☞ Cemil İç Organlarıma Ne Yapıyorsun Yiğidim?

9.8K 441 106
                                    

Hi Guysss

Gençler iyi okumalar uzatmayacağım burayı.

Bu arada multimedyaya ikizlerin favorisini koydum bakıverirsiniz artık.

***

Mutfağı güzelce temizleyip giyinme odasına gittim. Bu gün beni Cemil alacaktı. Bu her ne kadar garibime gitse de işime de gelmiyor değil. Cemil'di bu sonuçta. Benim zeytin yârim. Gara gara gaşlım. Ve kafasına tava geçirdiğim adam. Hâlâ daha inanamıyordum koskoca tavayı dağ gibi adamın kafasına geçirdiğime. Ah yavrucağım benim nasıl da yığılıverdi kaldırımlara. Kıyamam.

Mutfaktan çıkıp kafenin içine geldiğimde Sancak beyin garsonlara talimat verdiğini gördüm. Bu gün benimle pek haşır neşir olmamıştı. Aslında işime geliyordu ama insanlarla aramın bozuk olması hoşuma gitmiyor. Tabii bu tutumum bana kazık atmayanlar için geçerli.

"Ben çıkıyorum Sancak bey." dedim en sevimli halimi takınarak.

"Mutfağı toparladıysanız çıkabilirsiniz Asuman hanım."

Sizli bizli konuştuğuna göre kesinlikle ona yalan söylediğim için kızmıştı. Yok yok. Bu adamla aramı düzeltmem lazım yoksa rahat uyuyamam ben. Her ne kadar yılışığın teki desem de iyi adam sonuçta.

"Sancak bey, ben o gün için sizden özür dilerim. Normalde yalana çok fazla başvuran bir insan değilim. Üzgünüm."

Bir süre garsonun birine fırça çektikten sonra soğuk bakışlarını üzerime dikti.

"Demek ki yalana başvurduğun zamana denk gelmişim Asuman. Çok merak ediyorum, siz kızlar kahve içmek istemiyorum demek yerine neden yalan söylemeyi tercih ediyorsunuz acaba?"

Dudağımı bilmiyorum dercesine sarkıtıp omuzlarımı silktim. Aslında adam haklıydı. Dürüst olmak yerine neden yalan söylemeyi tercih ediyorduk ki? Ya da belki de karşımızdaki insanı kırmamak için yapıyorduk ya da sevmediğimiz için. Ama ne farkeder, ikisinde de karşımızdaki insan üzülüyor.

"Özür dilerim işte Sancak bey. Lütfen özrümü kabul edin. Birdaha olmayacak."

Bir süre yüzüme dikkatlice baktıktan hemen sonra derin bir nefes verdi.

"Pekâlâ, tamam. Özrünüz kabul edildi Asuman hanım ama bir şartım var. Yarın akşam iş çıkışından hemen önce bir kahve içeceğiz. Kabul mü?"

Aha, yine başa sardık. Peki ben bir şey sorabilir miyim? Siz erkekler kahveye hasret falan mısınız? Ne bu böyle göbek bağınız kahveyle kesilmiş gibi her önünüze gelen kıza kahve içirmeye çalışmalar falan.

"Tamam Sancak bey içeriz. Şimdi çıkmam gerekiyor. İyi akşamlar."

Kafasını sallayıp benim gidişimi izledi. Cafeden dışarıya çıkıp Cemil'in arabasını aramaya başladım. Adam Tofaş kullanıyor ama yine de Ferrarisi varmış gibi arabaya yaslanarak etrafı tesbihiyle birlikte izlemeye bayılıyordu. Gerçi, Ferrarisi olmayan arabasına yaslanamaz diye bir kaide yok ama neyse işte.

Yanına gidip arabaya yerleştim. Neden selam vermeden arabaya kuruldum bilmiyorum ama yorgunluk olsa gerek.

"Aleykümselam Asuman," dedi içeriye girip kapıyı kapatırken. Bakın, nasıl da farketti yârim benim sessizliğimi. Canımın içi ya. Vallahi bu adam benim apandistim olabilir. Ya da belki dalak da olabilir. Kalp de olabilir. Tam karar veremedim.

"Kusura bakma ya. Yorgunum biraz. Selamunaleyküm bu arada." Kafasıyla onaylayıp vites attı. Bir süre onu izledim bir süre yolu. Bir süre de onunla olan evlilik hayallerimi geniş ekranda izlemiş de olabilirim. Çaktırmayın.

SIKINTI YOK (Adamlar-1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin