23. BÖLÜM FİNAL

1.6K 58 14
                                    

Multimedia: Zeynep Bastık - Seni Kimler Aldı (Şarkıyla okursanız daha iyi olur.)

                                  ***

Birkaç saniye sonra aniden önüne bir araba çıkmıştı. Nefes o arabayı son anda görmüştü ve artık yapacak bir şeyi yoktu. Çünkü freni tutmuyordu.

Arabalar birbirine çarpacağı sırada hızla eline aldı hediye paketini ve paketi alır almaz da arabalar birbirine çarptı. Zaten Nefes de en son arabaların birbirine çarptığını hatırlıyordu.

_______

Asiye, Nefes ve Tahir'in evine gitmişti son hazırlıkları yapmak için. Bir yarım saat önce Nefes onu arayıp rica etmişti, eve gelip ona yardım etmesini söylemişti.

Telefonu çalınca bakmak durumunda bulunmuştu. Nefes arıyordu. Hayrolsun dedi içinden.

+Alo.

-Alo Asiye hanımla mı görüşüyorum?

+Evet buyrun, benim.

-En son arama kaydında sizin adınız olduğu için sizi aramayı uygun gördük. Nefes hanım kaza geçirdi. Lütfen merkezdeki hastaneye gelin.

+Peki geliriz. Teşekkürler.

Böyle durumlarda Asiye donup kalıyordu ama bu sefer daha farklı bir şey yapıp Tahir'i aradı.

+Alo, yengem.

-Efendim.

+Nefes,

-Ne olmuş Nefes'e? Kötü bir şey mi var?

+Hemen merkezdeki hastaneye gitmemiz gerekiyor, Tahir. Ama sen direkt hastaneye git, ben Mustafa ile giderim.

-Tamam.

Tahir de çaresizce cevap verip telefonu acilen kapattı. Asiye sonrasında Mustafa'yı aradı. Ona da durumu ve durumun aciliyetini anlattı. Mustafa hemen Tahir ve Nefes'in evine gitti Asiye'yi hastaneye götürmek için.

_______

Doktor yoğun bakımdan çıkınca yüzünde hiç hayra alamet bir surat ifadesi yoktu.

Tahir o zaman anladı bir şeyler olduğunu. Hızla doktorun yanına gitti. Kötü bir şey olacak diye ödü kopuyordu.

"Ne oldu doktor bey? Karım iyi mi?"

"Ameliyatı zorlu geçti, yaptığımız hiçbir şeye tepki vermedi ve malesef ki hastayı kaybettik. Başınız sağ olsun." deyip gitti.

Tahir o andan itibaren çökmüştü. Kötü haberi duyunca duvarın yanına geçti. Bir anda yere çöktü. Nefes hastaneyi sevmezdi ki, o odada tek başına ne yapacaktı.

Onların daha yaşayacak çok anları vardı.
Nefes'i gitmişti. Nefessiz kalmıştı. Ona, seni asla ölüme terk etmem demişti... ama şimdi onu resmen elleriyle teslim etmişti.

Onların kızı annesiz büyüyecekti. Kızları kimseye anne diyemeyecekti. Annesiyle birkaç fotoğrafı tek vardı. Annesi sadece o fotoğraflarla aklında kalacaktı fakat fotoğraf gerçeğin yerini dolduramazdı ki. Tahir ile beraber, kızı ile beraber fotoğrafları vardı.

Azra da aynı annesine benziyordu. Gözleri, dudakları, burun yapısı, kirpikleri, kaşları, saçları.... kısacası her şeyiyle..

Belki de o fotoğrafa bakıp 'benim annem bu mu? Annem aynı bana benziyormuş' diyecekti. Babası zorla da olsa kafa sallayacaktı.

Tahir babasızlık ile sınanırken, kızı annesizlik ile sınanacaktı. Babasından biliyordu evde bir kişi eksik ise o evin ne kadar sessiz olduğunu, evin neşesinin asıl o kişinin olduğunu...

Biraz sonra elinde Nefes'in kıyafetlerini getiren bir hemşire göründü. Hızla gidip kana bulanmış kıyafetleri aldı. Üstünde bir de yırtılmış bir hediye paketi vardı. Onu gördükten sonra dünyası başına yıkılmıştı. Çünkü ona hediye almıştı ve o hediye uğruna ölüme gitmişti.

Bilemezdi ki kendine nefes olmaya çalışan birinin nefessiz kalacağını.

__________________________________
_______________•••_________________

Bir serüvenin sonuna gelmiş bulunmaktayız!

Bu kitap benim ilk yazdığım kitaptı ve haliyle yanlışlarım vardır. Affola...

Umarım istediklerimi  yansıtabilmişimdir.

*

Hoşça kalın. 🖑

SEVDİM SENİ BİR KERE || NEFTAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin