Aradan 3 yıl geçmişti….
Ne çok şey değmişti hayatımda, bazı şeyler hiç değişmemiş yerli yerinde kalmıştı. Kaya ve ben bu üç yıl içerisinde birbirimize daha çok bağlanmıştık bir birimizi görmek hiçin her fırsatı değerlendiriyorduk ben hala ona karşı kendimi koruyordum.Beni ilk öpme çabası başarısız olmuştu alınmasın kızmasın diye sadece yanağımdan öpmesine izin veriyordum.Bunu neden yaptığımı bende bilmiyorudum içimden bir ses hep “geri çekil geri çekil” diye ısrar ediyordu.Kaya sabırla bekliyor hiç bir şeyden şikayet etmiyordu.
Zaman böyle akıp giderken ilerde ne yapacağımızla ilgili aramızda konuşuyorduk. Kaya derslerinde çok başarılıydı Odtü Mimarlık Fakültesini istiyordu ve bunun için çok çabalıyordu. Ben ise liseyi bitirdiğimde kıytırık bir terzi olacaktım herhalde. Derslerim çok iyiydi ve sınıfta kalmamak için derslerimi hiç aksatmamış, okuldan hiç kaçmamış, devamsızlık yapmamış, staj gördüğüm işletmede her şeyi öğrenmeye çalışıyordum. Bende sınavlara hazırlanıyordum ama hiç sansım yoktu.
Lise son sınıfındaydık ve Kaya biraz değişmeye başlamıştı bana sanki tahammül edemiyor gibiydi.Bir şey dediğimde kızıyor beni tersliyordu.Bunu sınav stresine bağlıyordum o yüzden pek üzerine gitmeden her şeyini alttan alıyordum.Kaya’nın okul seçimi de canımı sıkıyordu ona belli etmek istemiyordum sonuçta Ankara’ya gidecek kim bilir ne zaman görecektim onu kopacağımızı düşünüyordum.Bunu cesaret edip ona açtığımda “telefonlaşırız Serra ben arada gelirim, seni bırakmam” diyordu içimdeki şeytan buna kahkahalarla gülüyor “salak seni kandırıyor”diyordu.Şeytana kulak asmamaya çalışsam da elbet bunun bir gün olacağını biliyordum….
…..
Sınav sonuçlar açıklanmıştı heyecanla yaseminlerin evinde toplanmıştık. Ben kendimi aşmış İstanbul üniversitesi hukuk fakültesini istiyordum avukat olmak istiyordum tercihimi bu şekilde yapmıştım fikirlerim çok çabuk değişirdi.Bazen ne yaptığımı ben bile anlamazdım.Yasemin ve Selim Mali müşavir olmak istiyorlardı.Onlarda bu üç sene içerisinde sevgili olmuşlar bir darılıp bir barışıyorlardı çocuk gibilerdi.Ekrandaki sonucu görünce hayal kırıklığına uğradım iki yıllık adalet bölümünü kazanmıştım.Yasemin’de istediği bölümü kazanamamış açıktan iktisat’ı tercih edeceğini söyledi.Selim’de de aynı durum söz konusuydu.Ama Kaya… İstediği olmuştu ve beni bırakıp gidiyordu ekranda kazandığını dair yazıyı okuyunca gözlerim den akmak için ısrar eden yaşları engelledim ve kaya’ya dönüp gülümsedim;
-Tebrik ederim canım, dedim ve ona sarıldım kokusunu olabildiğince içime çektim zira bir daha duyamaya bilirdim. Kaya bu tepkime önce şaşırmış sonra kollarını bana dolamıştı. Omzumun üzerinden boğuk bir şekilde;
-teşekkür ederim fındık burun sen olmasan başaramazdım beni hep destekledin, dedi Bu lakabına hep gülerdim çevremde samimi olduğum kişiler özellikle babam ve annem bu lakabı kullanırları bana burnumun ucuna sanki bir fındık vardı ve yukarı kalkıktı. Kokusundan ayrılarak yüzüne baktım .
-Bunu kutlamalıyız, dedim.gülümseyerek.
-Buna hiç gerek yok Serra gerçekten, dedi Kaya. Yasemin ve Selim de benimle aynı fikirde olduklarına söyleyip Kaya’yı ikna ettiler. Kutlama gününü bir hafta sonra cumartesi günü Sarıyer de her zamana gittiğimiz sahildeki kafe de yapmaya karar verdiğimizde vedalaşıp evlerimize dağıldık. Ben eve doğru yürürken aklımda bir sürü kötü düşünce vardı. Kaya iki hafta sonra kayıt yaptırmaya gidecekti Ankara ya, onu biraz daha görecektim. Kendimi böyle avutup eve vardım ruh gibi eve girdim annem bu halimi görünce üniversiteyi kazanamadığımı düşündü ki yanıma yaklaştı ;
-Serra kızım üzülme bir dahaki sene daha çok çalışır yine girersin sıkma canını diyerek sırtımı sıvazladı. bilmiyordu ki ben o düşündüğü şeye üzülmüyorum. Anneme dönüp buruk bir gülümseme gönderdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eski Defter
Storie d'amoreKokusunu doya doya içime çektim.Geri çekildi yüzümü ellerinin arasına aldı ve beni öptü.Sıcacık öpüşüyle uzun süredir tutuğum göz yaşlarım kirpiklerimden süzülmeye başladı. Yüzüne dokunduğumda onunda ağladığını anladım.O güzel Kirpikleri ıslanmıştı...