5

6.7K 296 90
                                    

Media: Öykü

Tanıtımı bırakıyom şuraya:

Hastayım ama yazmaya çalıştım bi de ayın sonunda ameliyat olacam kısa bi süre bütün kitaplara ara veriyorum, haberiniz olsun aşklarrrr

İyi okumalar :)

(-̩̩̩-̩̩̩-̩̩̩-̩̩̩-̩̩̩___-̩̩̩-̩̩̩-̩̩̩-̩̩̩-̩̩̩)

Kalbimde oluşan kelebeklerin ardından ona baktım. Bana kendi için özel bir yeri mi gösterecekti? Kalbimin hızlı atışı yüzüme gülümseme olarak yerleşti. Kapıyı açınca içeriye baktım. Büyük bir odaydı. Genç odası gibi ama çocuk odasına da benziyordu. "Burayı Mirhan'ın." Dedi, Mirhan kimdi? Ona baktım. Odaya tam anlamı ile girince ben de odaya girdim. Odada bir kaç madalya vardı. Detaylı baktığımda basketboldan olduğunu gördüm. Batuhan'a döndüm, duvara yaslanmış beni izliyordu. "Mirhan kim?" Diye sordum, bana gülümsedi. "Kardeşim, benim için bu hayattaki en değerli kişidir." Dedi, demek ki kardeşini çok seviyor. "Benim de kardeşim var ama bir daha onu göreceğimi sanmıyorum." Dedim, Batuhan kaşlarını çatıp "Neden?" Diye sordu, annemle babamın yanında olduğu için yanına gidemiyorum. Aslında giderim ama ne annemi ne de babamı görmek istemiyorum bu nedenle onu da göremiyorum. Batuhan elimden tutunca ona baktım. "İstersen kardeşin bizimle yaşayabilir." Dedi, gülümseyip ona baktım. "Gerçekten mi?" Dedim, Batuhan gülümseyip "Burası ikimizin evi istediğin gelebilir." Dedi, sevinçten Batuhan'a sarıldım. Daha sabah 'bunu yapma' diye sarılmaktan bahseden Batuhan da şuan benim sarılmama karşılık verip bana sarıldı.

Sarılmamız bitince salona geçtik. Yemek masasına otururken "Bu arada bir kaç güne Mirhan gelecek." Dedi, Mirhan hakkında pek konuşmamıştık. Yani sadece ismini biliyordum. "Nereden gelecek?" Dedim, sandalyeye oturup ona baktım. "Amerika'dan, liseyi orada okuyor." Dedi, hey maşallah. Ona gelince cidden ponpon kızlar var mı? diye sormam lazımdı. "Daha yeni lise ikiyi bitirdi. Büyük ihtimalle Türkiye'ye gelince bizde kalır." Dedi, yaşıt olmayan biri nasıl yurt dışında? Neyse parası olan düdüğü çalıyor her halde. "Sorun olmaz değil mi?" Dedi, önüme koyulan değişik yemeğe bakmaktan kafamı kaldırıp Batuhan'a  baktım. "Tabi ki sorun olmaz." Dedim, Batuhan gülümseyince yemeğimi yemeye başladım.

Yemek işi bitince Batuhan ile film izlemeye karar verdik. Ben film seçerken o evde çalışan kişilere eve gitmelerini söyledi. Zaten başka bir şeye ihtiyacımız kalmamıştı. Yanıma gelince bana baktı "Seçtin mi?" Dedi, gülümseyip telefonumdan iki film gösterdim. Birinci filmi gösterdim. "Bu romantik komedi. Başrolde kız güzeldi o yüzden geçtim." Dedim gülümseyerek. Batuhan elimden telefonu alıp konusunu sesli bir şekilde okudu. "Okul hayatında başarılı olamayan Olivya. Öğretmeni ile sex yapmaya çalışır. Öğretmeni ile yasak aşk yaşayan Olivy-" Derken Batuhan'ın sözünü kestim. "Sadece kız güzel diye seçmiştim, ben ne bileyim böyle sapık film?" Dedim, Batuhan kahkahalar atarak "Yani böyle filmler ile bana gizli mesaj mı veriyorsun?" Dedi, yanaklarım yavaş yavaş kızarırken onun kahkaha atmasını izledim. Kahkaha atması bitince elinden telefonu aldım. İkinci filmi gösterdim. "Bekle önce konusunu okuyacam." Dedim, dikkatlice konuyu okudum ardından telefonu Batuhan'a uzattım. "Al oku." Dedim, Batuhan telefonu alıp masaya koydu. "Sen okudun ya anlatsana konusunu." Dedi, konuyu okudum ama anlamadım ki. "Boş ver saçma bi filmdi. Sen seç." Dediğimde gülümseyip televizyonu açtı.

"Korku filmi izler misin?" Diye sordu, kafamı onaylarcasına salladım. Birer korku filmi açtı. "Korkarsan sarılabilirsin." Dedi sırıtarak, Batuhan'a bakıp "Sen benle flört mü ediyorsun?" Diye sordum. Batuhan kafasını olumsuz anlamda sallayıp "Haşa canım, karımla neden flört edeyim?" Dedi alayla, gülümseyip önüme döndüm. Televizyonda açtığı o korku filmi başlamıştı. Ürpertici bir müzik çalınca tüylerim diken diken oldu. Arkama yaslanınca Batuhan omzuma kolunu attı. Korku filmi izlerken çoktan ortasına gelmiştik.

AşiretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin