fifteen: serendipity

3.4K 325 142
                                        

Yaptığımız itirafın üzerinden yaklaşık dört ay geçmişti.

Yeni albümümüz çıkmış ve birçok ödüle layık görülmüştük, hemen ardından gelen dünya turuyla birlikte monoton giderek hızlanmaya başlamış ve bize de ayak uydurmak düşmüştü fakat iyi atlattığımızı düşünüyordum. Gerçekten de, sorunsuz atlatmıştık çünkü sonuçta dört aydır Yoongi ile birlikteydik ve hayranlar her zamanki gibi, gerçekten aramızda bir şey olduğunu bilmeden bizi yakıştırmaya devam ediyordu. Bunu seviyordum, eğer gerçekliğimizi öğrenselerdi çok fazla sevinen olacağı gibi çok fazla nefret eden insanların ortaya çıkacağını hepimiz biliyorduk. İlişkimizi yanlışlıkla yansıttığımızı düşündüğüm tek kişi Bang PD-nim'di çünkü Yoongi video klibinin setinde de, sahne arkalarında da rahat durmak bilmiyor ve çalışanlara ister istemez bir şeyler çaktırıyorduk. Eh, şu anlık bir sıkıntı yoktu fakat yakında gelmeyeceği de belirsizdi.

Dört ay öncesinde, Yoongi ile birlikte olduğumuzu gruba açıkladığımız gün hiçbirimizin beklemediği bir şey olmuştu; Taehyung'un da Jungkook'tan hoşlandığını öğrenmiştik. Gerçi ben ve Yoongi zaten biliyorduk fakat tüm grup o günü büyük bir şokla atlatmıştı. Hoseok hyungun gece boyunca durup durup olanlara gülmesine bile bir şey diyememiştik, haklıydı. Grubun en küçükleri akşama doğru dışarı çıktıklarında hesap sorması gereken büyükler, o gün sesini bile çıkarmamıştı çünkü buna ihtiyaçları olduğunu biliyorduk hepimiz. Fakat Jungkook'un ertesi günü ve birkaç gün boyunca süregelen garip davranışlarını adlandıramamıştık, birlikte olan ben ve Yoongi'ydik fakat alışamadığımız Taekook ikilisiydi.

Garipti.

Birkaç kez Taehyung ile konuşmaya çalışmış fakat beni üzülerek reddettiğinde bir şey yapamamıştım, araları eskisi gibi değildi ve bu beni üzmeye başlamıştı. Bazen birbirlerine istemsizce yakınlaşıyor fakat aralarındaki husustan dolayı tekrar geri çekiliyorlardı, grubun neşesi kaybolmuş gibiydi. Namjoon hyungu onlarla konuşması için zorlasam bile zamana ihtiyacı olduklarını söylemesi sinirlerimi bozmuştu ve ben sinirlenince bu ikilinin benden korktuğunu bildiğimden bir haftadır diken üstünde dolanan Jungkook'un kolunu kavramış ve boş odalardan birine sokmuştum.

"Anlat artık! O günden beridir ikiniz de salak gibi davranıyorsunuz Kookie ama özellikle sen."

Sesimi istemsizce yükselterek konuşmamla gözleri dolan grubun en küçüğü sanki bir haftadır bunu bekliyormuş gibi kollarını boynuma dolayıp bana sarıldığında ben bunu beklemiyordum işte. Yine de şaşkınlığımı dizginleyip sarılışına bir müddet karşılık verdikten sonra az önceki sinirli tavrım uçup gitmişti, nazikçe onu çekiştirip yatağa oturttum ve karşısına geçerek bana güvenmesi adına gözlerine bakmaya başladım fakat o gözlerini başka yerlerde dolaştırmakla meşguldü.

"Bana bak. Kaçarak kurtulabileceğini mi sanıyorsun? Ben kaçtım, zamanında Yoongi de kaçmıştı ama ikimiz de olması gerektiği yerdeyiz ve mutluyuz. Gerçekten, kaçmayı bırak ve mutlu ol." Gözleri en sonunda beni bulduğunda bile nasıl çekindiğini görebiliyordum, kucağında birleştirmiş parmaklarıya oynarken gerçekten de kırıldığını gözlerinden çok net bir şekilde anlayabilmiştim.

"Olabileceğimi sanmıyorum hyung. Ben çok kötü bir şey yaptım, olmaması gereken bir şey yaptım ve bu şey hiç yaşanmamış gibiyken bunu sadece benim biliyor olmam, bana çok ağır geliyor." Hala parmaklarıyla oynamaya devam ederken elimi omzuna yerleştirerek ona destek olmaya çalıştım, onu zorlamak gibi bir niyetim yoktu fakat ona eğer anlatırsa üzerindeki yüklerin az da olsa hafifleyeceğini göstermek istiyordum.

"B-biz... O gün, Taehyung beni öptü. Ç-çok sarhoştu, bu yüzden onu suçlamıyorum ama sorun, benim de ona karşılık vermemdi. Yemin ederim ki ona karşı hislerim yoktu ama kafam karışmıştı, onu itip daha da üzülmesini istemiyordum ve-"

WattpadHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin