7 "Seçim"

42.4K 3.4K 1K
                                    


Civan yumruğunu sıkmış, öfkeyle kardeşine bakıyordu.

"Rizgar!"

Öyle bir bağırdı ki, Kardelen korkuyla yerinden sıçradı. Ağabeyi bu adamı nereden tanıyordu? Az önce adını söylemişti!

Rizgar hızla yataktan kalkıp, Civan'ın önünde durdu.

"Bu ne demek?" Yüz hatları kasılmıştı. "Bu ne demek lan?!"

Civan'ın gürlemesiyle birlikte Kardelen'in gözleri dolmuştu.

"Ye-Yemin ederim, yemin ederim ki yanlış anladın! Bana dokunmadı, birlikte uyumadık bile!" Civan sinirle dişlerini sıktı. "Kes sesini Kardelen! Kes o sesini, duymaya tahammülüm yok!"

Sertçe Rizgar'ın yakalarından tuttu. "Yetmedi mi lan yaptıkların? Ocağımızı batırdın, şimdi de kardeşimin namusuna göz diktin! O daha küçük, hıncını ondan mı çıkaracaksın? Gücün varsa benimle uğraşırsın, onunla değil!"

Rizgar sinirle güldü. "Madem küçük, ne diye evlendirmeye kalktın? Ne diye onu dövdün, neden onu dizleri kanarken buldum? Söylesene ulan, neden?!" Civan'ın ellerini itti. "Sen ona zarar vermekten başka hiçbir şey yapmıyorsun! Şimdi bir de gelip kardeşim kardeşim diye ağlama! Onu biraz olsun düşünsen, saçının teline kıyamazdın! Benim de bir kardeşim var, bir gün olsun ona elimi kaldırmadım. Sevgiyle büyüttüm, gözümden sakındım!" Ona doğru bir adım attı. "Ağabeylik dediğin, sevgiyle olur! Gerekirse baba sevgisi verirsin, gerekirse anne... Şimdi gelip de ben ağabeyim deme bana, sen sadece şerefsizsin!"

Adamın sözleri öyle sertti ki, her bir kelimesinde sanki yüzüne tükürüyormuş gibi nefretle konuşmuştu.

Civan, Rizgar'ın yüzüne sert bir yumruk attığında Narin korkuyla bağırdı.

"Civan yapma!"

Civan onu duymadı bile...

"Ben şerefsizim de sen mi şereflisin? Bekâr bir kızı kandırmış, buraya getirmişsin! Kimsin sen, kimsin de ona dokunuyorsun?! Yakarım ulan, kardeşime dokunan elleri kırarım!" Dediğinde Rizgar gür bir kahkaha attı. "Senden başka o kıza dokunan yok zaten! Bak bir etrafına, var mı?"

Ardından sertçe Civan'ın kolunu tuttu. "Senin ona dokunan o ellerini ben kırarım lan asıl, ben kırarım! Ne istedin ondan? Nasıl kıydın, nasıl vurdun? Kim bilir kaç kez dövdün de ağlattın onu... Senden nasıl korkuyor haberin var mı?" Civan elini çekti ve yeniden Rizgar'ın gözüne sert bir yumruk attı.

Kardelen korkuyla bağırdı.

"Ya-Yapma..." Ağlıyordu. "Ben cezam neyse çekmeye razıyım. Yemin olsun ki beni öldürsen bile ses etmeyeceğim. Bırak gitsin, o bunları hak etmiyor! Ben kaçtım, ceza vermen gereken kişi benim! Onun hiçbir günahı yok!"

Ne olursa olsun, ona iyilik yapmıştı. Ağabeyiyle önceden tanışmış olması aklını karıştırsa da, bunu sorun edecek vakti yoktu. Bir an önce buradan gitmeleri gerekiyordu.

Rizgar'ın kalbi sızladı...

Kardelen öleceğini düşünüyordu. Rizgar'ın buna izin vermeyeceğini bilmiyordu.

Narin hemen kardeşini göğsüne bastırdı. "Güzelim, güzelim benim... Ölüm yok, Civan bana söz verdi. Evimize gideceğiz." Kardelen acıyla güldü. "Sen de buna inandın öyle mi? O beni öldürecek Narin! Benden nefret ediyor... Görmüyor musun? Seni sevdiğinin üçte biri kadar sevmiyor beni! O senden başka kimseyi sevemez... Onun dünyasında sadece sen varsın. Senden başka kimseye merhamet göstermez, bunu bilmiyor musun?"

Narin sertçe yutkundu. "Hayır bir tanem, bu sefer gerçek! Ben onu tanımıyor muyum? Son dakika seni evlendirmekten vazgeçti! Eğer sen kaçmasaydın, onunla evlenmeyecektin! Boşuna kaçtın, son dakika vazgeçti! Ah bilsem böyle yapacağını, seni gönderir miydim hiç?" Diye sızlandı.

KARDELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin