Hoşgeldin yaağağağz!!

1.2K 18 1
                                    

Annem beni sabahın 7si olacağını tahmin ettiğim bir saatte uyandırmaya çalışıyo tabii ki de bende kıpırtı olmayacağını anlıyıcak birazdan ve ablamı göndericek.

Ve işte baş belası geldi...

- Kalk artık kalkk bugün gidiyoruz bugün tatil günüdür bugün özgürlüğümüzün günüdür kalk.....(daha fazlasını dinlemedim.)

- Yaa niye yatağımda zıplayıp duruyon yatak kırılcak beygir!

- Aa hayatım ablayla böyle konuşulur mu hiç? Senin ben bir güzel ağzını yırtarsaam!

- Ne ablası be mal 1 yaş bile yok aramızda 9 ay var.

- Ama sonuçta senden büyüğüm hıh.

- Ya bide bugün gidiyoruz diyosun siz annemle gitmiyo musunuz!

- Aa doğru anneeeğeğeğe!

- Efendim kızım.

- Hani nil bizle gelmiyoduğğğ!

- E kızım ben onu kahvaltı için cağırdıydım zaten.! (annem kapıda olmasına rağmen bağırarak konuşuyodu, işte biz böyle bir aileyiz :D)

- Tamamm!

- Kızım hadi valizini hazırlaa!

- Ciddi misin anne bende mi geliyoruum! Diye bağırarak cevap verdim.

- Hayır Nil sana demedim kızım ben Azraya dedim. Azraa mal kızım sütün altını kapat dememiş miydim ben sana taşıyoo!

- Anne sen bugün süt yapmadın kii!

- Aa doğru boşver o zaman. Ama kızım o zaman taşan beyaz şey ne!

- Çorba mıı!

- Ayy evet salak kızım benim niye hatırlatmıyon!

- Ay anne kafa mi bıraktın ya!

(Hatırlatıyım annem hala kapıda)

Ayy başımı şişirdiniz be cırtlak seslileer!  Dedi kötü meleğim.

Sus len sende sıçıcam şimdi senin de ağzına bir uyku bırakmadınız be dedi iyi melegim

Ne çektin be. Dedi ic sesim.

Nasıl bir insanım ben bea alın şunları başımdan!  Dedim.

Annemler odamdan çoktan çıkmıştı bile. Hemen kalkıp 15dk lik bir banyodan sonra üstüme jean kısa şortumu üstüme de sarı bir  t-body giydim. Saçımı üşenerek kurutmadım ve tepeden bir at kuyruğu yaptım. -Saçım o kadar uzun ki tepeden topladığımda bile omzumu geçiyo- Öyle süslü kızlardan değilimdir hatta makyaj yapmasını bile pek bilmem. Mesela bana kontür dendiğinde ben direk telefona yüklenilen şey sanarım.

Annemlerin sesiyle düşüncelerimden ayrıldım.

- Niil hadi kızım biz gidiyoruz.

- E anne kahvaltı?

- Kızım kahvaltıyı salak ablan yaktı geç kalıcaz diye bir daha yapamadık. (Yalağnn üşengeçlikten yapmadılarsa benim adım da Elizabeth Maclorens.)

Ee o senin adın değil ki.

Aynen iç ses değil. Anlamana sevdindim.

     Aşağı indim. Annemler arabaya oturmuş valizleri arabaya yerleşmiş beni bekliyolardı. Onları öperek uğurladım. Annem giderken yine nasihatlarda bulundu;

-bak kızım öncelikle yakında 17 yaşına gircen artık bir an önce olgunlaşman lazım. Ayrıca sakın araba kullanma, başkalarının arabasına binme; şekerle çağırsalar bile binme -tatlı çok severim de ondan diyo bunu- yarın babannenle halan geliyo onları üzme üzersen gelince kıçına terliği yersin...

-tamam annee bende seni seviyoruum.

Araba hareket etmişti ve gitmişti. Eve girip kapıyı kilitledim. HOŞGELDİN YAAĞAĞAZ diye amelece bağırdım. Yaz görse kendinden soğurdu diye düşündüm ve gülümseyerek kendimi koltuğa fırlattım.

ZENGİN PİÇİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin