Bölüm 8

18.5K 563 140
                                    

Multimedya; Sude'nin nikah elbisesi.

Uzun bir bölüm oldu, kıymetimi bilin... :D

İyi okumalar...

*

Kına günü nihayet gelmişti. Asiye hanım ve Esra hanımı telaş sarmıştı. Tüm hızlarıyla hazırlık yapıyorlar, koşuşturuyorlardı. Sude'yi kuaföre göndermişlerdi, Sude geldiğinde de kınayı yapacakları mekana geçeceklerdi. Çağırdıkları yakın akrabaları yavaş yavaş gelmeye başlamıştı eve.

"Kız Asiye, hiç haberimiz de olmadı senin kızın sözünden nişanından? Kız yoksa bi nikahla mı göndericen kızı?" Dedi Asiye hanımın eltisi.

"Yok kız! Erkek tarafı istemedi nişan falan. Aramızda söz yaptık sadece o kadar."

"Peki ne zamandır sözlüler?"

"Üç aydır." Dedi Asiye hanım yalan söyleyerek. Biliyordu ki akrabaları bir hafta içinde kızını evlendirdiklerini öğrenseler bir sürü dedikodu yapacaklardı arkalarından. O yüzden yalan söylemeyi tercih etmişti.

"Kız ne aceleleri varmış peki bu kadar erken yapıyorlar?"

"Kız ne acelesi! Adamlar uzatmayı sevmiyorlar. Hem üç ay o kadar da kısa değil bence. Uzadıkça boku çıkar zaten!"

*

Sude, en son topuklu ayakkabısını da giydiğinde kuaförden dışarı çıktı.

Aslan, kuaförden çıkan Sude'yi gördüğün de gülümsedi. Arabasının kapısını açıp, Sude'nin binmesine yardımcı oldu. Kendi yerine geçtiğin de aracını çalıştırıp yola koyuldu.

"Çok güzel olmuşsun." Dedi Aslan. Sude başını salladı. Sonra Aslan'ın başını salladığını görmediğini düşündüğün de konuştu.

"Teşekkür ederim." Diyip parmaklarıyla oynamaya başladı. Zaten heyecandan kalbi güm güm atıyordu! Aslan'ın da ona iltifat etmesiyle, kalbin de atlar koşuşturmaya başlamıştı!

Bir de yarın akşam olacaklar aklından çıkmıyordu zaten! Ne yapacağını bilemiyordu! İçine yine korku salmıştı! Aslan'dan iğrenmiyordu ama ondan korkuyordu.

Kendisine dokunmasından korkuyordu...

Aslan, aracını park ettiğinde, Sude hemen kapıyı açıp dışarı çıktı. Derin bir nefes aldı rahatlamak için. Sonra koşar adımlarla apartmana girdiğin de Aslan şaşkınca arkasından baktı. Sonra o da peşinden gitti.

Eve girdiklerinde, Sude birşey olmamış gibi gelen misafirlerle tokalaşıp, sarıldı. Aslan ise gördüğü kalabalık karşısında şaşkına uğrasa da belli etmeyip, sert yüz ifadesine büründü. Her zamanki gibi...

"Kız, damat bu mu?!" Dedi Asiye hanımın eltisi kolunu dürterek. Asiye hanım başını salladığın da, hayran gözlerle Aslan'a baktı.

"Senin kız da az değilmiş! Durdu durdu en yakışıklısını bulduğun da hemen kaptı! Akıllı kız. Hep yengesine çekmiş!" Dediğin de Asiye hanım Allah korusun! Diye iç geçirdi. Aslan'ın yanına doğru geldiğini farkettiğin de düşüncelerinden sıyrıldı.

"Anne, mekana geçelim mi?" Diye sordu Aslan. Asiye hanım hem şaşkın hem de mutlu gözlerle Aslan'a baktı. Aslan ona anne demişti! Şuan zil takıp göbek atası vardı Asiye hanımın.

"Tamam oğlum geçelim." Dedi Asiye hanım kendine geldiğinde. Gözleri bile dolmuştu ama son anda geri göndermişti göz yaşlarını.

*

TEFECİ (Zoraki Evlilik) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin