Hospital - Taekook -✅

Cruel Life

Uyandığımda beyaz bir odada etrafım doktorlarla sarılıydı. Bilmediğim terimler ve cümleler kullanılıyordu. Anlamıyorum ve anlamakta istemiyordum. Yan tarafımda ötüp duran bir alet, ağzımda bir maske ne işim var ki benim burada. Tam o anda aklıma dank etti.
********3 SAAT ÖNCE*******

Bugün hayatımı adadığım kişinin doğum günüydü. Ve onun için en mutlu olacağı bir sürpriz hazırlıyordum. Şelale kenarında yemek yiyeceğimiz bir yerdi. Masayı güzel bir şekilde donatmıştım. Salatası dan, tatlısına herşeyi hazırdı. Hepsinde kendi ellerimle hazırlamıştım.

Sadece etrafımı süslemek kalmıştı. Ortaya en sevdiği çiçek olan gülü koydum. Ve etrafı çiçeklerle donatmıştım. Sadece pasta ve üstümü değiştirip onu buraya getirmek vardı. Ve hemen motorum atlayıp eve doğru yol aldım.

Güvenlik oraya göz-kulak olacağına söz vermişti. Onun için aklım pek orda kalmayacaktı. Sadece hayatımın aşkı olan Min Choie almak vardı. Hemen ebe girip üstüme bir gömlek ve pantolon giydim. Ve yola koyuldum.

Choie 'nin evine geldim. Zile basmama gerek yoktu. Evlerimizin anahtarı birbirimizde vardı nasıl olsa. Anahtarı çıkartıp kapıyı açtım. Ve önüme bir sütyen çıktı. Pek kafana takmadım. Nasıl olsa Choie dağınık biriydi.

Ve yukarı doğru odasına çıkmaya başladım. Yukarı çıkarken bir erkek pantolonu, bir gömlek, Choie'nin kıyafetleri ve iç çamaşırı ve erkek iç çamaşırı ve bu kıyafetlere eklenme yiyişme sesleri. Artık hiçbir takatim kalmamıştı.

Direk odaya dalmıştım. Önüme çıkan şeyle artık gözüm dönmüştü. Choie 'nin zevkten ağlaması. Beni görünce çarşafı üstüne dolayıp hemen yanıma geldi. Ve ellerimi tutmaya çalıştı.
~Jungkook göründüğü gibi değil lütfen dinle.
~Choie ne göründüğü gibi değil ya adamın adamın altında zevkten ağlıyorsun ne göründüğü gibi değil.
Ellerim titriyor ve hastalığım yavaş yavaş ortaya çıkıyordu. Choie 'nin söylediği şeyle artık kontrolüm kaybetmiştim.

~Jungkook anla artık! Bana yetmiyordu istediğimi vermiyorsun. Bu zamana kadar üzülme diye birşey demedim. Artık yetti bırak peşimi.
Choie' yi kenara ittirip adamın üstüne var gücümle çıkıp bir yumruk attım. Daha sonra ayağa kalkıp ellerini ayaklarımın altına aldım.

Ve bütün gücümü kullanıp cinsel organına tekme attım. Bir yumruk daha atıp kapıya doğru yol aldım. Yavaşça yere çöküp
~Doğum günün kutlu olsun. Dedim tükürürcesine. Ellerimi üstündeki çarşafa silip koşarak aşağıya indim. Kaptı hızla açıp dışarı çıktım. Motorum binip alabildiğince hız yapmaya çalıştım. Motoru zorladım. Bütün arabaları sollayarak yola devam ettim.

Ama en son olan şeyle bütün hızım birden düşmüştü. Çünkü koca bir tırı altındayım. İnsanlar dört kavaklı yolda etrafına bakmadan geçerse böyle olur işte. Bilincini kaybetmeden önce işte tam bunlar olmuştu. Daha sonrasını hatırlamıyorum.

Çünkü bende bilmiyorum
Yazar yazarsa sizde öğreniceniz bende öğrenicem.