Tanıtım.

6.5K 149 71
                                    

Mahallenin girişinde bi park vardı, hep oraya giderdik. Her zaman olduğu gibi yine oradaydık. Ve ben salıncak dolu olduğundan kayıktan kayıyordum. Hızlı hızlı kayıyorduk Sinem'le. Sinem kim mi? O benim candostumdur.

Birden düştüm dizlerimin üstüne, canım yanmıştı. Ağlıyordum yine.

Bi anda bi el göründü; bana doğru uzatılan..

"Iyi misin?"

"Iyiyim, teşekkür ederim."

Bu Gökhan'dı.

'Gökhan kim ya?' diyosunuz şuan biliyorum. Gökhan, benim.. Arkadaşım ya arkadaşım!! Pardon, bizimkiler hep o senin sevdiğin diyor da. Bizim mahalleden işte o da.. Parkta oynarız hep birlikte.

"Dikkat etsene kızım. Her seferinde ben mi olacağım yanında?!"

Eklemeyi unutmuşum, Gökhan katıksız bi öküzdür! Bende çok uğursuz muyum neyim, nerede bela var.. Hoop! Kübra orada. Artı kendime zarar vermeye bayılırım, sürekli sakatlanırım.

"Sana hep yanımda ol mu dedim ben? Hayret bişey. Bi daha oynamıyorum seninle."

"Ağlamayı da kes! Bebek gibisin!"

Sanane be Sa-na-ne! Herşeyime karışmasa olmaz!.

"Kübraaa! Koşş salıncak boşaldı!"

"Geliyoruumm!"

Bu da Sinem. Canım benim ya. Bana hep yardımcı olur.

Salıncaka koşuyordum. Koşmakta laf mı? Maratona hazırlanıyordum sanırım.

"Ya bıraksana! Kübra'nın orası!"

"Nerden onun oluyormuş? Önce ben geldim. Banane ya bananee!!"

"Ben tuttum ona burayı!"

"Noluyo ya? Ceylin bırak, biz Sinem'le bekliyorduk!"

"Banane ben sallanacağım!"

"Iyi aman al sallan! Bi kere de oyunumuzu bozmasan olmaz. Bizde başka bişey oynarız."

Ceylin yine her zaman ki gibi yapmıştı yapacağını. Oyun bozanlık yapmasa olmazdı. Hep Sinem'le oynayacağımız sırada gelip bozardı her şeyi.

Sinem'le kumda oynamaya karar vermiştik. Biz oyuna dalmıştık,tam o sırada kafama futbol topu yedim.

"Ahh!"

"Yavaşş be!"

"Kübra, ne arıyonuz kızım burda!"

"Cenk, napıyo gibi duruyorum?"

"Burası futbol oynamak için, kum oynamak için değil."

Cenk bizim Sinem'in kuzeni oluyo buarada. Kendileri bizim tayfanın son üyesi. Yani şimdilik ileriyi bilmiyoruz değil mi?

"Bunu sormaktan bıktım ama, iyi misin?"

"Iyiyim ben, sorma o zaman!"

"Iyi ya başıma bela olma da. Hem ağlamayı da kes gerizekalılar ağlar bi kere!"

"Gerizekalıyım belki bende, ondan ağlıyorum. Hem başına bela felan değilim ben kimsenin bişeyi değilim!"

Tam bi öküz, pislik! Ben mi dedim sor diye, teallam ya! Sorma sende. Sorma! Git oyna oyununu gelme yanıma!

\------------------------

Gökhan Üstündağ;

Başta istanbulda yaşıyordum. Şimdi ise Izmirdeyim, yazın tatil yapmaya geliyorduk buraya oysa şimdi.. neyse aklıma geldikçe deli oluyorum. Arkadaşlarımdan ayırdılar resmen. Herneyse 18 yaşındayım, lise 3'e gidiyorum. Özel bi kolej de okuyorum. Tıp okumaya hazırlanıyorum. Ama Babam tutturmuş "Oku da şirketin başına geç. Adam ol artık, serseri gibi gezme ortalıkta." Istemiyorum! Doktor olmakta istemiyorum. Sırf Annemin üzülmesini istemediğimden okuyacağım o bölümü. Dua etsinler bu duruma yoksa çok inatçıyımdır. Bi Üstündağ olmak bunu gerektirir.. Genlerde var ne de olsa inatçılık. Ha unutmadan, "Egoist" derler bana. Daha doğrusu Kübra der bunu. Başımın belası oda ya, bi yerinde duramıyo. Hep ben mi olacağım yanında?

Kübra Arıkan;

Istanbulda ufak bi mahallede yaşıyorum, öyle toz pembe bi hayatım yoktur. Normal gelirli bi Ailenin tek kızıyım demek isterdim ama bi Abim var, adı Görkem. 17 yaşındayım. Safım, herkesi kendim gibi sanarım. Çok çabuk inanır ve bağlanırım. Bi lise de okuyorum. Bak altını çiziyorum lise kolej değil. Inatçıyımdır, ama kin beslemem. Her şeye çok çabuk alınırım ve ağlarım, malım çünkü ben "gerizekalıyım." Yani Gökhan öyle der. Amaan kendine baksın o egoist öküz! Ah, unutmadan çok güzel mıknatıs gibi bela çekerim, artı kendime zarar vermekte üstüme tanımam!

Cenk Atalay;

18 yaşındayım ve Kübrayla aynı sınıfta okuyoruz. Evet, evet ben egoist Gökhan'nın bir numaralı kankası. Ayriyetten bizim miniğin de kuzeniyim. Minik dediğime bakmayın, kocaman kız oldu artık. Kimden mi bahsediyorum, tabiki Sinem. Sigarayla hava atan tiplerden değilim ama sigaraya bayılırım. Tek sigaraya olsa iyi birde Ezgi var. Ona da bayılıyorum.

Mete Özalp;

18 yaşındayım bende ve tayfaya daha sonra katılanlardanım. Ha, daha sonra dediysem çocukken tanımıyordum onları. Yoksa hepsi "canlarım, ciğerlerim." Off ne diyorum ben, iyice Tunç'a benzedik! Ne demişler körle yatan şaşı kalkar. Buarada Sinem, benimdir. Çıkmasakta öyle.. bundan haberi de yok aramızda.

Anıl Yiğit;

Bende diğerleriyle aynı yaştayım, konuşmayı pek sevmem. O ne öyle ya şiir mi yazıyoruz! Okuyup görün. Ayriyetten Ceylin'e yavşayanı sikerim!

Tunç Erkin;

Nabersiniz canlarım ciğerlerim? Bende iyiyim vesselam. Nedense bizimkiler bana çok gevşeksin der, hayattan zevkte mi almıyaağğhh! Neyse çok uzatmıyım bendr 18'im. Yeşimle iyi bir ilişkimiz var. Aramıza kolay kolay kimseyi almayız.

Yeşim Demir;

Tayfanın en süslüsü ve en komiğinin süs bebeği. Oyunculardan bahsetmeye bayılırım. Ayy, bak yine geldi aklıma.. Çağat.. Neyse sonra öğrenirsiniz. Şimdi fazla vaktim yok, ojelerimi yeni sürdüm.

Sinem Gökçe;

Kübra'nın number one kankeytası. Ayriyetten Mete'ye yavşayanları yolan minik kız. Lakabım minik ama boyum kısa değil he!!! Tayfanın hem miniği hemde çatlağıyım ayıqs.

Ceylin Ateş;

Okulda yada tayfada en gözde olmaya adayım. Her haltı bozmakta üstüme yok. Anıl'la çıkıyoruz sanırım yani bence öyle. O pek konuşmaz o yüzden bilmiyorum.. Ama o benim yani!

Ezgi Kaya;

Tayfanın en olgun ve ağır kızıyım. Cenkle sevgiliyiz. Ve mutluyuz.. tek sorunumuz onun sigaraya olan bağlılığı. O illet yüzünden hep aramız bozuluyor, içmese olmaz sanki. Normal gelirli bi Ailenin tek kızıyım. Babam Emekli Komiser ve başımız dertte olunca o yetişiyor imdadımıza. Daha doğrusu ben hemen onu ararım, yoksa akıllanmaz bizimkiler!

Not: Çok maceralı bir hikaye yakında sizlerle. :)

Tesadüfün BöylesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin