Bölüm 31 - ''Mektuplar''

1.4K 70 0
                                    


Igraine

Bölüm 31 – ''Mektuplar''

3 gün sonra,Igraine

Gözlerimi açtım.Her taraf karanlıktı.Mumlar söndürülmüştü.Lanet kış gecesinde,bulutlardan ay kendini gösteremiyordu.

Kafamı çevirip etrafıma baktım.Ne annem vardı,ne de Alexis.Sanırım Bayan Nelson da başımda bekçilik yapmaktan sıkılmıştı.Sonunda.Herkesin bana acıyan gözlerle bakmasından bıkmıştım.Zavallı olmaktan,terkedilip durmaktan bıkmıştım belki de.Terkedilmek dediğimde aklıma Oswald geldi,o da buradaydı.Yani kasabada.Annem gelip,Oswald'ı benim başımda görünce onu hemen def etmişti.Aslında iyi yapmıştı.Evli olduğumu unutuyordum.Yaptıklarına rağmen onu affetmişti işte kalbim.Belki hiç nefret etmemiştim ondan...Sevginin veya nefretin bir önemi yoktu şu andan sonra.Ben artık Igraine Nelson'dım.Dorian'nın karısı.Asla ama asla ona ihanet etmezdim.Parmağımdaki altın alyansa takıldı gözüm.Dudağıma götürüp öptüm.

''Dorian...Neredesin ? Gel artık,yoksa dayanamayacağım.''

Dorian hala ortalarda değildi.Babası ona mektup yazıp buraya çağırmıştı.Ve bu gün burada olması gerekti.Ama hala yoktu.O olsaydı kesinlikle kendimi daha iyi hissederdim.Bundan emindim.Onun tatlı sevgi sözleri,avutmaları her zaman bana iyi gelmişti.

Elim ben istemeden yine karnıma gitti.Alışması zor olacaktı.Onu öylesine sahiplenmişken beni bırakması..Benim hatamdı.Dışarı çıkmamalıydım.Eğer dışarı çıkmasam Oswald'ı görmeyecektim,görmezsem de bebeğim düşmeyecekti.

Rüyamda ne tatlıydı.Sarı,güneşten saçları ile tıpkı bendi.Ben hep Dorian'a benzenmesini istemiştim ama rüyamdaki çocuk benim karbon kopyamdı.Sıkı sıkı sarılmıştım ona.Varlığını hala kollarımda hissedebiliyordum.

Yatağımda uzanırken,koridordan ayak seslerinin geldiğini duydum.Sanırım annem veya Bayan Nelson beni kontrole geliyorlardı.Hemen yatakta arkamı döndüm,gözlerimi kapadım.Şu an onlarla konuşmak istemiyordum.

Odanın kapısı açıldı.Birisi yavaş adımlarla içeri girdi.Nefes nefeseydi.Tanrım ! Bu Dorian'dı.Onu nefes alışından tanımıştım.Başımı kaldırıp,ona döndüm.Tahminim doğru çıkmıştı.Dorian karşımda duruyordu.Kalktığımı görür görmez bana doğru atıldı.Birbirimize sarıldık.İki gündür ağlamayı bırakmıştım.Ama şimdi yüzüme dökülen göz yaşlarımı durduramıyordum.Dorian ona sarılıp ağlmama uzun bir süre izin verdi.Sonra geniş elleri yüzümü kavradı.Gözlerine bakmaya zorladı beni.

''Ben...oğlumuzu kaybettim.Onu kaybettim.''

''Şşş.Tamam güzelim,artık hepsi geçti,ben buradayım.Gel şimdi birlikte uyuyalım tamam mı ? Sabah bana neler olduğunu anlatırsın.''

Bir çırpıda ayakkabılarından kurtulup örtünün altına girdi.O günkü halimi hiç unutamazdım.İlgiye muhtaç bir kedi gibi nasıl da kıvrılmıştım onun kolunun altına...Ben uyuyana kadar saçlarımı okşayıp,her şeyin ilerde ne kadar güzel olacağını anlatmıştı.Kaç gündür yapamadığım şeyi yapmış,huzurlu bir uykuya dalmıştım sonunda...

Güzel,sağlıklı uykumdan uyandığımda,kış güneşi insanı kör edecek kadar parlıyordu.Elimi gözüme süper ettim.Diğer elimle de yatağın diğer tarafını yokladım.Boştu.Neden bilmiyorum ama bir an panikledim.Hemen doğrulup etrafa bakmaya başladım.Dorian odada değildi sanırım.Acaba gece rüya mı görmüştüm ? Hayır,değildi.Dorian'nın divana özensizce fırlatılmış kıyafetleri bunun kanıtıydı.Biraz sessizliğe kulak verdiğimde,banyodan gelen su seslerini duydum.Evlilik böyle bir şeydi sanırım.Dorian'nın bir şey yapmasına gerek yoktu.Onun çıkardığı bu su sesleri bile kendimi daha güçlü hissetiyordu.Artık kendimi ailem dediğim annem veya abimin yanında değil de,onun yanında daha güvende hissediyordum.

IgraineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin