2 hafta önce;
[bebeklerin gerçekleştiği gece]Adaya gittik, gezmeye. Daha gemiden yeni inmiştik ki daha önce bahsettiğim Kaan'ı gördük. Aaa nasılsınlar falan birkaç laf edip yolumuza devam ettik. Neymiş efendim çok ilgili davranmışım. Sonra adadan ve birbirimizden keyif alamadık, kısa süre sonra eve döndük. Üzerine evin dekorasyonuyla ilgili tartıştık. İkimiz de yumuşayamadık. Uzun süre konuşmadık. Sudan meseleler işte. Çözemeyince tırmanıyor. Mesafeliyiz kendisiyle.
Elbette ikimizin her zaman aynı şeyi düşünmesi, söylemesi, istemesi mümkün olmuyor. Bazen orta yol bulunmuyor. Evin içine dağıldık. Muhattap olmuyoruz birbirimizle. Evlilik içinde olur böyle şeyler. Kavga normal...
Akın akşam aradı ve gecikeceğini söyledi. Uyuz oldum. Umursamaz tavırlar falan yaptı telefonda.
Benim hırçınlığımı artırmak istermiş gibi. Mutfağı toplarken kapı açıldı ve yanıma geldi. Göz ucuyla beni izlediğini hissediyordum. İkimiz de çok gergindik.
Sonra birden nasıl olduysa bana dokundu. Ve sonra gerisini hatırlamıyorum. Olay kendiliğinden patlak verdi ve çok acayipti. Tutkulu ve ateşli bir şekilde sevişmeye başladık. Daha önce bu kadar tutkulu olmamıştık. Hırçınlığımız, gerginliğimiz üzerimizdeyken, adrenalin hat safhadayken her şey daha ihtiraslı olmuştu.Anlayacağınız küçük bebeklerimiz, kavganın ardından gerçekleşen birleşmeyle olmuştu...
Annemler geldiğinde sakince onları oturtturdum.
Tansular yan evde oturdukları için balkondan seslenip gelmelerini rica etmiştim, zaten gelmişlerdi.Yatak odasındaki pembe ve mavi patikleri alıp içeri girdim.
"Acaba hangisi lazım olacak?"
"Şaka" dedi Özlem anne.
"Anneannemi olucam yoksa" dedi annem.
Akın araya girerek aynı çalıştığımız gibi,
"Belki ikiside lazım olur" dedi ve göz kırptı.Oya, 2 aylık bebeğinin hafif şişliğiyle karnını tutarak ayağa kalktı. Evet hamileydi.
"İKİZ Mİ!"
"EVET EVETTTT"Oya ilk kez anlatmaya çalıştığım bir şeyi anladığı için Akın'la 2 saniye bakışıp gülümsemeyi ihmal etmedik.
Oyayla kocaman sarılmıştık.
"Bizimkine arkadaş geliyor" dedi Tansu.
"Evet devrem evet"Annemle, Özlem annem birbirine sarılıp ağlarken, babamlar ise sevinçten hemen sonra üzerindeki formalara odaklanıp maç izlemeye devam ettiler... klasik erkek modeli işte...
"Oya, benim midem bulanıyor. Normaldir dimi?"
"Biraz erken ama bir şercik olmaz merak etme. O kadar mutluyum ki...benim oğlana bir kız arkadaş dünyaya getirde akraba olalım"
Biz gülüşürken, Akın'la Tansu bir koşu gidip aldıkları etleri mangala koymuş kızartıyorlardı.
"Aşermek nasıl bir şey acaba?"
"Yakında hissedersin merak etme. Ayrıca şu Akın'ı süründür biraz"
Güldü.
"Yaa öyle deme baksana nasıl heyecanlı"
"Kız şaka yapıyorum"
"Heee""Hadi millet etler hazırrr!!"
"Önce hamilelere koyalım bakalımm"
"Aynen"Bir parça et alıp oturdum. Koku midemi bulandırıyordu. Bir ısırık alıp lavaboya koştum.
"Noldu ki şimdi"
"Akın koş peşinden"Bebeklerimiz 2 haftalıktı, bu mide bulantısı ne kadar normal olabilir ki?
İçime şüphe düşmüştü."Ebru, güzelim iyi misin?"
"İyiyim iyiyim biraz midem bulandı. Sen ye geliyorum ben"Dışarı çıktığımda, Akın beni kapıda bekliyordu.
Sarıldı.
"İyisiniz değilmi güzelim" 3'ümüze sormuştu :)
"Sen yanımızda olunca daha iyiyiz"
"Hadi o zaman biz içeri gidelim, koku şimdi seni rahatsız eder"
"Düşünceli kocam" omzuna yatıp, dışarıdakilerin içeri gelmesini bekleyeme koyulmuştuk.***
Ertesi sabah 3 kez daha istifra etmiştim.
Akın bana çaktırmamaya çalışsada bir sorun olduğunu sezmiş, bahçede dolan gözlerini silip duruyordu."Hastaneye gidelim Ebru dayanamıyorum"
"İyi olur"***
Doktor jeli karnıma sürüp minik bebeklerimizi incelemeye koyulmuştu.
"Ebru hanım..." suratı asıktı.
"Kötü bir şey mi var?"
"Bebeğiniz iyi"
"Bebeklerimizimi demek istediniz?"
"Nasıl desem..."
.....
"Bebeklerinizden birisi düşmüş"
"N-ne n-nasıl doktor bey?"
"Ebru hanımın bünyesi kaldıramamış. Zaten eğer daha geç düşseydi, anneyide kaybederdik eğer doğsaydı, sağ çıkmazdı... çok üzgünüm"Kan beynime sıçramış şekilde sadece yere odaklandı gözlerim. Bugün ki mutluluğumuz, neşemiz, annemlerin ağlaması, Oyayla gülüşlerimiz geldi.
1 saat öncesine kadar Akın'nın üçümüze soru sorması gelmişti.Akın gözyaşlarının akmaması için dudaklarını ısırıyordu.
"Böylesi inanın ikiniz için daha iyi Akın bey"
"Saolun doktor bey biz çıkalım"
***Akın koluma girerek arabaya kadar yürümemi sağlamıştı.
Ama ben hala ifadesiz şekilde yere bakıyordum..."Bana bak"
...
"Ebru bana bak"
Suratına baktım. Yine ifadesiz bir şekilde.
"Artık sadece bir bebeğimiz var. Ve olanları hatırlayıp diğerine zarar gelmesini istemiyorum tamam mı"
"Ama bebe-"
"Ya sana bir şey olsaydı"
...
"Ya sana bir şey olsaydı Ebru. Ben yaşarmıydım sanıyorsun?"
"Sadece eve gitmek istiyorum"*****
Sizce neler olacak?Ebru ve Akın'nın evliliğini ne kadar etkileyecek?
30 vote 50 yorum.👼🏼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DARMADAĞIN HİSLER
Romanceİçinde tutulamayan, yargısız hislere engel olunamayan bir AkRu masalı.