İyi okumalar. 💎
"Bu aralar çok sinirlisin sanki?" dedi ıseul, sinirli değilim diye bağırmak istiyordum şu koridorda. Adımı sinirliye çıkardılar resmen. "Çocuk omzuna çarptı diye dövecektin neredeyse." diyip göz devirdi daniel. "Ay size ne be." diyip sinirle bahçeye yöneldim.
Öküz gibi çarpmasaydı canım o da, ne yapayım yani? Banka oturup biraz hava almak için kafamı arkaya atıp gökyüzüne baktım. Mavi anlatılmaz bir şeydi, deniz gökyüzü. Mavi insana huzur verir, maviyi sevin.
"Merhaba!" tanımadık bir ses duymamla kafamı sağa çevirdim. Dong hyun gelmişti. Bizim bölümden bir çocuktu fakat kendisini fazla tanımıyordum, hatta hiç tanımıyordum. "Hi." diyip omuz silkip önüme döndüm. "İyi misin?" diyip kaşlarını havalandırarak bana baktığında başımı dong hyun'a çevirip biraz düşündüm.
"Sayılırım." diyip omuz silktim, iyi değildim. Sinir beni yoruyordu. "Hm, canın sıkkın anlaşılan. Kafana takılan neyse umarım en kısa zamanda çözülür." diyip gülümsediğinde gülüp kafa salladım. "Teşekkürler." diyip omuz silktim.
"Haneul?" diyip yanıma geldi ıseul, umursamazca başımı ıseule çevirip kaşlarımı havalandırdım. "Benim?" diyip dudak içimi ısırmaya başladım. "Kafeteryada oturuyoruz, gelsene." diyip gülümseyince biraz düşünür gibi yaptım.
"Imm, istemiyorum. Biraz yanlız kalmalıyım." diyip omuz silktim. "Gidebilirim istersen?" diye lafa atıldı dong hyung, kafamı iki yana sallayıp gülümsedim. "Sen kalabilirsin." diyip omuz silktim. Iseul başını sallayıp yanımızdan ayrılmıştı.
"Arkadaşlarına kızmışsın anlaşılan." diyip kafasını eğdi gülerek, kafamı sallayıp karşıdaki ağaça bakmaya başladım. "Yani, biraz. Bende bilmiyorum neye kızdığımı aslında." diyip omuz silktim. "Anlıyorum, kafetarya ya gitmek istermisin?" diyince kafamı salladım, karnım acıkmıştı.
"Olur." diyip banktan kalktım, dong hyun'da kalkıp önden bana yol verdiğinde gülümseyip omuz silktim. Kafeteryaya geldiğimizde bizimkiler her zamanki masada oturuyordu. Jungkook'da yanlarındaydı, göz devirip önüme gelen her hangi bir masaya yerleştim.
"Sen burada bekle ben bir şeyler alıp geliyorum." diyip gülümsedi dong hyun, kafamı sallayıp esnedim. Gece uyuyamamıştım, ama sesden değil, sürekli uyanıp durdum. Bende neden olduğunu bilmiyorum, sanırım uyku düzenim bozuldu. Başımı masaya yaslayıp biraz dinlenmeye çalıştım, sandalyenin çekilmesiyle dinlenmem yarıda kesilmişti.
"Al bakalım." diyip önüme tost'la kahveyi uzatınca gülümsedim. "Teşekkür ederim." diyip tost'u yememeye başladım. "Arkadaşların buraya bakıyor, seni önemsiyor olmalılar." dediğinde kafamı kaldırıp dong hyun'a bakıp gülümsedim.
"Hele bir önemsemesinler, kafalarını kırarım." diyip güldüm, dong hyung'da halime gülüp kafa sallamıştı. "Cidden tuhaf ve dikkat çekici bir kızsın." dediğinde suratımı astım, ya benim nerem tuhaf? Pipim yok yani. Her kız gibiyim işte göğüslerim var saçım var var falan etek giyiyorum sonra. Ne biliyim, yani erkeklerinde saçları var ama. Ne saçmalıyorum acaba?
"Ben uzaylı değilim, gerçekten." diyip kaşlarımı havalandırıp kafamı salladım, halime gülüp kafasını eğmişti. "Tabiki uzaylı degilsin." dediğinde gülmüştüm.
~~
"O çocuk kimdi? Ayrıca sen bizden ayrı bir ders arası nasıl geçirirsin?" diyip kaşlarını çattı taehyung, ders arasına girmiştik yine. Sınıfta oturuyorduk, dediklerine omuz silkip tahataya bakmaya devam ettim. "Arkadaşımdı o çocuk." diyip gülümseyerek önümdeki dörtlüye baktım.
"Peki, bizden fazla ilgilendiğini görmeyeyim ama." diyip ellerini beline yerleştirdi ıseul, ne meraklıymışsınız olum bana. "Peki peki. Boş verin onu, şu ders notları noldu benim?" diyip jimin'ne baktım. "Bir arkadaş getirecek şimdi. Burada biriyle samimi arkadaşmış. Ondan alacağını söyledi." diyince kafamı salladım, kaçırdığım derslerin notlarını almam lazımdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
apartment 55 ° jjk
Fanfictiontamamlandı Haneul, evinden atıldığı için yeni bir eve taşınır fakat bir zaman sonra o apartmana taşındığı için pişman olur çünkü yan komşusu Jeon Jungkook bir türlü o'na rahat vermiyordur. Başlangıç tarihi:24.02.2019 Bitiş tarihi:27.01.2020