Asude
Bahçeye kurduğum sofraya son bir kez daha baktım. Ve dolaptan rakıyı suyu getirip masaya koydum. Masa geçerek rakıyı elime alıp bardağın yarısına kadar doldurdum geri kalan yarısına da su doldurduğum bardaktan ufak bir yudum aldım.
Tek başıma senede bir kaç kez yaptığım bir şeydi bu kafam annemi düşünecek kadar yorgunken yaptığım bir şey bu günde onlardan biriydi , balıktan bir çatal alıp ağzıma attım canım hiçbir şey istemiyordu ama bu mered de aç karna içilmiyordu .
Birkaç yudum daha aldım bardağımdan bahçe kapısının sesiyle irkildim bu saate kim gelmişti , Mert gelemezdi nöbeti vardı . Karanlık silüet bahçe lambasının yanına gelince yüzü görünmüştü Edmir Hocaydı gelen geldiğine mi şaşırsam yoksa evimi nasıl bulduğuna mı bilemiyordum
" Hocam ! " Üstünde siyah kabını vardı .
" Rahatsız etmiyorumdur umarım telefonunu odamda unutmuşsun getiriyim dedim."
" Yok hocam ne rahatsızlığı buyrun geçin sofraya telefonumun acelesi yoktu yarın alırdım ben "
" Ne biliyim getiriyim dedim "
" Siz buyurun geçin ben size de bi servis açıyım hemen " paltosunu da alıp içeriye geçtim.
Paltoyu astım ve mutfaktan da Edmir hoca için bir servis takımı alıp bahçeye geçtim , Edmir hoca oturmuştu masaya bende oturup bardağına rakı ve su koydum.
Çok sessizdi bu gece sabahta bi garipti zaten sadece beni izliyordu .Aramızdaki sessizlik oyununu bozan ilk o oldu " Bir kızım olucakmış " şaşırmıştım çünkü sevinmesi gerekmezmiydi buna ya da ailesi ile kutlaması ama hiç bunlar yoktu Edmir de aksine daha yeni bir bebeği mezara vermiş gibi konuşuyordu .
Başka hiçbir şey demedi ona koyduğum rakısından içti bi şey demedim o da zaten dememi istemiyormus gibiydi ama dayanamadım sordum en çok merak ettiğimi sordum.
" Niye ?" şaşırdı gözlerime baktı , birazcık ta irkildi kafası başka yerdeydi belli sesimi duyunca
" Ne niye ! Anlamadım ? " boğazımı temizledim .
" Niye kendinize acı çektiriyorsunuz bu kadar ya da niye sevinmiyor sunuz? Niye buraya geldiniz ? " güldü ve sandalyesinde gerindi , arkasına yaslandı .
" Psikoloji okumalıydın , tıpta harcanıyorsun ! "
" Belki de ama ben seçmedim seçim şansı hiç bana verilmedi , siz niye tıp okudunuz ? " bardağından bir yudum daha aldı .
" Bana da vermediler seçim şansı Asude, abimle karşılaştığımda 17 yaşında bi delikanlıydım ben yetimhanede büyüdüm sadece merve vardı yanım da ama şimdi yok "
Derin bir nefes aldı anlatmak istiyordu , buna izin vericektim, devam etti." Merve ile bi çam ağacının altında karşılaştık kozalaklarla oynuyordu. Daha 5 yaşındaydım ama aşık oldum ona o sarı saçlarına gözlerine bizim hikayemiz bir çam ağacının altında başladı ve bi uçurum kenarında bitti işte " bardağı kafaya dikip bitirdi . Tekrar doldurdum.
" Size aile olmuştu yani ne yalan söyleyim kıskandım . Konuşmanızdan onu çok sevdiğiniz belli bana kimse aile olmadı ki annemi bir gece kaybettim , beni hatırlamazdı bile babamsa ... Öldü gitti işte boşverin !"
Rakımdan bir yudum daha aldım o acı yudum boğazımdan geçerken hissettim , ben zaten bu hayatta hiç tatlı birşey hissetmedim ki hep acı hep hüzündü benim hayatım , Edmir Hocaya baktım ilk defa onu süzme şansım olmuştu . Esmerdi , kemikli bir yüzü vardı , yakışıklı bir adamdı yalan yok siyah saçları vardı ve de bunlar yetmezmiş gibi simsiyah gözleri , o gözlerin nasıl öfkelenir biliyorum şahit oldum çünkü buna
Merveye kalp masajı yaptığımda gördüm. Zaten ben Edmiri şimdiye kadar hep sinirlendirdim , yaklaşık iki aydır asistanıyım iyi bir anımız yok galiba ya o bana laf söylüyor ya da ben ona sadece bugün sabahtan beri bir garip bana iyi davranıyor ya da bana seslenmiyor , doğru cümle bu galiba seslenmiyor .
" İnsanoğlu kendi derdinin büyük olduğunu düşünüyor bu hayatta , ama başkalarınınkini dinlediğinde yaralarına baktığında kendini derdinin aslında önemsiz birşey olduğunu anlıyor " dedim yüzüne bakıp
" Ne acı demi Asude ? " Yüzünde öyle bir keder vardı ki dokunup alabilmek istesemde alamıyacaktım , bana kimse yaralarımı almak için dokunmamıştı ama ben edmir' e dokunup almak istedim ufak bir an sadece
" Öyle ama en acısıda ölüm o kişinin geri gelmemesi , sarılamamak , dokunmamak , kokusunu anımsamamak en çok korktuğum şeylerden biriydi annemin sesini unutmak unuttum ama çok silik anılarımda var bir kaç eski fotoğrafta , siz unuttunuz mu yani merve' nin onun sesini unuttunuz mu ?"
Derin bir iç çekti ceketinin cebinden sigara ve çakmak çıkardı yavaşta sigarasını tutuşturdu yananan kırmızı kıvılcıma baktım ufak ufak nefes çektikçe içine alevlenmesine , nefesini dışarı verdi normalde hiç kullandığını görmedim ya da odasının sigara koktuğuna şahit olmadım , odada da görmemiştim normalde de içiyor muydu acaba
Sigarasıdan bir duman daha çekti " inan unutmak en çok korktuğum yer benim için sesini unutmuyorum özellikle o çığlıklarını kazadan sonra ki her gece aklımda uyuyamadım , ilaçlar bile yeterli değil uyumama " dedi tekrar sigarasından bir nefes daha çekerken etrafa baktı bahçede gözleri gezindi yeni diktiğim fidelerime baktı , oradan camdaki menekşelerime .
" Merve de menekşe çok severdi en çokta pembe açanları "
Edmir hocaya baktığımda artık bardağına sek rakı doldurmaya başladı , ne dersem deyim içecekti belli o yüzden kendime bir bardak daha doldurmadım , birimiz bari ayık kalalım diye düşündüm.
İçtikçe içti Edmir Hoca şişenin dibini görüncede ağlamaya başladı , ilk defa karşımda bir erkek hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Bedeni sarsıla sarsıla ağlıyordu ellerini masaya koydu ve başını ellerinin arasına aldı .
Oturduğum sandalyeyi ona doğru çektim , elimi omuzlarına koydum ama ne demeliyim ne yapmalıyım bilmiyordum . Bir insan nasıl teselli edilir , yaraları nasıl sarılır bilmiyordum .
" Hocam ! " diyebildim sadece çünkü benim bişey dememi beklemeden başını omuzlarıma koyup ağlamaya başladı " ben onu çok seviyorum nasıl kabullenirim öldüğüne hepsi benim suçum olan aptal bir kazadan " Edmir Hoca o an tek yapabileceğim şeyi yaptım sustum , hareket etmedim ağlamasına izin verdim .
Hıçkırıkları iç çekişlere döndüğünde biraz gevşedi , şu an sadece onun nefes alışverişleri duyuluyordu , belki de uyumuştu biraz sarsarak bedenini
" Hocam ? Uyudunuz mu " ses yoktu uyumuştu .
" Hocam böyle yatamazsınız ama içeri yatın " dedim , ama ne desem boştu kalkmıycaktı belli
Var gücümle koluna girerek salona kadar taşıdım , yarı uyanıktı ama onu taşımama bişey demiyordu .Salondaki mavi koltuğa yatırıp onu ayakkabılarını da çıkardım , yukarı çıkıp kendi odamdan bir pike alıp aşağı indim , üstünü örtüm Edmir Hocanın
Onu salonda bıraktım ve kendim de odama giderek uykunun kollarına kendimi teslim ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umudun Öteki Yüzü
ChickLitKolumda bir sıcaklık hissettim . Beni kendi ile birlikte biri kolumdan tutup yere çekti ve üstüme kapaklandı bir şeyler söyleniyordu ,ama ben duymuyordum . Kulaklarım çınlıyordu , vurulmuştum .. acı hissetmiyordum şoka girmiştim . Birisi elleriyle...