{14.bölüm}

61 13 0
                                    

Media : Barkın

İyi iyi okumalar...💙

"Bu ne hal ! Çabuk kalkın ! Çabuk ! Beni sinirlendirmeyin !" diye bağıran birinin sesini duyunca onu boğazlamak istemiştim ki , başımı kaldırıp bakınca yakışıklı , karizmatik , şık giyimli bir dede olduğunu görünce durdum . Dedeye saygı . Ama şu dedeye de bir sahip çıkalım dimi .

Neyse kshkshs .

"Dede!" diye şaşırmış bir şekilde karşıdaki dedeye bakan , büyük bir ihtimalle yatağım yanındaki koltukta yatmış olan Oğuz Bey'e baktım bu sefer de .

"Dede gel biz aşağı inelim . Ben sana orada açıklayayım durumu . Eylem de o arada aşşağı insin . Dimi Eylem !" diye bağırdı son cümlede . Hay ben senin ebenin . Neyse başım zaten zonkluyor , ahh .

Bu cümleye kafamı salladım . Oğuz Bey'de kendi kendine söylenen dedeyle birlikte aşağı indi .

Ya , ben niye buradayım , niden , niden Allah'ım .

En son dün bir kaç bardak içki içtiğimi ve bağırarak şarkı söylediğimi hatırlıyorum . Gerisi yok ben de . İnşAllah kendimi Barkın patronuma da , Oğuz patronuma da rezil edip , kendimi kovduracak bir şey yapmamışımdır amin .

Yerdeki çantamı alıp başımı biraz ovalayıp aşağı indim .

Peki ben neden Oğuz Bey'in evindeydim ? Tamam sarhoştum ama ? Yani ne bileyim ? Orada Barkın Bey falan da vardı ?

"Oğlum bak bekar adamsın ! Kız da bekarmış , olmaz böyleşeyler ." dedi dede . Ben gelince de susmuştu ikiside .

"Madem öyle , bugün şirkete vitmeyin . Saat sekiz buçuk zaten . Bu saatten sonra şirkete gidilmez ." dedi dede .

"Ama dede , bizim onda toplantımız var ." dedi Oğuz Bey sakince . Ya , dedene gelince böyle olursun Oğuz SOYKAN . Ah başım . Ben bu adama bir daha bir şey demicem .

"Tamam , gidin toplantınızı yapın , gelin ." dedi dede koltuğa oturarak .

"Peki dede ." dedi Oğuz Bey sıkılarak .

"Eylem hadi ." diyerek yürümüştü ki , ben dedeye bakmaya dalınca bileğinden tuttu ve kapıya çıkarıp arabanın ön koltuğuna getirdi . Bir bilek bu kadar naif tutulamaz be yiğidim .

Ben arabaya bindim , Oğuz Bey'de binince arabayı çalıştırdı , Oğuz Bey hâlâ gecelikleriyleydi . Ben de dünki elbisemle .

"Nereye gidiyoruz ?" dedim sessizce

"Senin evine . Üzerini değiştir , ben elde eve gidip üzerimi değiştireyim , sonra şirkete gideriz , daha sonra dedem ne derse o işte ." dedi Oğuz Bey.

"Dedeniz mi ?" dedim merakla , sanki bilmiyormuşum gibi.

"Cihangir SOYKAN , dedem olur kendisi . Yani sen de kusura bakma , dedem biraz sıkı bir adamdır , böyle şeyleri sevmez . Bizi öyle aynı odada görünce , biraz ciddileşti diyelim . Ama hallettim , anlattım yani ." dedi Oğuz Bey .

"Asıl siz kusura bakmayın . Yani dün saçma sapan bir şey yaptıysam ." dedim mahçupça . İnşAllah yapmamışımdır . Tek temennim bu .

"Sıkıntı değil . Ama bir daha Barkın'ın yanında içki içme . Hatta mümkünse bir daha Barkın'ın yanına hiç uğrama !" dedi , ben de sessiz kaldım .

Evimin önüne gelince Oğuz Bey'e teşekkür ettim ve aşağı indim . Oğuz Bey'de bir saate şirkette olmam gerektiğini söyleyip gitti .

Hemen eve çıkıp banyoya girdim , bir duş aldım ve üzerime bir pantolon , önünü içeri sokup , arkamı çıkarıp üzerine de uzun bir hırka giydim . Boyum 1.70 olunca hırkalar yakışıyor işte bakbdjd . Evet , boyum 1.70 ama kısalara selam olsun .

KarAşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin