salça

17.3K 1K 430
                                    

İyi okumalar. 💎

"İyi günler." diyip son kalan kadınıda evimden çıkartıp bedenimi koltuğa bıraktım. Tanrım! Misafir ağırlamak ne zor iş. "Gittiler mi?" tanıdık sesi duymamla irkildim, bu hala gitmedi mi? Birde bir şeyler tıkınıyor, tanrım. "Onlar gittiler de,  sen neden hala buradasın?" diyip tek kaşımı kaldırdım. "Imm, bilmem. En iyisi gideyim ben, zaten işim vardı." diyip koltuktaki çantasını alıp kapıdan gülerek çıktı.

Anlamıyorum yüzümde bir şey mi? Sürekli gülüyor, gerçi herkese gülüyor manyak. Evet, sonunda sessizlik.. Tanrım, sessizlik ne güzel bir şey. Şimdi ders çalışabilirim.

~~

Sonunda dersimi bitirmiştim, tanrım. Demek hergün çalmıyor böyle dank dank diye. Koltuğumda arkaya yaslanıp gerneştiğimde yan daireden sesler gelmeye başlamıştı, şom ağızlı salak. Ağzıma vurup kaşlarımı çattım. Şükür ki dersim bitmişti, en iyisi yemek yemek, acıktım zaten.

Mutfağa ilerlerken telefonuma mesaj gelmişti, cebimden çıkartıp mesaja tıkladım. Yabancı bir numaraydı.

08****: acaba biraz salçan var mı?

Salça mı? Ayrıca bu kimdi gece gece? Tanrım, yoksa işletiliyor muyum? Bir bu eksikti.

Haneul: kimsiniz?

08****: daire 55, jeon jungkook. 😊

Haneul: tanrım..

Jungkook: oh hayır, tanrım değilim. Jeon jungkook'um. Yan komşun.

Haneul: salak mısın, yoksa rol mu yapıyorsun?

Jungkook: ikiside değil.

Haneul: cidden.

Jungkook: sadece biraz salça istedim.
Vermek istemiyorsan söylemen yeterliydi.💁

Haneul: numaramı nereden buldun?

Jungkook: telefonların karıştığı gün benden seni aramıştım.

Haneul: lanet gün, hatıtladım.

Jungkook: bence güzel gündü, neyse. Salça?

Haneul: cidden sabırlık insansın.

Jungkook: bunu tamam olarak anlıyorum o zaman.

Haneul: ...

Cidden, neden daire 55? Neden bu apartman? Neden bu site? Burayı seçen aklımı si- tamam sakin ol. Kapı çaldığında gelenin kim olduğunu anlamam uzun sürmemişti. Buz dolabından salçayı çıkarıp kapıya ilerledim.

Kapıyı açıp salçayı uzattığımda, hafif geri çekilip şaşkınca bana baktı jungkook. "Bu ne hız?" diyip güldüğünde ellerimi göğsümde birleştirdim. "Biliyor musun?" diyip derin bir nefes aldım. "Neyi?" diyip merakla cevabımı beklemeye başladı. "Seni görmekten bıktım." diyip kapıyı kapatacakken eliyle durdurdu.

"Salça için teşekkürler." diyip salçayı işaret ederek gülümsedi, ardından yana yürüyüp evine girdi. Bu kadar umursamaz olmak? Ne hoş ama değil mi. Kapıyı kapatıp yatmaya hazırlanmak için bonyonun yolunu tuttum. Kısa bir duş alıp, geceliklerimi giyindim.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
apartment 55 ° jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin