B-8

31.3K 748 45
                                    

Aşiti ağanın sesi kulaklarımdaydı fakat tepkilerim ve sesim sonsuzluğa gömülmüştü.

Kirpiklerime tüm gücümü veriyordum fakat milim oynatamıyordum.

Sonsuzluk kuyularına yuvarlanırken son duyduğum onun sesiydi.

"Dilan beni bırakma. Dilan."

                             B-8

Tüm çığlıklar bir sessizliğe kaptırmıştı kendini. Bedenim yerden yere savruluyordu. Ruhum muydu acı çeken yoksa bedenim mi ?

Bedenim tonlarca ağırlığın altındaydı. Üzerime çığlar devrilirken ben kolumu dahi kaldıramıyordum. Yaşadığım olayın içinde kapana kısılmış gibiydim. Kurşun sesleri ile konuşanların sesleri birbirine karışmışcasına bir aradaydı. Göz kapaklarım titrerken korkular yakama yapışmıştı. Aşiti ağaya kayan aklımın elini tutamıyordum.

Ona bir zarar gelmiş olma ihtimali göğsüme bir sancı ekiyordu.

Nefes alamıyordum.

Bu duygular bedene yabancıyken farklı bir boyuta ulaştığının farkındaydım. Gözlerim acı ile açılırken tek görebildiğim beyaz ışıkların sardığı bir gökyüzüydü.

Gözlerimi geri kapatmışken duyduğum ses ile ruhum da bir acı çığlık firar etti.

"Dilan ? Gulemın ?"

Aşiti ağanın sesi ruhumu temizlerken neden göz yaşlarım hazır olda beklercesine yakama yapışmışlardı.

Bana gulemın diyerek ruhumu esir etmişti kendine. Onu ilk gördüğüm anda bir rüzgar kol gezmişti kalbimi.

Fakat bu yüreğimdeki sızı fazlaydı.

Kalbim acımıştı.

"A..ğam."

Sesimi duyması ile gözlerini kapatmış ve derin bir nefes almıştı.

Şu halde mutlu olmak ne kadar normaldi bilinmezdi fakat ruhum bayram yeriydi.

"Nasılsın ? Bir yerin acıyor mu ?"

"Kolum sızlıyor fakat büyük değil acısı ağam. Sağolasın."

Gözlerime bir alev topu olan mavilileri ile bakıyordu.

"Kimse yokken bana Aşiti de Dilan. Birileri varken ağa dersin."

Peki anlamında kafamı salladım.

"Ağa..m yani Aşiti şey annemlere söyledin mi ?"

Ağam ve Aşiti demenin verdiği karmaşa ona gülümseme bahşetmişti.

Gözlerim gülümsemesinde takılı kalırken sert çehresine bir çiçek açmıştı.

"Geliyorlar."

Sadece kafamı sallamak ile yetinmiş ve ona dalmış gözlerimi ondan koparmıştım.

Yanaklarım bir alev topuna dönüşürken nereye bakacağımı bilemiyordum.

Olayları konuşmak yerine susmak tercihimdi fakat kim olduklarını deli gibi merak ediyordum. Bir Aşiti ağaya bir tavana bakıyor nasıl soracağımı düşünüyordum.

"Sor artık Dilan."

Şaşkınlık ile ona bakakalmıştım.

"Sorsana kızım. Kıvranıp duruyorsun. Çekinme benden. Ben senin kocan olacağım."

Nefesler tek tek boğazımda düğümlenirken ne demem gerektiğini bilmiyordum.

GÜZ BAHÇESİ ( AŞİTİ AĞA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin