Onur'un Ağzından :
Defne beni odadan kovunca çıktım. Daha fazla Miray'ın Burağa yaklşamasını izleyemeyecektim. Uykunun tam olarak ihtiyacım olan şey olduğuna karar verdim ve odamın yolunu tuttum. Gidemeden minyon tipli bir kız beni durdurdu ve çok acil konuşmamız gerektiğini söyledi. En son böyle birşey olduğunda Miray'ın beni aldattığını öğrenmiştim ve bu seferkinin de öyle olmamasını umarak kızın karşındaki sandalyeyi çekip ne zaman yanına geldiğimi anlamadığım masaya oturdum. Yani sandalyeye işte. Her neyse. Kız konuşmaya baaşlayınca tüm dikkatimi ona yönelttim.
"Öncelikle bir iki gün önce sana Gizem diye bir kızın gelmiş olması gerekiyordu konuşmak için."
"Evet geldi. Ve sayesinde hiç iyi şeyler öğrenmedim"
"Aslında hiçbir şey öğrenmedin. Çünkü onun dedikleri yalandı. O kız senden hoşlandığı için Aymiray'dan ayrılmanı istedi. Ve böyle birşey uydurdu. Açıkçası senin inanacağını beklemiyordum. Ama göründüğünden daha aptalmışsın."
"Bir saniye o zaman fotoğraf ?"
"Vay canına sen gerçekten aptalsın. Onun bir shop olduğunu herkes anlar. Sen hariç."
"Bir saniye sana neden güveneyim. Sen kimsin ki ?"
"Ben Gizem'in en yakın arkadaşıydım. Benim yerime başkasını bulmadan önce. Beni büyük bir topluluğa rezil etti. Bu yüzden sana bunları söylüyorum. Sevdiği çocuktan hiç bir zaman karşılık alamaması için."
"Bu gerçekten iyi değil hem de hiç değil. Aman tanrım ben ne yaptım?"
"Efendim ? Birşey mi söyledin ?"
"He ? hayır hayır sadece.. gitmeliyim. Teşekkürler." dedim ve yaptığım aptallığı düzetlmek için Miray'ın kapısının önüne geldim. Ama bugün konuşamazdık saat çok geç olmuştu ve büyük ihtimalle uyuyorlardı. Bu yüzden kendi odama gidip yarını beklemeliydim. Ve ona tokat atmıştım. Lanet olsun. Beni asla affetmeyecekti.
Defne'nin Ağzından :
Sabah herkesten önce uyanıp zombiye dönmüş tipimi düzeltikten sonra Burak'la Miray'ı uyandırıp kahvaltıya indik. Sanırım dünkü olaylardan dolayı yemek yemeği unutmuştum. Ciddiyim. Yemek yemeye odaklanmışken karşımda eski sevgilimi görmem beni bayağı şaşırtmıştı. Miray'ın " ağzını kapatsana " demesiyle normal hayata dönüp bana doğru gelen Kürşat'a gülümsedim. Aslında eski sevgilim dediğime bakmayın tam olarak ayrılmamıştık bile sadece ara vermiştik.
Masaya oturup o ukala kahkasını attıktan sonra kısık sesle "Defne" dedi.Bende yüz ifademle ne oldu yapıp dikkatlice dediklerini dinledim.
"Burağın burada ne işi var ve nereden tanıyorsun ? Poyraz'la konuştun mu ve ne dedi sana ? "
" Burak arkadaşım ve evet Poyraz'la konuştum bana beni istediğini söyledi."
"Bak Defne 1.si Burakla arkadaş olmana izin vermiyorum. 2.si ise sen benimsin ve onun olmana izin vermem. "
"Hey yavaş ol Burağın bir suçu yok ve ben sahipleneceğin bir mal değilim hatırlarsan 3 ay önce ara verme kararı aldın yani ayrıldık 3 ay arayıp sormadın şimdi gelip benimsin deme hakkını sana vermiyorum tamam mı ?" deyip göz devirdikten sonra kapıdan giren Ahlaksız Mavi'yi görünce telaşlanıp Kürşat'ı masadan kovdum ama bu kürşat benden daha yüzsüzdür istenmediği yerde durmaya bayılır.
Elimi tutup "Benimsin." derken arkadan gelen kahka sesiyle elimi bırakıp Poyraz'a döndü.
Poyraz bana öldürücü bakışlarını atarken Kürşat'a dönüp "Daha yeni başlıyoruz Kürşat Erdem."diyip arkadaki kızların masasına oturup esmer kızdan bir öpücük aldı ne kadar bozulsamda belli etmeyip karşımda duran Kürşat'a sarılmayı düşündüm. Masadan kalkmamla Ahlaksız Mavi'nin bana baktığını hissetim onun verdiği hırsla Kürşat'ın kucağına oturup boynuna ellerimi doladım. Şuan kafedeki herkesin bize baktığını hissetim biliyorum bu biraz hızlı oldu ama Poyraz'ın morarmış yüzünü hayal edebiliyordum Kürşat'ın şaşırmış yüzünü elimle tecavüz ederken "özledim" deyip sarıldım. Dışarıdan bir fahişe gibi gözüksem de kim olduğumu Allah biliyor ya o bana yeter.
Kucağından kalkıp öğlenki dersime yetişmek için sınıfa yürüdüm sınıfa geldiğimde herkes kendi halinde takılıyordu en arka köşeye geçip uyumayı planlıyordum ki Poyraz'ın sesiyle olduğum yere çakıldım.
"Küçük fahişemiz yoksa benim yerime mi oturacaktı ? "
Poyraz'a dönüp cevap vercekken bana doğru gelince sessiz kalmayı tercih ettim yanımdan geçince şok olup ona bakmaya devam ettim yerine oturan kızı kaldırıp sırasına yayıldıktan sonra bana ibne gülüşü atıp yanına gelen kızlarla ilgilendi.Ne yani bana dememiş miydi ? fahişe demesine ne kadar kızsamda yine de bozulmuştum.
Poyraz'dan uzak bir yere oturup dersin yarısını uyuyarak yarısını da duvara bakarak geçirdim. Ders bitince odama çıkmaya karar verip yurda doğru yol aldım arkamdan gelen ayak seslerine aldırış etmeyip hızlı adımlarla odaya doğru çıkarken poyraz koluma yapışıp alayla "Kafede yaptığın o şey de neydi ? eski sevgiliye göre fazla degil mi küçük sürtük?"deyince sinirlenip yanağına tokadı geçirdim ardından ağlayarak konuşmaya başladım. sinirlenince ağlama gibi bir özelliğim vardı.
" Sen Poyraz Ateş, bana sürtük diyemezsin, benimle alay edemezsin, senin malın degilim ben. Biliyor musun Kürşat eskimedi o hala benim sevgilim. "
Dedim göz yaşlarımı bırakıp odaya doğru koşmaya başladım. Ama ne yazık ki başlayamadım. Poyraz belimden tutup kendine çevirdi ve "Sen Defne Soy benimle ağlayarak konuşamazsın, seninle alay ederim. İstersem sürtük derim ama şunu unutma ki olacaksan da benim sürtüğüm olursun" deyip nefesini boynumda gezdirdi ne kadar kasılsamda bunu yapması hoşuma gitmişti. kulağıma eğilip "Haa bu arada Kürşat'ı unut artık" deyince Poyraz'ı itip ne saçmalıyorsun sen bakışımı atıp odama doğru gittim.
Odamın olduğu koridora geldiğimde gürültü olmamasına sevinip kendimi odaya attım. Miray'la Burağı öpüşürken görünce ne yapacağımı bilemeyip bu sefer de kendimi dışarı attım. Ya lütfen bir kez de şu odaya girince değişik manzaralarla karşılaşmayayım tanrım. plss god plsss..s
Bütün bu olanlara tek kelimeyle OHA diyorum !
•○●•○●•○●•○●•○●•○●•○●•○●•○●•○●•○●•
Multimedya kürşat ♡♡
okuyan herkese teşekkürler :)
Yeni bölüm +500 olunca gelcek arkadaşlar.
♧ Zeynep & Berfin ♧
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ahlaksız Mavi
RomanceOnun mavileri farklıydı... Mavinin en çapkın tonuydu. Onun mavisinde boğulmak, ölümlerin en güzeliydi. O Ahlaksız Mavi'ydi...