18

2.6K 153 98
                                    

Media: Serpil Urdemir

İyi okumalar

---

Şimdiki Zaman

Sanki kalbimin içinde özgür kalmak isteyen bir kuş vardı. Ne yazık ki ben o kuşu kafesten dışarıya çıkaramıyordum. Sonucunu düşünmeden yapmak istediğim tek şey bu olabilirdi. Ona elimi uzattım. Bana bakarken "Ayağa kalk." Diye konuştum. Batuhan elimden tutup ayağa kalktı. "Önümde diz çökme." Dedim. Batuhan bana bomboş bir ifadeyle bakarken ona yaklaştım.

"Sen diz çökecek bir adam değilsin." 

"Ama sen diz çöktürecek bir kadınsın Eva Kuday." İstemsizce gülümsedim. 

İki elimi de yanaklarına koyup yavaşça okşadım. Batuhan'ın dudağına yaklaşarak "Seninle gerçekten evlenirim Batuhan Kuday." Dedim, ardından dudağını öptüm. Batuhan dudaklarıma karşılık verirken ellerini belime doladı. Belimi okşamaya başlayınca alt dudağını acımayacak şekilde hafifçe ısırdım. 

Batuhan geri çekilip "Eva Kuday, yapma yanarız." Diye fısıldadı. Kendimi tutmayıp kafamı eğip gülmeye başladım. Batuhan beni kendine çekip sıkıca sarıldı. Ellerimi boynuna sarıp ona karşılık verdim. 

"Abla?" Geriye çekilip arkamı döndüm. Öykü bize bakıyordu. Ne zaman geldi ki? Yalandan öksürüp kendimi toparladım. Öykü yanıma gelip "Özür dilerim." Dediğinde gülümsedim. Öykü bacaklarıma sarılırken "Ablacım sorun değil." Diye konuştum. Öykü geri çekilip bana bakarken gülümsemeye devam ettim. Batuhan'ın boğaz temizleme sesiyle ona baktım. Gözleriyle elindeki yüzüğü gösterdi. Elinden yüzüğü alıp parmağıma taktım. "Hangisini beğenirsin bilemedim, evde iki iç tane daha var." Batuhan'a baktığımda bana ciddi ciddi bakıyordu. 

"Sen hediye ettikten sonra oyuncak yüzüğü bile beğenirim."

Batuhan yanağımdan öpünce sırıtmaya başladım. Kalbimdeki kuş tamamen özgürdü. Sanki yıllarca bu anı beklemiş gibiydi. Ona gülümserken "Ben salona geçeceğim." Diyen Öykü'yü duydum. "Pekala, biz de az sonra geleceğiz." Dedim. Öykü yanımızdan ayrılınca Batuhan'a tekrardan dönüp baktım.

Batuhan beni kendine çekip sıkıca sarılınca ona karşılık verdim. "İyi ki geldin." Dedi, hafifçe kafamı geriye çekip boynundan öptüm. Batuhan tamamen geri çekilince "Hamileyken tekrardan beraber olamıyor muyuz ya?" Diye sordu, kaşlarımı yalandan çatıp omzuna vurdum. "Saçmalama istersen." 

Çocuk gibi omuzlarını yukarıya kaldırıp aşağıya indirdi. "Haksızlık bu." Tabi çocuğu kendisi taşımıyor ya, anlamıyor. "Haksızlık falan yok." Dedim. Batuhan bana 'hıhı kesin' der gibi bakarken ben tekrardan güldüm.

Herkesin yanında ciddi olan adamın benim yanımda çocuk gibi hakaretleri olması çok tatlıydı. Bu yönünü sadece ben görüyorum ve her gördüğümde ona tekrardan aşık oluyordum. Gerçekten, iyi ki geldin hayatıma.

Cumartesi

Dün Ferit ve Serpil yorgun oldukları için evden çıkmamıştık. Bu gün ise Öykü'yü bahane ederek lunaparka gittik. Yusuf da yanımıza gelmişti. Hep beraber eğlenirken Batuhan'a gelen telefonla bütün eğlencemiz son bulmuştu. Tam olarak kim aradı bilmiyorum ama iş ile ilgiliydi. Zaten Ferit de duyunca sinirlenmişti. 

Batuhan ve Ferit bizden bir kaç adım ileride konuşurken ben Öykü'ye bakıyordum. Atlıkarıncaya binmişti. Serpil yanımda dururken "Acaba ne oldu?" Diye sordu merakla. İç çekerek "Bilmiyorum." Dedim. Öykü atlıkarıncadan inince yanına gidip elini tuttum. Beraber Serpil'in yanına geçtiğimizde Batuhan onlar da yanımıza geldi. 

AşiretHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin