1.7

8K 553 263
                                    

Hello, Mr. Kim

17. Bölüm

Bu bölümde cinsel içerikli sahneler vardır. Rahatsız olanlar olursa eğer o bölümü geçebilirler. İyi okumalar!

Jimin eve geldiğinde kapıyı açan ablası sayesinde o kadar çok mutlu olmuştu ki gözleri dolmuştu mutluluk ve özlemden.

"Noona, seni o kadar çok özledim ki!" diye bağırmış ve ablasının yanaklarını sulu sulu öpmüştü.

"Bende seni özledim Jiminnie." Jieun da mutluydu. Uzun süre sonra kardeşini görmek ona iyi gelmişti. Sarılmaları bittiğinde Jimin ayakkabılarını çıkarıp içeri girdi ve koşarak odasına gitti. Hemen üzerini değiştirip ablasının yanına inmek istiyordu.

Üzerini değiştirdikten sonra ablasını mutfakta eşi ve annesiyle otururken buldu. Hemen ablasının yanına oturdu.

"Kaç gün kalacaksınız, noona?"

"Yarın sabah gideceğiz tatlım." yüzü düşmüştü Jimin'in.

"Neden?"

"İşlerim için bir günlüğüne gelmem gerekiyordu, ablanda bana eşlik etti. Üzgünüm Jimin," demişti eniştesi.

"Hem ne üzülüyorsun? Yaz tatilinde gelirsin yanıma. Ne kadar kaldı ki zaten." demişti ablası Jimin'in saçlarını karıştırırken. Jimin kıkırdarken ablasının biraz kilo aldığını fark etmişti. Demek ki Banghoon ona iyi bakıyordu.

"Noona, sen kilo mu aldın?" Banghoon'un yüzünde kocaman bir gülümseme olmuştu.

"Aslında buraya gelme sebebim başka. Hazır tüm ailem burdayken," demişti Jieun buruk bir gülümseme ile. Tüm ailesi burda değildi ama Jieun için annesi ve kardeşi yeterdi.

"Ben, 2 aylık hamileyim."

"Aman tanrım!" diye bağırmıştı Jimin.

"Jieun, sen c-ciddi misin?" diye sormuştu annesi.

"Evet anne." Bayan Park'ın gözleri dolmuştu. Oturduğu yerden kalkıp kızına sarıldı. Jimin ise ağlayarak eniştesine sarılmıştı. Dayı oluyordu.

"Hyung, ben ben çok mutlu oldum. Tanrım! Bu hayatımda aldığım en güzel hediye!" mutfak Jimin'in bağırmasıyla inlerken geri kalanlar kahkaha atmıştı. Jimin ablasına sarılmış ve önü öpücüklere boğmuştu. Daha sonra karnına eğilmiş ve ufak bir öpücük vermişti minik bebeğe.

"Dayın burda bebeğim. Seni her şeyden koruyacağıma söz veriyorum."

°°

Cumartesi günlerini seviyordu Jimin. Daha çok haftasonlarını seviyordu çünkü haftasonlarını Taehyung ile geçiriyordu. Kahvaltısını yaptıktan sonra ablası ve eniştesiyle vedalaştı ve onların gitmesini izledi. Üzülmüştü fakat elinden bir şey gelmezdi. Odasına çıktığında duş almış ve hazırlanıp evden çıkmıştı. Taksiye binmişti şoförlerinin onu götürmesini istemezdi. Ezbere bildiği adresi söylerken kulaklıklarını takmış ve Justin Timberlake dinlemeye başlamıştı.

Taksiden indikten sonra güvenliğe selam verdi ve siteden içeri girdi. Güvenlik tanıyordu onu. Taehyung'un oturduğu apartmana geldiğinde derin bir nefes aldı ve içeri girdi. Asansöre bindiğinde saçlarını düzeltmişti. Ona göre uzun gelen süreden sonra asansörden inmiş ve sevgilisinin evinin kapısının önüne gelmişti. Derin bir nefes aldı ve kapının şifresini girdi. Eve girdiğinde ev sessizdi. Kaşları çatıldı. Taehyung'un haftasonları çalışmadığını biliyordu. Çantasını kenara koydu ve sakince sevgilisinin odasına adımladı. Aralık olan kapıdan içeri baktığında ise sevgilisinin üstü çıplak bir şekilde uyuduğunu görmüş ve nefesini tutmuştu. Çok huzurlu gözüküyordu ve bu Jimin'i mutlu etmişti. Yavaşça yanına gitti ve yatağın yanına diz çöktü. Sevgilisinin güzel yüzünü izleyip saçlarını okşadı ardından da burnunun ucuna tüy kadar hafif bir öpücük kondurup ayağa kalkmıştı.

Hello, Mr. Kim /Vmin ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin