bölüm 20

85 14 9
                                    

Ayy özür dilerimm. Geciktirdim bu bölümü kusruma bakmayınn. Yorumlarınızı bekliyorumm.

Sabah koridordaki hareketlenmeyle uyandım. Yine neler oluyordu. Gozlerimi yavasca açtım. Offf heryerimde tutulmuş. İnsanlar yavaş yavaş koridorları dolduruyordu. Karşıma baktığımda Mustafa ve Didem tatlış tatlış uyuyorlardı. Ay amanda amannn yerim sizi ben. Gidip yavaşca onları dürttüm.

-Siz eve gidin. Ben burada beklicem bakın çok perişan oldunuz.

-Sence seni bırakırmıyız kuzum. En azında İlyas odaya geçene kadar duralım.

Kafa salladım. Onların burda oluşu bana destek veriyordu ama daha fazla perişan olmalarını istemiyordum. Mustafa bize bişeyler almak için kantine indi. 

-Didem.

-Efendim tatlım.

-İyi ki varsın.

Boynuna sarıldım.

-Sende iyi ki varsın güzelim. Noldu birden.

-Ben ne yapacağımı bilmiyorum Didem. Kaç senedir onun yokluğu vardı üzerimde şuan onu buldum Didem. Ve benim yüzümden ne halde.

-Bak kuzum bunları düşünme hele bi iyileşsin. O zaman düşün. He bu arada ben görüşümün arkasındayım. Haberin olsun.

-Ne görüşü?

Sizi çok yakıştırıyorum -Melis. Mustafa'da öyle.

-Ya Di........

Bişey demeye kalmadan arkamdan bi ses.

-Ah güzel evladım gerçekten yakışıyorsunuz.

-Nenem sen ne yapıyosun sabahın bu vaktinde? Nasıl geldiniz siz?

-Duramadım evde merak ettim torunumu. Taksiyle geldik evladım merak etme.

-Of nenem benim. Ben varım burfa bisey olsa haber verirdim size.

-Olsun kuzum olsun. Bak sana neler getirdim.

Yan tarafta duran sehpanın üzerine bir poşet bıraktı ve tontik elleriyle açmaya başladı. Sarma,çörek ve patates salatasıı.

-Ya nenem benim ne zahmet ettin. Biz biseyler yiyorduk.

-Kızım sen kendine baktın mı hiç? Baksana bir deri bir kemik. Hem o değilde çok yıprandın bişeyler yemen lazım. Ondan getirdim.

Didem hemen elini uzattı tam bir dolma alacaktı ki nenem eline vurdu.

-İlk melis sonra sen

Didem şok olmuş gözlerle bana bakiyordu. Ben bir tane alinca nenem didemin ağzına dolma uzattı. Nenemin derdi bana yemek yedirmekti. Ben yemeden kimse yemicekti. O yüzden yiyordum. Didemle ikisi gülerken bende İlyasın kapısına baktım. Sanki birden çıkıp gelecekti. Onun hasta olmasını kendime yediremiyordum. Didem bana dogru yaklasıp.

-İyileşecek melis merak etme.

Gözlerim dolmuştu. Kendimi kötü hissediyordum. Neden bilmiyorum içim çok acıyordu. Nenem:

-Kızım üzülme bak doktorlar ne dedi gayet iyiymiş. Tabi bende endişeleniyorum ama seni böyle görmeye dayanamıyorum be güzelim.

-Of nenem of. Hepsi benim suçum.

-Senin suçun değil güzelim. Diğerlerinin suçu.

Kocaman sarıldım. Sımsıkı. Mis gibi kokuyordu. Çok tatlış insanlardı. Bu sırada bir hemşire bize güzel haberi verdi.

-İlyas sezer'in yakınlarıydınız değil mi?

Hepimiz kafa salladık. Kocaman gülümsemesiyle.

-Haatanız odaya alındı sağlık durumu gayet iyi. Ziyaret edebilirsiniz ama fazla yormayın dinlenmesi gerek.

Hepimiz gülerek kafa salladık. Nenem ve dedem hemen ilyasın odasına girdiler. Bir süre sonra çıktılar her ikiside mutlu görünüyorlardı. Belli ki İlyası çok seviyorlar. Mustafa ve Didem de İlyasın odasına girdiler. Beni de götürmek istediler ama reddettim. Onlara 'sevgili olduğunuzu söylemeyin' diye de tembihledim. Sürpriz yapıcaktım. İkisi odadan çıktığında didem yanıma geldi.

-Kanka seni istiyo.

-Tamam didem giriyorum.

Gülerek kafa salladı. Yanlarından ayrıldım ve yavaşca İlyas'ın odasına girdim. Bana bakıyordu. Ellerim titremeye başlamıştı.

-Melis.

-Efendim

-Neden kendini suçladın?

-Hayır öyle bisey yapmadım.

-Didem ve mustafa anlattı Melis. Niye bu kadar üzdün kendini.

-Nasıl üzülmiyim İlyas. Çok endişelendim. Yıllar sonra seni buldum. Şimdi nasıl kaybedebilirim seni?

-Melis seni bırakıp gitmem.

Donup klamıştım böyle bir cevap beklemiyordum. Kafamı öne eğdim. Utanmıştım.

-Bak güzelim iyiyim burdayım yanındayım. Daha fazla üzme kendini olur mu.

Kafamı salladım.

-Akşam yanında ben kalacağım. Bir şey istiyor musun? Yemek getireyim mi sana?

-Sadece sen kal yeter.

-Tamam ben gideyim birazdan tekrar gelirim sen dinlen olur mu?

-Tamam ama çabuk gel.

-Tamam.

Ayağa kalktım kapıya doğru yöneldim. Ama onu orada bırakıp gitmek istemiyordum. Ona doğru yaklaşıp sarıldım. Sımsıkı.

-Biliyor musun Melis?

-Neyi?

Yaaa shipim sonunda oluyoor. Vote vermeyi unutmayınn.

ŞANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin