- 18 - (M)

3.3K 278 431
                                    


Sıcacık havuza inerken, kıkırdayan Jimin'i suya çekip kollarının arasında kendine doğru çevirdi Taehyung. Gözlerindeki  büyülenmişlik duygusunu yakaladı o an. Hayranlıkla bakıyordu yüzüne. Yukarıda yaşadığı o korku dolu saatler geride kalmış, Jimin'in varlığı çekip kurtarmıştı esmer olanı. Tek istediği kollarının arasında onu hissederken biraz olsun gevşeyip rahatlamaktı.

"Taehyung! Çok güzel... Burası çok güzel. Sıcacık su!" Jimin git gide suya batan bedenlerini birbirlerine daha çok yaklaştırıp Taehyung'un boynuna doladı kollarını. Sırtında ve belinde hissettiği uzun, güçlü kollar sıkıca sarıyordu bedenini.

Havuzdan yükselen buhar, içini aydınlatırken duvarlara yansıyan huzur dolu o mavi ışıklar, varlığını saran adam ve içini eriten aşkı koparmıştı Jimin'i gerçeklik duygusundan. Yukarıda onu karşılayan içler acısı manzara zihninin en derinlerine gömülüp gitmişti bir anda.

Kıkırdamaları duvarlarda çınlarken Taehyung yalnızca onun çocuksu sevincine kaptırmıştı kendini. Hipnotize olmuş gibi izliyordu Jimin'i. Gözlerini alamıyordu gülen yüzünden. Her zaman olduğu gibi, bir kez daha kapılıp gitmişti onun dinginleştiren büyüsüne.

"Taehyung... İyi misin sevgilim?" Jimin dolu gözlerle kendisini izleyen ve bir yandan da belini, sırtını okşayan adamdan uzaklaştı hafifçe. Yüzünü, gözlerini daha iyi görmek için geri çekildi biraz.

"Bunu daha sık söylemelisin. Duymak için fazlasıyla bekledim sanırım. Daha çok dökülmeli dudaklarından." Taehyung suyun içinde kendine sardığı nispeten küçük bedeni havuzun daha orta kısımlarına çekmeye devam etti yavaşça.

"Neyi? Sevgilim kelimesini mi? Bunu bu kadar seveceğini tahmin edemezdim." Jimin yeniden kollarını Taehyung'un boynuna sarıp, suda süzülen bacaklarını da onun beline doladı. Kucağına tırmandı zahmetsizce. Sıcacık havuzun içinde, onun kucağında olmak daha da bir keyiflendirdi Jimin'i.

"Neden tahmin edemezdin? Nasıl görünüyordum senin gözünde? Hım?" Taehyung muzip bir ifadeyle dolu gözlerini ondan gizlemeden burnunu burnuna sürtüp tenini okşamaya devam etti usul usul.

"Yani... Bilirsin işte. Sana dışarıdan bakanlar içinde yatan küçük kediyi bilmeden, avına atılmayı bekleyen bir kaplan olarak görürler. Sert görünüyorsun, soğuk ve duygusuz. Hatta ilk gördüğümde senin korkutucu olduğunu bile düşünmüştüm. Fantastik bir dünyada zombi yakalamış gibiydim. Tanrım... Hatırlamak istemiyorum Taehyung..." Jimin sonlara doğru kısılan sesiyle duygu dolu bakışlarını dikti Taehyung'a. Onu bulduğu ilk geceyi yeniden canlandırıyordu zihni ve bir kez daha öyle bir anı yaşamayı kaldıramayacağından emindi Jimin.

Onun git gide kısılan ve hüzne batan sesiyle birlikte burnunun ucuna küçük bir öpücük kondurdu Taehyung. Suyun sıcaklığı bir yana, Jimin'in sıcaklığı öyle iyi hissettiriyordu ki genç adama... Kollarından bir an ayrılsın istemiyordu.

"Sert, soğuk ve duygusuz göründüğüm için mi beni bu kadar beklettin? Kalbini hiçbir zaman kazanamayacağım sanıyordum biliyor musun? Ve Jimin... Kazanmak istediğim ilk kalp seninkiydi." Taehyung Jimin'in sırtındaki elini yüzüne çıkarıp yanağını okşamaya başladığında Jimin huzurla gözlerini yumdu. Yanağını Taehyung'un avucuna yasladı.

"Birbirimize çok benziyoruz biliyorsun değil mi? Hikayelerimiz çok benziyor. Sadece... Savrulduğumuz yönler farklı." Jimin suyun içindeki bacaklarını Taehyung'a daha sıkı sarıp kendini sudan hafifçe çıkardı. Kasıklarına sürtünen Jimin'le nefesi kesildi bir an Taehyung'un. Gözleri su damlalarının yavaşça gezinerek havuza aktığı bembeyaz omuzlarına, köprücük kemiklerine, göğsüne takıldı. Cevap veremedi bir süre ona.

Weiss ✯ vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin