0.8

1K 88 136
                                    

2002

Şifayı kapmamak için içtiğim limon ve portakal suyu karışımı içeceğimin içerisinde pipetimi dolandırırken Temari karşımda oturuyordu.

Yanaklarımı şişirdikten sonra kafamı masaya vurdum ve ofladım. Küçük bir çocuktan farksızdım kısacası. Kafama bir kere de Temari vurduğunda başımı kaldırıp baygın gözlerle ona baktım.

"Ne yapacağım ben şimdi Temari? Buraya en yakın uçurum nerede? Kendimi öldürmem gerekiyor."

"Aptal, bilmem kaçıncı içeceklerimizi içiyoruz ve sen papağan misali aynı şeyleri söyleyip duruyorsun. Ne olduğunu anlatsana artık."

Haklıydı, yaklaşık bir saattir buradaydık ve ben ne olduğunu Temari'ye hala anlatamamıştım. Diğerlerinin gelmesine iki saat vardı ve konuyu enine boyuna konuşmamız için bu kadar zaman bize yeterdi.

Dersimiz erken bittiği için buluşmaya erken gelmiş, diğerlerini beklemeye başlamıştık. Tabii sohbet etmiyorduk, ben Temari'nin başının etini yiyordum, o kadar.

"Sasuke..." Cümlenin devamını getiremeden yeniden sustuğumda kafama bir şaplak daha yemiştim.

"Ağhh, tamam tamam. Anlatıyorum. Vurmasana.

Sasuke'ye ders çalışmaya gittiğim günü hatırlıyor musun? Randevun vardı hani?"

Temari başını onaylarcasına salladığında merakının arttığını görebiliyordum.

"Önce bir şeyler içtik ve sonra bana kur yaptı. Buraya kadar her şey normaldi tabii. Ödevimin çoğunu o yaptığı için teşekkür olarak istediği bir şeyi yapabileceğimi söyledim. O da La Vie En Rose söylememi istedi, övünmek gibi olmasın ama sesim pek güzeldir." Salakça sırıtıp içeceğimden bir yudum daha alırken Temari tehditvari bir biçimde elini kaldırdı.

" Konuya odaklanıyorum, pekii. Ben de şarkıyı söylemeye başladım ve onu ayağa kaldırdım. Dans etmeyi seviyorum bu yüzden ellerimi boynuna sardım, oda elini belime sardı. Ben şarkıyı bitirince garip hareketlerde bulundu ve sonra... Immm.." Uzun bir duraksamadan sonra başımı masaya yapıştırdım ve yüzüne bakmadan söyledim." Beni öptü. "

" Hassiktir, ne? Uchiha Sasuke erkeklerden mi hoşlanıyor ve hassiktir sen ne yaptın?" Temari hızlı hızlı sorduğunda ben başımı hala masadan kaldırmamıştım.

"Onu itip, çantamı alıp kaçtım. Montumu bile onda unutmuşum... İki hafta geçti bu olayın üzerinden, sonraki gün bana montumu verdiğinde konuşmaya çalıştı ama bir şey demedim. Nasıl davranmam gerektiğini bilmiyorum, ahh, gerçekten bok gibi bir durum."

Temari ürkütücü bir ses tonuna büründüğünde başımı kenara kaydırıp ona gözümün ucuyla baktım. Görüş açımda kafenin siyah masası ve Temari'nin korku filmlerindeki hayalete benzer yüz ifadesiyle karşılaştım. İçimden şaman* olmayı diliyordum.

*Uzak Doğudaki ruh kovan insanlara verilen isim. Bir çeşit meslek yani.

"Naruto, aptal olduğunu biliyordum ama nasıl bu kadar aptal olabilirsin? Çocuk senin ondan hoşlandığını düşünmüş, aptal."

İnce bir sesle bağırdım. "Nasıl ya? Ben ne yaptım şimdi?"

"Çocuğa şarkı söylemiş olabilirsin ama bu onu dansa kaldırabileceğin anlamına gelmiyor. Bu samimiyeti benimle, Kiba'yla ya da Ino'yla kurman sorun olmazdı ama Sasuke mi? Şaka yapıyor olmalısın aptal."

Düşününce söylediğinde haklıydı. Ben ona biraz yeşil ışık yakmış olabilirdim ama bunu kabul edecek de değildim.

" Onunla olan samimiyetimiz bunu kaldırıyordu Temari! Son bir ayda çok yakınlaşmıştık, beni yanlış anlayabileceğini nereden bilebilirdim? Artık rahatça, yer olmadığında kucağına oturmaya bile başlamıştım, Tanrım!"

2006 | SasunaruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin