9. Bölüm: Siyahın Kalbi🖤

495 108 28
                                    

26.02.2019

Z.K👒

Yeniden herkese merhaba
Bu bölümü yayınlıyorum ama biraz isteksiz yayınladığım söylenebilir.
Çünkü 8. Bölümü çok az kişi görmüş.

Yine de bir kaç okuyucum hatrına yayınlıyorum. Yorumlarınızı ve votelerinizi eksik etmezseniz çok sevinirim.

    ♡♡♡♡♡♡☆☆☆☆☆♡♡♡♡♡

Benim kalbim bir başkasına ait.


Benim kalbim onun için nasıl atıyorsa bu adamın kalbi de benim için mi atıyordu?
İnanamıyordum. Umut mavim olur musun demişti bana.
Ne cevap verebilirdim ben bu adama?

Kafamın içindeki bir şey o katil, katil diyordu. Bu adama katil desem de kalbime söz geçiremiyordum.

Sadece sustum gözlerine baktım ve beni anlamasını bekledim. Ama olmuyordu bir şeyler eksik gibiydi. Konuşma ihtiyacı hissettim ve konuştum.

"Siz, siz bir adam öldürdünüz!"
"Anladım Asya" dedi ve yanımdan çekilerek bahçeden uzaklaştı.
Bir süre o derin maviyi seyrettim.

Nasıl silebilirdim gözümden o sahneyi o, o adam vurmuştu. Sesli konuşmuş olmalıyım ki arkamdaki Murat Bey bana cevap verdi.

" Silmelisin çünkü abim doğru olanı yaptı. O adamlar küçücük çocukları kaçırıp organlarını satıyorlar,

uyuşturucu kaçakçıları, madde satıyorlar daha sayayım mı? Bu adamlar beni öldüreceklerdi.

Benim abim adam öldürmedi. Biz senin sandığın gibi mafya filan değiliz. Abimin  arkadaşı polis, bunu yaparken onun da haberi vardı. O yüzden böyle meseleleri düşünme."

Dilim tutuldu cevap veremedim.

Nasıl olurdu neden tek kelime dâhi etmedi. Doruk neden kendini savunmamıştı bana karşı? Ben ona sen katilsin demiştim.

" Her ne kadar abimin adam vurmasıyla ilgili ona karşı olsam bile o adam benim abim. Onun yaşadığı şeyleri ne sen bilebilirsin ne ben ama benim abim katil değil Asya."

" Ta, tamam Murat Bey."

" Sen bunu göremesen de söyleyeyim biz sana çok alıştık. Abimi ve Yiğit'ti bırakıp gitme."
" Ta, tamam gitmem."

Murat yanımdan ayrılınca söylediklerini yeni idrak etmiştim sanki. Doruk isteyerek adam öldürmemişti, öldürdüğü adam pisliğin önde gideniymiş.
Onu kırmıştım ben canını yakmıştım.
Belki de yüreğine bir dolu kırık cam bırakmıştım. Doruk'tu onun adı belkide ben onun yanına ulaşmak istiyordum. Yüksekler 'de onunla beraber olmak istiyordum.

Kafamdaki düşüncelerden sıyrılarak
bahçeden adım adım kafamdaki sorularla eve geçtim. Salona geçiş yaptığımda ise eve bir koku yayılmıştı.
Ama bu koku, bu kokuyu daha önceden biliyordum sanki. Yasemin çiçeği kokusuydu evet şimdi hatırlamıştım. Ya bu evde yasemin çiçeği vardı ya da koku sıkılıyordu. Salondan çıkarak Yiğit'tin odasına gitmeye karar verdim.
Ahşap olan merdivenlerden çıkarak üst katta ulaştım.

Yiğit'tin odasına geldiğimde hâlâ uyuyordu, Saat'e baktığımda ise 23:00'a geliyordu. Yiğit için ayrılan bu oda bile çok büyük ve genişti. Demek ki bunların eş, dostları bile zengindi.
Yiğit'tin odasından sessiz, sessiz çıktım ve bana verilen odaya hareket ettim.

Umut MavisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin