kanattığı dudağı emdi içinde her saniye daha da büyüyen ihtiyaçla.
Kollarından yavaşça kayan Jimin'i kucağında zıplatıp yerini sağlamlaştırırken onun güzel kıkırtıları doldu ağzının içine. En kıymetli şarkıları çağrıştıran gülücüklerinden öptü defalarca. Merdivenlerin başına geldiğinde ağır ağır çıktı basamakları onunla birlikte yuvarlanmamak için.
"Sanırım az önde dudağımı kanattın hım? Bunun bir karşılığı olacak... Kendini hazırlasan iyi edersin." Jimin onun sarı saçlarına attı ellerini. On üçüncü basamağı da çıktıklarında Taehyung yavaşça ayakları üstüne bıraktı Jimin'i.
"Karşılığını vermeni sabırsızlıkla bekliyorum... Buraya gel." Üstüne bol gelen şeyin yakalarından tutup kendine çekti Jimin'i. Sırtı duvara çarpana kadar durmadı, geri geri yürüdü onu daha fazla kendine bastırırken. Duvarla buluştuğu an yerlerini değiştirdi, Jimin'i aldı araya. Elleri üstündekinin eteklerinden çıplak tenine dokunduğu an parmakları karıncalandı sanki Taehyung'un. Dokunduğu an uyuşmuştu bir anda.
Çıplak karnına dokunup sonra da öylece bekleyen ellere olan beklenti hissiyle içi kasıldı Jimin'in. İçi ve bacaklarının arasında an be an büyüyen parçası...
Taehyung'un kararsız elini yakaladı karnının üzerinde. Üstündeki kumaş parçasının uçlarını tutuşturdu avuçlarına. Sonra kollarını kaldırdı başından yukarı doğru. 'Soy beni' demek istermişçesine.
Taehyung onu kendi küvetinde çırılçıplak gördüğü andan beri istiyordu. Onu o halde gördüğü an dilinin tenini ıslattığı hayaller canlanmıştı gözlerinde. Ne tereddütün ne de beklemenin bir faydası yoktu artık paylaştıkları an için. Hızla sıyırıp attı Jimin'in üstünden kendi kıyafetini. Duvarla arasına daha çok sıkıştırırken ince belini kavradı avuçları. Kalçalarına kaydırdı parmaklarını yavaş yavaş. Dudakları, onun cennetinin tadına doymak için diliyle işgalini sürdürürken elleri bambaşka noktalarının keşfine koyuldu bir anda.
Jimin onun aleleci ve ıslak öpücüğüne karşılık verirken diğer yandan onu yarı çıplak bıraktı. Üstündeki tişörtü başından çekip çıkardığı an elleri sırtını buldu. Geniş omuzlarına bıraktı tırnak izlerini. Taehyung tarafından kavranan kalçalarını ona daha da bastırıp omuzlarına sarıldı, kucağına tırmandı esmer olanın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Weiss ✯ vmin
FanfictionBeyaz... Aklımı bıraktığım, tenimi sattığım, ruhumu dağıttığım toz... Beyaz... Aklıma dolan, tenime karışan, ruhuma ulaşan ten... Weiß - Vmin Cinsellik ve Olumsuz Örnek Oluşturabilecek Davranışlar Barındırıyor. Lütfen Dikkate Alın.