ŞANS

bölüm-12

Tekrardan merhabalar tatlışlarım💕. Keyifle okursunuz umarım.😇 Yorumlarınızı tek tek okuyor ve mutlu oluyorum❤. Yorum yapmaya devamm💪🏼

-Sırıtma İlyas.

-Beceriksizsin diye demistim daha bir merdiveni bile çıkamıyorsun.

-Allahtan düştüm ya allahtann.

Bunları söylerken hala kucağındaydım. Beni indirmesini ister şekilde kımıldandım. Ve anlamış olacak ki beni indirdi.

-Tamam tamam hadi çık vallahi okula geldikde giremedik melis ya hadi.

-Çıkamıyorum ilyas bi dakika.

Bu sefer kendimden emin sekilde merdivenlerden çıktım. Tahminim yine tutmuştu. Tabikide hizmetli odasındaydık. İlyasta çıkmıştı. Bi dakika buraya girmek yasak değil miydi? Tam o sırada kapı açıldı. Ve bumm!

Hizmetli abla içeriye girdi. Bize oyle bir bakıyordu ki. İlyas onlarla samimi olacak ki

-abla sonra anlatırım derse yetişmemiz lazım.

Dedi ve beni tuttuğu gibi yine koşmaya başladık. Hemen sınıfa girmistik. Sınıftakiler bize bakıyordu. Ama neden?
Gözlerim ellerime kaydı. NEE? İLYAS ELİMİ TUTUYORDU SINIFIN İÇİNDE!
Hemen ellerimi çektim ve sirama ilerledim. Ve tam zamaninda Dido içeriye ögretmenle girdi. Beni görünce rahatlamış bir yüz ifadesiyle yanımda ki yerini aldı.

-Kızz nolduu? Nasıl geldiniz? Motoruyla mı aldı seni ? Nerden girdiniz? Anlatsana kızımm.

-Dido anlatıcam. Ama tenefüste,bi soluklaniyim ayol.

-Tamam tamam.

Derse odaklanamamıstım. Kafam karışıktı. Siraya koydum ve biraz dinlendim. Zil çalar çalmaz didem beni dürttü.

-Of didem gel anlatıcam.

Ellerini çırparak peşimden geldi. Olanları bir çırpıda anlattım. Gözleri kocaman oldu ve geniş bir gülümsemeyle

-OHAAA YENİ SHİPİMM
BEST COUPLE.

-Sacmalama salak didom.

Pişmiş kelle gibi sırıtıyordu. Ya neyin pesindeydi bu. Biz arkadaştık. Ve yakın arkadaştık. Yani dido bunu çarpıtıyordu. Zil  çaldı ve sınıfa gittik. Mustafa İlyasa gülerek biseyler anlatıyordu. Bu cocuk hep gülüyordu. Nereden bu enerji? Arka sıradaki yerimizi aldık. Didem hemen İlyas'ı dürttü.

-Ooooo yeni eniştemiz mi olucan seen.

İlyas gözlerini devirdi. Bende hemen didoyu dürttüm. Kızım bi dur daha geleli bir hafta oldu. Allah allah hemen yaygara yapıyosun. Hoca derse girdi. Didem uyumak için kafasını koydu ama onu uyutmadım. Bugün cumaydı. Ve ders dinlemesi gerekiyordu. Sınav haftası geliyordu. Ve yarın kampa gidecektik. Didem oflaya puflaya ders dinlemeye başladı. 3 dersin ardından yemek molası için aşşagı indik. Mustafa yine öne atıldı ve tostlarımızı aldı. İkinci kahramanımızdı. Tostlarımızı elimize alıp bos bir masaya oturduk. Didem öksürerek Mustafa'ya kas göz yaptı. Ne karıştırıyordu bunlar? Didem bana döndü.

-Kanka biz Mustafayla bi yukarı çıkıcaz tarihciyle bi işimiz var. Geliyoruz hemen

Diyip ayaklandilar. Bişey demeye kalmadan gitmişlerdi. Bunlar bizi mi yalnız bırakmaya çalışıyordu? Neyse ben yemeğime devam edeyim. İlyas tostundan bir lokma almıştı. Ona döndüm.

-Teşekkür ederim.

Lokmasını yutup bana döndü.

-Ne için?

-Heyşey için. Beni okula getirdin. Yardim ettin. Bırakmadın beni.

-Bırakmam.

Sebebsiz sırıttım.

-Teşekkür ederim. Ve motorun efsane bişey. Motor fobim var. Birinin arkasına binemiyorum ama seninki çok güzell.

-Ama benim arkama bindin?

-Evet. Yani bilmiyorum. Güven veriyosun.

-Öylemi?

Tek kaşını kaldırmış bana bakıyordu. Gülerek cevap verdim.

-Öyle.

İkimiz de gülmüştük. O sırada  Didem ve Mustafa geldi. Didem:

-Ooo iyi gülüşmeler yaa. Neye gülüyosunuz bakalım.

Mustafa:

-Tabikide bana kime olucak. Bu okulda herkes bana güler. Herkes beni sever. Herkes bana aşık. En zeki benim. En...

Tam bu sırada Mustafa'nın sözünü Didem kesti

-Mustafa sus allahını seversen. Evet sana gülüyolar. Oldu mu?

-Olduuğğ.

Salak çocuk hep boş yapıyordu. Ortamı hep yumaştıyor. Veya dağıtıyordu. Aramızda olması güzel şeydi. Ve birden aklıma Sibel geldi. Bugün onunla konuşacaktım. Etrafıma bakındım ve onu göremedim. Ayağa kalktım.

-Benim ufak bi işim var hemen geliyorum.

Didem:

-Nereye?

-Anlatırım gelince. Uzun sürmez gelirim hemen.

Ayranımın kalanınıda kafama dikip masadan kalktım. Sibel büyük ihtimal sınıftaydı. Sınıfa girdiğimde Sibel sınıfta yoktu. Sorduğumda aşşagı indiğini söylediler. E kantinde de yoktu. Tuvalete gideceğini düşündün ve tuvalete gittim. Ordada değildi. Tuvaletteki kızlar onun ara sıra konuştuğu kızlardan dı. Onlara sordum ve telefonla konuşmak icin soyunma odasına gittiğini söyledi. Okulda telefon yasak gibi bişeydi. Yani ulu orta yerde kullanılmaması gerekiyordu. Ama yanında bulundurmasında bir sorun yoktu. Bende soyunma odasına doğru ilerledim. Soyunma odasının kapısı kapalıydı. Tam kapıyı açacaktım ki duyduğum şeyle şok oldum.

Bir bölümün daha sonuna geldik❤. Sizce ne duydu? Sibel nasıl biri? Bunlara cevap verirseniz çokk mutlu olurum☺ umarım beğenmişsinizdir😘 vote vermeyi unutmayınn😇