||ROCKABYE|| [Nomin/Jaeno]

23. Bölüm

Şu an bulunduğum yer o kadar kötü ki anlatamam... Resmen kusmadan uyumaya çalışıyorum ve ağladı ağlayacak durumdayım. Bana şans dileyin:( (13/08/2019) (02.40)

Mark koşudan gelmiş yurdun buzdolabından su içiyordu.
Su soğuktu, yine de kalbindeki harareti dindirmiyordu. O dalmış bir şekilde buzdolabındaki meyvelere bakarken bir el elindeki suyu alıp buzdolabını kapattı.
Menejer hyung burnundan alev fışkırtırcasına Mark'a bakıyordu.

"Tam 5 fan sitesi hacklenmiş Mark." dedi "Tam 5 tane büyük fan siten hacklenmiş ve hepsi tek bir haber yayınlıyor."
Mark ne olduğunu anlamaz bir şekilde baktı menejer hyunga neden fan siteleri hacklenmişti ki?
Hem ne haberi yayınlıyor olabilirlerdi.
Menejer hyung Mark'ın olanlara anlam veremeyen bakışlarına göz devirip kendisi görsün diye sitelerden birini açtı.

Lezgedit: *Mark ve yüzü bulurlanmış Haechan'nın havuzda öpüştükleri bir video*
-Resmen sapkınlık.

Mark şaşkınlık içinde videoyu tekrar tekrar izledi.
Bu gerçek olamazdı, tüm kariyeri bu şekilde yerle bir olmuş olamazdı.
Menejer hyung sinirli bir şekilde telefonu elinden aldı ve başka bir siteyi açtı.

Yo!dream-makı:
*aynı video*
-Bir de kendine idol diyor, sapık. Böylelerini yakmak lazım.
@ 1 : katılıyorum
@ 2: resmen ayakta uyutulmuşuz. Hepsine idam gelsin pis ibneler.
@ 3: Oppa bunu bana nasıl yaparsın?
@ 4: @ 3 Oppan gay bebeğim naş naş.

Mark sinirleri bozuk bir şekilde telefonu menejer hyunga verdi.
"Kim olduğunu buldunuz mu?" diye sordu.
Menejer hyung olumsuz anlamda salladı başını.
"Hepsi aynı anda farklı yerlerden üstelik mükkemmel bir kodları var. Bulmak neredeyse imkansız." dedi ve gözlerini kısarak " Ama videoda kim ile beraber olduğunu anlamak zor değil! Sana ondan uzak dur demiştim."

Mark öfkeden şakaklarını ovalamaya başlayan adama mahcupça baktı.
"Onu kendimden uzaklaştırdım zaten!" dedi sitemkar bir şekilde gözleri dolmuştu biraz, kollarını da bağlamıştı.
"O gün onu olabildiğince kırıp beni rahat bırakmasını söyledim. Öyle de yapıyor."

Menejer hyung Mark'ın hüzünlü gözlerine bakıp omzunu sıvazladı.
"Bu ikinizin iyiliği içindi Mark." dedi "Başımıza çok kötü bir bela alabilirdik. Bunun üzerini örtebiliriz ama gay olduğun kanıtlanırsa ne bu şirkette ne de bu sektörde barınamazsın."
Mark başını eğip bir süre elleri ile oynadı.
"Bundan nefret ediyorum." dedi "Onu kırmış olmaktan nefret ediyorum."

Menejer hyung Mark'ın gözyaşları yanağında yol çizerken üzgünce saçlarını karıştırdı küçüğün.
"Bu onun iyiliği içindi tek başına yanman bir şey ifade etmez belki ama peşinde onu da götüremezdin. Bu çok bencilce olurdu." dedi.
Mark omuz silkip göz yaşlarını sildi.

"Onun için iyi hiçbir şey yapmadım. Kendimi bile çözemeyecek kadar aptal, hoşlandığım insanı korumak için savaşmak yerine onu kendimden iteleyecek kadar da korkak  bencilin tekiyim." dedi ve menejer hyungu mutfakta bırakıp koşarak odasına çıktı.

*
Mark odasında bir süre öfke ile her yeri dağıtmış sonra da hüngür hüngür ağlamıştı.
Bu haksızlıktı ona gay olmanın kötü bir şey olmadığını öğretmişti Haechan. Sırf dışlanma korkusu ile bir ödlek gibi davranıp hoşlanmaya başladığı çocuğu geri dönülmesi zor bir biçimde kırmıştı.

Bu korkaklığı kabul edilemezdi ama ne kariyerini tehlikeye sokmak istiyordu ne de Haechan iğrenç homofobik antilerle uğraşsın istiyordu.
Yine de Haechan'ın yokluğu bu kısa zamanda onu dünyanın en yalnız insanı hissettirmeye yetimişti.
Kalbinde büyük bir boşluk vardı ve pişmanlık ile dolmuyordu.
O yüzünü yastığa gömmüş ağlarken telefonuna gelen mesaj ile gözlerini silip telefonu eline aldı.

Mesajı atan kişiyi görünce son zamanlarla gittikçe artan heyecanına engel olamadı.
Mark'ın yüzü okuduğu mesaj ile git gide düştü en sonunda hüzünlü bir çizgi halini aldı.
Mesaj Haechan'dandı ve şöyle yazıyordu.

Haechanie: Hediyeni beğendin mi? Artık ne kadar gay olduğunu hesaplamakta sıkıntı çekmezsin*3* Benim ile iyi geçinecektin. Sapık.

Kısa ama hiç halim yok bu böyle olsun:(