Bölüm 19 - "Ay Işığı"

1K 66 5
                                    

Igraine

Bölüm 19 – Ay Işığı

Yine Worcestershire'ın sıkıcı davetlerinden birindeydim.Kocaman bir kalabalık,su gibi akan içkiler,her yere sinmiş sigara kokusu...Ama bu davetin benim için -daha doğrusu bizim için – farklı bir anlamı vardı.Daveti Dorian'nın ailesi veriyordu,oğullarının benimle olan birlikteliğini duyurmak ve haftaya olacak nişanı haber vermek için.

Haliyle bu davetin odak noktası ben ve Dorian'dık.İnsanlar gelip bizi tebrik ediyorlardı.Adet yerini bulsun diye gülümseyip geçiyordum.Ama Dorian,tebrikleri kabul etmekten gerçekten zevk alıyordu.Kasabanın genç kızları bana öldüreceklermiş gibi bakıyorlardı.Nedenini bilmiyordum ama kasabanın en yakışıklı erkeğine sahip olmak beni mutlu ediyordu,egomun okşandığını hissedebiliyordum.

Davet boyunca Dorian ile el ele gezmiştik.Bu bizim – en azından benim için- büyük bir gelişmeydi.Artık birbirimize dokunurken eskisi kadar çekinmiyorduk.Aramızdaki kırmızı çizginin daha silikleştiğini hissedebiliyordum.

Ben etrafa bakıp,kızlara "gözlerinizi yanımdaki adamdan çekin" bakışını atarken,Dorian kulağıma fısıldadı.

''Sana bir sürprizim var.''

''Sürpriz mi ? Nedir ? ''

''İzle ve gör''

Yanımdan ayrılıp,salonun merkezinde bulunan piyanoya doğru yürüdü.Ne yaptığını anlamaya çalışıyordum.Uzun boyuyla,kısmen piyanoya dayandı,elini şaklatıp,kalabalığın kendisine odaklanmasını sağladı.

''Hanımefendiler,beyenfendiler,öncelikle hepinize hoşgeldiniz demek isterim.Teşrifiniz sevgili Igraine'imi ve beni ziyadesiyle mutlu etti.

Bu günlerde,hayatımın en güzel günlerini yaşıyorum.Hayatım boyunca çok yerler gezdim,çok şeyler yaşadım.Gereğinden fazla sevdim,sevildim,üzdüm,üzüldüm.Geriye dönüp baktığımda,şu an kadar mutlu olduğum bir an daha göremiyorum.Şimdi piyanoda çalacağım parçayı,beni bu kadar mutlu eden,ay ışığında aşık olduğum kadına armağan ediyorum.''

Dorian gülümseyerek bana göz kırptı,küçük piyano iskemlesine yerleşip,parmaklarını piyanonun üzerinde gezdirmeye başladı.En başta ne çaldığını anlamamıştım.Biraz zaman geçince,melodi kulağıma tanıdık geldi.Bu Beethoven'nın Ay ışığı Sonatı'ydı.Dorian'nın inceliği karşısında nasıl kalbimin eridiğini anlatamam...Mest olmuş bir şekilde piyanosundan çıkan ezgiyi dinlemeye devam ettim.Etraftaki insanların gözlerinin bende,vereceğim tepkide olduğunun farkındaydım.Ben sadece kafamı çevirip,anneme baktım.Onun yüzünde bile imrenen bir ifade vardı...Tıpkı salonu dolduran bütün kadınlarda olduğu gibi...

Dorian parçayı bitirip ayağa kalktığında herkes onu alkışlamaya başladı.Bana doğru geliyordu.Ne yapacağımı bilmiyordum.O bana sarılıp yanağıma bir öpücük koydu,kulağıma fısıldadı.

''Hadi dışarı çıkalım.''

Dorian'nın koluna girdim,birlikte bahçeye çıktık.Bu gün şansımıza ay bütün güzelliği ile parlıyordu,mehtap muhteşemdi.Havanın soğuk olmasına aldırmadan,bahçedeki banklardan birine oturduk.Ben ne diyeceğimi bilemiyordum.Dorian,beni çok utandırmıştı.Teşekkür etme gereksinimi hissediyordum.Elini tutup konuşmaya başladım.

''Dorian,çok teşekkür ederim.Bu hayatımın en unutulmaz anı olarak kalacak.''

Dorian cevap vermedi,gülümseyerek beni izliyordu.O böyle beni izlerken,ben daha çok utanıyordum.

''Dorian,beni utandırdığının farkında mısın ? ''

Yine cevap vermemişti.Yüzündeki gülümseyen ifade kayboldu.Bakışlarının değiştiğini hissedebiliyordum.Bana daha da yaklaşıp yüzümü okşadı.

''Bu gece çok güzelsin.''

''Teşekkür ederim.''

İnatla gözlerimin içine bakıyordu.Ben de inatla gözlerimi kaçırıyordum.Gözleri,karanlıkta gümüş bilye gibi parlıyordu.Eğer gözlerine bakarsam,ona kapılacağımdan adım gibi emindim.Ama benim tüm cabalarıma rağmen,o eliyle çenemden tutup,beni gözlerine bakmaya zorladı.

''Şu ana inanamıyorum.''

''Neden ? ''

''İlk karşılaşmamızı hatırlıyor musun ? ''

''Evet.''

''Yine bir bankta oturuyoruz.Ve sen yine ay ışığının altında mermerden bir heykel gibi kusursuzca parlıyorsun.İronik değil mi ? O gece ilerde seninle evlenebileceğimi asla düşünmezdim.''

''Neden düşünmezdin ki ? ''

''Düşünmezdim işte.Ama sana ilk o gece aşık oldum.Sesimi duyunca başını çevirmiştin,yüzün parıl parıldı.O anı bir resim gibi aklımda tutuyorum.Kabul et,bizim aramızda her zaman bir çekim vardı.''

''Seni ilk gördüğümde içimden ne geçirdim bilmek ister misin ? ''

''Sorman hata.''

''Güzelliğinin insanı kahrettiğini düşünmüştüm.''

Dorian tekrar gülümsedi.Artık gözlerine bakmaktan korkmuyordum.İki sevgiliymişiz gibi göz gözeydik.

''Benim güzel olduğumumu düşündün ? Bu gerçekten iyiymiş.''

''Güzellik kavramı erkekler için de kullanılabilir bence.Bana göre,sen yakışıklıdan öte,güzelsin.''

''O zaman bunu iltifat olarak kabul ediyorum.Bana göre sen de yakışıklısın.''

''Yakışıklı sıfatı sadece erkek için kullanılır ama.''

''Evet,biliyorum.Biz zaten standart dışı bir çift değil miyiz ? Boşver.''

Elimde olmadan kahkaha attım.Oswald gittiğinden beri sadece Dorian beni güldürebiliyordu.Dediği gibi,sanırım bana Oswald'ı unutturacaktı.

Dorian,yüzümü okşamayı kesip kavradı,kendisine doğru çekiyordu.Ne yaptığını anlamıştım.Eski Igraine olsa,kendini geri çekerdi.Ama artık değişmiştim.Beni hak etmeyen Oswald ile o kadar şey yaşamışken,yaptığım Dorian'a haksızlık olurdu.

''Seni seviyorum...''

Bu sözü,bana değil de,dudaklarıma söylüyormuş gibi fısıldadı Dorian.Sonra aramızdaki o küçük mesafeyi de dudakları ile kapadı.Beni öpüyordu.Ve bu benim hoşuma gidiyordu.Yaptığımın yanlış olduğunu anladım.Oswald'ı hala sevdiğimi o an anladım.Onu öperken,kendimi Oswald'a ihanet ediyormuş gibi hissettim.

Kendimi aniden geri çekip,ayağa kalktım.Dorian ne olduğunu anlamamıştı,şaşkındı.Ağlamaya başlamıştım,hızlıca yürüyüp,onun yanından uzaklaşmak istiyordum.Nereye gittiğim önemli değildi.Ben yürürken Dorian,bana yetişip kolumu kavradı.

''Igraine,dursana ! Özür dilerim,ben senin de istediğini düşünmüştüm.''

''Özür dilenecek bir şey yok,sorun bende.''

Arkamı dönüp yürümeye devam ettim.Sanırım arka bahçedeki koruya gidiyordum.

''Nereye gidiyorsun ?! ''

''Bilmiyorum tamam mı ! Bilmiyorum ! ''

Yürürken birden vajinamda bir sancı hissettim.Başta önemsemedim ama sonra sancı gittikçe şiddetlendi.İnleyerek yere çöktüm.Dorian hemen yanımda bitmişti zaten.

''Ne oluyor Igraine,hiçbir şey anlamıyorum.''

Elimi kabarık elbisemin altına soktum.Bacaklarımın arası sırıksıklamdı.Elimdeki kanı görünce daha şiddetli ağlamaya başladım.Bebeğimi kaybetmiştim.Kendimi yere atıp içimden geldiği gibi ağlamaya devam ettim.Oswald,ihaneti kabul etmemişti işte,bebeğimi elimden almıştı.

Yazar ; İlknur Duman

IgraineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin