2.0

491 58 16
                                    


Kavga...

İnsanlar neden anlaşamazlar? Kardeşler neden düşman olurlar? Aşk, neden hep yasak olana karşı olur?

🌸

~ Eunsoo

Kendimi bu dünyaya ait hissetmememin sebebi tam olarak neydi? Dün yaşananlar çok taze ve kötüydü. Akşam yemeğine Taehyung ve Jongill gelmemişti. Kral ve Kraliçe duruma ilk başta anlam verememişlerdi. İkisininde rahatsızlanma sebeplerinin karın ağrısı olduğunu öğrenen Kraliçe telşalanmış ve hekimler ile beraber oğullarının yanına gitmişti. Taehyung domuz gibi sağlıklıydı. Elinde bitki çayı ile odasında oturuyordu. Üstüne kitap okuyordu. Kraliçe yalan söylediğini anlayarak onu azarlamıştı. Sonra hızını alamayıp onunla geldiğim için benide azarlamıştı. Ben de hemen Jongill'in yanına gitmiştim. Kral'ı selamlayarak içeri girdim. Kraliçe Taehyung ile konuşmak için onun yanında kalmıştı.

Jongill ise gerçekten hastaydı. Ateşi vardı ve şiddetli karın ağrıları çekiyordu. Kral'ı ilk defa tedirgin görmüştüm. Gözleri kıpkırmızıydı. Oğlunun zehirlenmediğini ve bunun üzüntüden olduğunu söyleyen hekim ile içi daha da burkulmuş ve ağlamaya başlamıştı. Jongill benim kocamdı. Bana bu zenginliği ve tutsaklığı veren adamdı. Kral ise onun babasıydı. Baba ve oğul olarak görüyordum onları. Kral ve Veliaht Prens olarak değil.

" Eunsoo, benim güzel Prensesim, asıl gelinim, oğlumu böyle üzen şeyin ne olduğunu biliyor musun? Lütfen, yalvarırım söyle. Onun kıvranmalarını görmek beni çok üzüyor. " Nefesim kesilmişti. Bu sözler üzerine ayaklarım beni taşıyamayıp yere düşmemi sağlayınca odadaki hekimler benimle ilgilenmek istediler ama ben onları gönderdim. Kral'a yaşanan bütün olayları ağlayarak anlattığımda yüzüme dahi bakmadan odadan çıkmıştı. Hiçbir şey dememişti. Şimdi ise günün doğuşunu izlerken yan tarafta yatan Jongill'e baktım. Uyuyordu, tedirgin görünüyordu. Kabus görüyor gibiydi.

Odanın kapısı tıklandı ve içeri Kral girdi. Oturduğum yerden kalkacak gücü bulabildiğimde çoktan Kral içeri girip oğlunun yanına oturmuştu bile. Kral'ı sessizce selamlayıp çıkmak için kapıya doğru ilerlediğimde Kral'ın sesi beni durdurmuştu.

" Seni ilk gördüğümde anlamıştım. Jongill'in sana aşık olacağını. " Başımı Kral'a çevirdiğimde gülümseyen bir yüzle oğluna bakıyordu. Sonra birden gülümsemesi soldu.

" Seninse Taehyung gibi çocuk ruhlu birine aşık olacağın çok belliydi. " Gözlerim anında kocaman açılmış ve yönüm tamamen onlara doğru dönmüştü.

" Sen naif bir kızsın Eunsoo. Senden daha yumuşak olmayan herkes seni incitir. Taehyung'un seni sevmesini ve seninde onu sevmeni anlayabiliyorum. Lâkin oğluma vereceğini- "

" Yanılıyorsunuz! " Kellem o an umrumda dahi değildi. Ben böyle onursuzca bir şey ile itham edilemezdim. Ölürdüm, lakin alnımda böyle bir leke ile yaşamazdım.

" Taehyung ve benim aramdaki muhabbet, akrabalık bağımızın getirdiği ahbaplıktan daha da ötede değildir. İsterseniz şuracıkta öldürün beni. Lâkin ben böyle bir iftira ile yaşamaktansa ölmeyi yeğlerim. Ne benim Taehyung'a karşı bir aşkım, ne de onun bana karşı bir aşkı söz konusu değildir. Biz sadece çok iyi anlaşan yenge-kayınbiladeriz. Ben kocama böyle bir şekilde ihanet etmem. Taehyung'da ağabeyine asla böyle bir şeyi yapmaz. Bizi nasıl böyle şerefini hiçe sayan insanlar olarak görüyorsunuz! Jongill sizin oğlunuz olduğu kadar benimde kocam. Biz birbirimizi korumaya söz verdik. İhanet etmeye değil! " Jongill'in huzursuzca yerinden doğrulması ile odadan koşarak çıktım. Taehyung'un odasının koridoruna girdiğimde kapısının önündeki görevliler beni durdurdu.

noble ❧ jinsooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin