İyi okumalar. 💎
"Böyleler." diyip bana moral verdi jungkook, ah böyleler eve girer altın günü yaparlar sonra giderler. Ne saçma birşey ya. Saçımın önüme gelmesi iyice sinirimi bozarken, sinirle saçımı arkama itmeye çalışıyordum, üflüyordum ama yinede olmuyordu. Elimde bebek vardı, tanrım bu bebek kimindi?!
"Tokan nerede?" bu hala yanımda mı? Gerçi şuan umrumda değil, daraldımıştım. "Çalışma masamın üzerinde." diyip kaşımla işaret ettim. Gelip saçımı toplamaya başladı, az da olsa ferahlamıştım. İşi bittiğinde son kalan tutamı kulağımın arkasına yerleştirdi, bense bebeğe bakıyordum. Aslında şirindi, çocukları severdim ama ses kaldırmıyordu başım. Sanırım küçükken beni sessiz ortamda büyütmüşler.
"Bunlar teşkilat falan mı?" dediğimde gülerek bana baktı, ne komik mi? "Hayır, sadece komşu meraklısı teyze ve yandaşları." dediğinde göz devirdim, komşu meraklısı olabilir ama başkasının evine dank diye girilmesi terbiyesizliktir.
"Omo, nasılda yakışıyorlar." yaşlı teyzenin sesini duyduğumda ve ne dediğini anladığımda yanımda sevgili(!) komşuma suratımı buruşturarak baktım. Ben ve o? Yakışıyoruz? Kusura bakmayın ama biz onunla kuzey Kore güney Kore gibiyiz.
"Sevgili misiniz siz?" diye sordu tekrar yaşlı teyze, neden bir saniye susmuyorlar? "Hayır, biz hiç bir şey değiliz. Hatta ben kendisini tanımıyorum." diyip koltuğa geçtim, belim koptu ayakta dura dura.
"Sakın ağlama." diyip kaşlarımı havalandırıp başımı iki yana salladım, bebekler neden ağlar? Ah ne diyorum ben? Bebek ağlamaya başlayınca kafamı hızla iki yana salladım. "Hayır, yapma lütfen. Bak cici, cici. Ne istiyorsun? Kimsin sen?" diyip yanmış beynimle karşımda ağlayan bebekle konuşuyordum.
"Seni anladığını mı sanıyorsun?" diyip yüzünden silinmeyen gülümsemesiyle yanıma geldi yan komşum. Ya komşu dediğin böyle yaşlı teyze olur, sen neden genç ve müzikle uğraşan gıcık bir insansın?
"Çok biliyorsan al sen bak." diyip önüme gelen saçı üfleyerek ittirmeye çalıştım. İlk önce saçımı kulağımın arkasına yerleştirip sonra elimden bebeği aldı. Peki bebeğin direk susması? Göz devirip mutfağa ilerledim, resmen mutfağımı işgal etmiş tabak hazırlıyorlardı kendilerine.
Her şeyi siktir edip içeri geçtim, çalışma masama yerleşip başımı ovalamaya başladım. Bu kadar ses içinde mümkün değil çalışmam. Tanrım, neydi günahım? En iyisi yanlarına gidip bir an önce kalkmaları için ima da bulunmak. Evet.
Kalkıp içeri geçtiğimde oturmuş kahve içiyorlardı, yemek fasılları bitmişti sonunda. "Sen hiç bir şey yemedin kızım?" içeri dalan yaşlı teyze bana seslendiğinde zoraki gülümseme sunup kafamı iki yana salladım. "Aç değilim, teşekkürler." dediğimde kafasını olumsuz anlamda salladı.
"AA olur mu öyle şey gel bakayım buraya." diyip eline tabağını alınca kaşlarımı havalandırdım. "Hayır gerçekten aç değil-" ağzıma tıkıştırılan manduyla susup kalmıştım. Tanrım! Ellerini de ağzıma sokmuştu resmen. Bayılıyorum sanırım.
Bir lokmam bitmeden diğerini veriyordu yaşlı teyze. Bildiğin öldürmeye çalışıyor, sanırım beni öldürüp evimi 'kısır günü' evi yapacak. Ellerini tutup kendimi geri çektim, mükemmel koltuktan da düştüm. Daha ne kadar sabır dilemeliyim?
"Yeterli." diyip ayağı kalkıp banyoya yöneldim. Sanırım kusacağım, banyoya girip elimi yüzümü yıkamaya başladım. Ağzımla değil yüzümle yemişim. Alkış bana. Sakin olmalısın haneul, senin büyüyüğün. Yaşlı ton ton bir teyze, sakin.
Gerçi beni gömer böyle yaşlılar ama neyse, saygımı bozmayacağım. Yüzümü kurulayıp tekrar mahşer alanı olan salonuma ilerledim. "Ne iyi ettiniz geldiniz, ama çok dersim var benim ya." diyip ellerimi birbirine çarpıp kaşlarımı havalandırdım, bir yandanda mal mal gülüyordum. Umarım anlarlar ettiğim imayı.
"Ah, yavrum zor tabi okul." sorma, bu apartmana taşındıktan sonra daha da zorlaştı. Yüzüne bakıp kafamı yavaş yavaş aşağı yukarı salladım. "Ne diylim güzelce çalış." diyip tekrar kahvesini yudumlayınca öylece mal gibi kaldım. Bu mu yani? Katil olmadan bu seneyi bitirsem ne hoş olur be.
"Bu iyi olmadı değil mi?" yanımda biten yan komşuma bakıp göz devirdim. Birde bu vardı değil mi? "Hemde hiç iyi olmadı." diyip karşımda oturan teyzelere baktım. "Çok sinirlisin, çikolata ister misin?" dediğinde başımı jungkook'a çevirip 'ciddi misin?' bakışlarını attığımda omuz silkti.
"Hani çikolata mutluluk hormanlarını tetikliyor ya." dediğinde göz devirdim. "İnan bu sinirimi çikolata bile azaltamaz." diyip tekrar karşımdaki yaşlılara baktım. Sabahtan beri yaşlılara hizmet eden kız bize doğru geldiğinde tek kaşımı kaldırdım.
Jungkook'a bakıyordu, çok saf sanırım. Ya da aşık mı demeliyim? "Jungkook, sen bir şeyler ister misin?" diyip sırıtarak jungkook'a bakınca saf hallerine gülmüştüm. "Sevgili misiniz?" diyip cevabını bildiğim bir soru sorduğumda jungkook şaşmış bir şekilde bana bakarak parmağıyla bir kızı bir kendini gösterdi.
"Biz mi?" diyip şaşkınlıkla bakmaya devam etti. "Yok şu karşıdaki iki teyzeye sordum, devam edin siz." diyip göz devirdim. "Çok komiksin. Ve hayır, tabiki de sevgili değiliz." diyip güldüğünde ağzına bir tane çarpmak istedim, tam da sağımda duruyor. Kız ise üzülmüş bir şekilde jungkook'a bakıyordu, aslında üzülmedim.
Bence ona bir iyilik bile yaptım. Boşa hayallere kapılmamış olacaktı, aman ne düşünüyorsam. Beynim vıcık vıcık oldu, ne düşündüğümü bilmiyorum lanet. "Birşey istemiyorum teşekkürler young." diyip kızı gönderdi jungkook.
"Neden öyle bir şey sordun?" diyip güldüğünde göz devirdim, göz devirmekten gözlerim bozulacak tanrım. "Canım istedi, sordum." diyip omzu silktim, birde hesap mı vereceğim? "Sevgilim olup olmadığını merak ediyorsan, yok." diyip omuz silkip dudaklarını aşağı sarkıttığında alayla güldüm.
"Neden senin sevgilin olup, olmadığını merak edeyim ki?" diyip kollarımı göğsümde birleştirdim. "Bilmem, yakışıklıyım falan ya hani." diyip güldüğünde bende güldüm.
"Sadece adam olan erkeklerle ilgileniyorum." diyip omuz silkip göz kırptım, ardından biraz yaşlı muhabbeti iyi gelir diye bile bile kendimi teyzelerin dedikodularına attım.
Bölüm sonu!
Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin canlarım, özellikle bol bol yorum istiyorum. Umarım kitabı beğeniyorsunuzdur. Sizi seviyorum, kendinize cici bakın! 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
apartment 55 ° jjk
Fanfictiontamamlandı Haneul, evinden atıldığı için yeni bir eve taşınır fakat bir zaman sonra o apartmana taşındığı için pişman olur çünkü yan komşusu Jeon Jungkook bir türlü o'na rahat vermiyordur. Başlangıç tarihi:24.02.2019 Bitiş tarihi:27.01.2020