Evet artık küfür etseniz yeridir biliyorum ama sizin gibi sabırlı ve anlayışlı okuyucularım olduğu için gerçekten çok mutluyum...
Lütfen kızmayın yeni bölüm atmıyorum diye kendi isteğimle atmamazlık yapmıyorum ki elimden gelse hergün atarım ama kimi zaman vakit olmuyor kimi zaman önüme engel olunuyor kimi zaman yazacağım kısmı unutuyorum o yüzden yazamıyorum.
Lütfen önerebildiğiniz kadar kişiye önerin okuma ve beğeni sayısı arttıkça hem mutlu oluyorum hemde daha çok yazmak istiyorum, daha çok heves ediyorum...
madelama55 sana itaf ediyorum kuzum, sık sık özelden yazıp sorduğun ve yazamadığımdan dolayı anlayış gösterdiğin için, beni anladığın için teşekkür ederim...
*
"Tamam, seni odadan göndermicem bir daha."
Aslan, alnını Sude'nin alnından çekmeden gözleri kapalı bir şekilde, parmaklarıyla Sude'nin yüzünü yavaşça okşadı.
"Çok güzelsin..." kısık sesle söylediği bu söz Sude'nin kulaklarını çınlatmıştı.
"Sana dokunmak tarifsiz birşey..." Aslan'ın ağzından kendiliğinden dökülmeye başlamıştı artık sözler. Çünkü Aslan artık kendinden geçiyordu... Sude'yi gördükçe ona olan duyguları daha çok kabarıyor ve onunla birlikte olma isteği daha çok artıyordu. Gözü, gönlü sadece Sude'yi istiyordu. Aklı, fikri, duyguları hepsi...
Sude olduğu yerde nefesini tutmuş bir şekilde dururken içten içe de dua ediyordu, çünkü Aslan Sude'ye yaklaştıkça Sude'nin heyecanı ikiye katlanıyor, her yaklaştığında ise korkmaya başlıyordu.
Allah'ım. Lütfen birşey olsun da, şu durumdan kurtar beni. Lütfen! Yoksa ölücem!
Aslan daha çok yaklaştığında, Sude'nin burnuna tuhaf bir koku gelmeye başlamıştı.
Bu kokuda nerden geliyor? Yanık kokusu gibi.
Yoksa beynim yandı da onun kokusu mu!?Sude kokuyu biraz daha aldığın da bunun mutfaktan geldiğini, yemeğin yandığını anlamıştı. Hızla gözlerini açıp Aslan'ı ittiği gibi mutfağa koştu. Aslan daha ne olduğunu anlamadan Sude'nin arkasından gidişine bakmış ve Sude'nin oflamalarını duyduğunda mutfağa gitmişti.
"Noldu?" Sude az önce yaşananlardan dolayı olan kızarıklığını gizlemek adına arkasına bakmadan Aslan'a cevap verdi.
"Yemeklerim yandı." Dedi üzgünce. Aslan Sude'ye doğru ilerledi ve arkasından sarılıp ellerini göbeğinde kavuşturdu. Çenesini de Sude'nin omuzuna koyup;
"Birşey olmaz dışarıdan sipariş ederiz." Dedi. Sude tekrar yutkunup nefesini tuttu. Kalbi gene hızla çarparken Aslan bir elini çekip kendi cebinde ki telefonunu eline aldı ve Asım'ı arayıp eve pizza ve içecek, abur cubur gibi şeyler getirmesini istemişti.
"Hadi bunlar gelene kadar bizde film açalım." Dediğin de, Sude Aslan'ın ellerini yavaşça çekip önüne döndü.
"Sen aç bende buraları toplayayım olur mu?." Dedi beklentiyle.
"Bende sana yardım edeyim o zaman." Diyip ocakta ki tencereyi alıp tezgaha koyacağı sırada kapağın kaymasıyla yerle bir oluşunu birlikte izlediler. Aslan dudağını büzüp;
"En iyisi sen buraları topla bende filmi açayım."
"Bence de." Dedi Sude Aslan'ı onaylarcasına sonra Aslan'ın gidişini izleyip başını sağa sola salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEFECİ (Zoraki Evlilik)
Novela JuvenilErkeklerden iğrenen, evlenmekten korkan genç bir kız. Ve bu kıza aşık bir tefeci. Peki, bu iki genç evlenirlerse ne olur? * Klasik Mafya hikayesi değildir. Bilginize. İlk yayım tarihi; 3 Temmuz 2019 *Küfür içerir.