Basit bir disiplin cezasıyla ayrıldım okuldan.Suratımı gergin bir tavır kaplamıştı resmen.Kendimi tanıyamaz hale geldim.Biraz kafamı dinleyeyim düşüncesiyle yetimhaneye geç gitmeye karar verdim.Biliyorum Tahir abi kızıcaktı, sanki annem babammış gibi hesap soracaktı.Umrumdamıydı sanki?
Boş boş sokakta dolanıyorum evsizler gibi.Evet belki bi evim yok ama yetimhaneden başka gidecek yerimde yoktu.Yetimhanenin bulunduğu semtte büyük bir park vardı.Oraya gidip, hava kararasıya kadar boş boş oturmak daha mantıklı geldi bir anda.Parka geçebilmem için genişçe bir yolu geçmem lazımdı.Okul ve iş çıkışı olduğu için sürekli araba geçiyordu o yolda.Tam yolun yarısına geldiğimde solumda bir korna sesi dalgınlığımdan uyandırdı beni.
-Koca arabayı görmüyormusun kardeşim,sağına soluna bak,diye bağırdı kalın ve uzun bıyıklı bir adam.
Cevap verecek halim yoktu.Öylece geçtim yolun karşısına. Yakınımdan bir ses çağırıyordu sanki beni,
-Buradayım Demir.
Sesinden hemen tanıdım.Dilaydı bu.Gergin suratım onu görünce bir anda değişiverdi.Mutlu oldum ama onunla okul dışı biryerde de karşılaşmaya hiç hazır değildim.
Ama onun ay parçasını andıran yüzünden eser kalmamış gibiydi.-Ne bu dalgınlık Demir?
Bu sefer ayıp olmasından değilde gerçekten beni merak ediyormuş gibi sordu.
-Bilmiyorum , yorulmuşum sadece,dedim kısa bir ifadeyle.
Kolumdan tutarak parkta bulunan banka oturttu beni.
Ben ise naptığını anlamayarak kendimi ona teslim ettim,sanki beni o yönetiyormuş gibi.
-Benimle rahat konuşabilirsin Demir,dinleyebilirim seni,dert dinlemeyi seviyorum sanki hiç derdim yokmuş gibi,dedi kafasını öne eğerek.Cümlesinin son kısmını da sesini kısarak söyledi.Bir derdi mi vardı acaba? Kendi sorunlarımı unutarak sadece ona odaklandım.
-Yok , sadece biraz dalmışım,belki bugün olanlardan dolayıda olmuş olabilir.
-Sahi neden sert çıktın o çocuğa karşı?Ne diyebilirdimki.Yetimhanede kalmamla,annem babamın olmamasıyla dalga geçiyorlarmı demeliydim. Hayır,diyemezdim.Iyi bir kız ama daha tanımıyorum.Onun da dalga geçebileceğini düşündüm.
Duymuşmuydu acaba,onlar benle dalga geçerkenki cümleleri.Yalan söylesem anlayabilirdi.
Sanmıyorum,çünkü tam kavga esnasında girmişti sınıfa.
En doğrusu gerçekleri söylememdi.Yalan söylemeye alışık olmadığım için ağzımdan cümleler dökülüverdi.
-Yetimhanede kaldığım için benimle dalga geçiyorlar ve annem babam olmadığı içinde,dedim.
-Bunu sadece çocuklar yapar,dedi sert çıkışarak.
-İnsan neden bunun için dalga geçer yahu!Düşündüklerimde yanılmışım.Kendimi mahçup hissettim.Tam tersine bana hak veriyordu ve gerçekten oda sinirlenmişti.Tahir abiden başka bir kişi daha benim yanımdaydı.
Az önceki ,sanki benim derdim yokmuş gibi, dediği cümle geldi aklıma.
-Sahi az önce niye öyle dedin?
-Ne demişim ki ?
-Bir derdin var galiba? Ne olduğunu merak ediyorum doğrusu?Söylemeyecekti galiba.Bir süre bekledi.Ben ona doğruları söylediğim için belki oda yalan söylemezdi bana.
-Yurtta kalıyorum uzun bir süredir,annem babam olmasına rağmen.
-Neden ki ? diye sert çıktım.
Hadi benim bir ailem yok veya ben öyle biliyorum,ama onun bir ailesi var ve bir insan evladını niye istemesin?
-Beni istemiyorlar,sevmiyorlar doğrusu.İkisinin gözünde serseri bir kızmışım.Şaşırdım biraz.Bir anne veya baba, kendi evladına neden böyle davranabilir ki ? Kendi kan bağından olan insanı neden istemezki?
Sevginin böyle hiçe sayıldığı bir dünyada o kadar da şaşırmamak lazım aslında.
-Neden diye sorduğumda,
-Çok şüpheli yaklaşıyormuşum onlara birşeyler saklıyormuşum sanki...Ne saklıyorsam artık?İnsan ailesinden niye birşey saklasın ki ailesi bildiği halde. Ya doğruysa , anne babasından sakladığı bir sır çok önemli bir sır olabilirdi bence. Banada söylemezdi zaten. Ailesinden sakladığına göre bana söyleyecek değil heralde. Sormadım o yüzden fazla sıkmakta istemedim açıkçası.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sırların Esiri
Mystery / ThrillerAnne babasını tanımayan,yetimhanede büyümüş,kim olduğunu bilmeyen ve hayatı bilinmezliğe adanmış bir genç. Hayatından macera eksik olmayacak, kalbini kaptırdığı bir kızla bu dahada artacak. Sır her ikisininde peşini bırakmayacak,sır mı onların eseri...