Yukarıya Asuman'ı ve onun Cemil'e karşı olan iç dünyasını anlatan bir şarkı bıraktım.
Cemil'in, Asuman hakkındaki düşüncelerini de ortaya seriyor resmen.
***
Cemil, annemleri çarşıya bırakmaya gittiği sıra ben de eve geçmiştim. Çünkü bu gün bizimkilerle buluşacağız ve onlar için atıştırmalık birşeyler hazırlamam gerekiyor. Aşçı olmanın güzel yanlarından biri de buydu işte. Yorucu olmasının yanı sıra eğlenceli de biraz.
Ben mutfakta birşeyler hazırlarken aklım sürekli annemlere gidiyordu. Bizim arkamızdan neler çeviriyorlar hiç bilmiyorum ama bu gün yarın haberim olmadan bir düğün ayarladıklarını söylerlerse hiç şaşırmam. Hadi hayırlısı bakalım.
Hazırladığım şeyleri saklama kaplarına yerleştirip bez poşetlere koydum. Mutfağa kısa bir göz atıp hazırlanmak için odama giderken telefonum çaldı. Arayan kişi Cemil'di.
"Efendim Cemil?"
"Bu akşam halı saha maçı yapacağız haberin olsun. İkizlere de söyle, çok istiyorlardı. Onları da alalım bizim takıma."
Ne diyor bu ya? Ne maçı? Biz bu gün buluşma ayarladık, kalkmış bana halı saha maçından bahsediyor.
"Cemil, bu akşam olmaz. Bizimkilerle buluşacağız. Öyle ayarladık."
"Kim bu sizinkiler ya. Maç var kızım. Buluşmayıverin siz de."
Oflayarak yatağın üzerine oturdum. Deli olacağım kardeşim.
"Olmaz Cemil. Biz önceden ayarladık bunu. İptal edemeyiz. Siz gidin maça. İkizleri karıştırmayın."
"Ulan, biz de önceden ayarladık hatun. Ayar etme adamı."
Hayır Asuman. Hatun kelimesine kanıp hemen yumuşamıyorsun. Asla olmayacak böyle bir şey. Kendine gel.
"Umrumda değil Cemil. Ne yapıyorsan yap. İkizler bu gün bende."
"Asu, bakıyorum da diklenmelere başlamışsın. Getirtme bak beni oraya."
Gözlerimi devirip ayağa fırladım. Adama bakın hele ya.
"Allah aşkına gel ya. Ne olur gel?"
Peki diyerek telefonu kapatınca bir tırsmadım değil. Oha gelir mi ki? Gelir bence. Asuman, Allah seni almasın. Ne diye adama dikleniyorsun manyak.
Hemen üzerimi giyinip saçlarımı bağladım. O gelmeden evden çıksam ne güzel olurdu değil mi?
Mutfağa girip çantaları alacağım sıra kapı çaldı. Geldi. Vallahi geldi. Ay dur. Elim ayağım birbirine dolandı. Sanki ilk defa görecekmişim gibi. Derin bir nefes alıp kapıyı açtım. Açtım ama kalbim henüz açılamadı. Hala onu görünce sıkışıyor mubarek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIKINTI YOK (Adamlar-1)
Teen FictionHayat felsefesi rahatlık olan ve her cümleye olmasa da çoğu olaya "Sıkıntı yok. Hallederiz." diye cevap veren, mahallenin maçosu bir adam. Sürekli evde takılan ve zorunda olmadıkça dışarıya adımını atmayan, Avengers hastası bir kız. --- "Uzaylılar g...