''Nişanlıymış..*hıck* o nişanlıymış...e-evlenecekmiş..''
Sessiz gözyaşlarım karanlığa düşüyordu. Jungkook'la 1 haftadır görüşmemiştim ve 1 haftadır her şeyi ekmiş,eve tıkınmıştım.
''Evli Jeon Jungkook. *hıck*... Ama benimle değil *hıck*''
''Elindeki zavallı oyuncağı yumruklamayı bırakıp biraz güneş ışığı almalısın.''
Güneş ışığı istemiyordum,dışarı çıkmakta istemiyordum. Burada saatlerce oturup bu oyuncağı yumruklayıp ağlamak istiyordum.
''İstemiyorum! Hiç bir şey yapmak istemiyorum. Ölene kadar buradan çıkmıycağım! Sen de git hayatını yaşa Yoongi-hyung. Beni boşver...''
Çıkıp gitmesini istiyordum ama tek yaptığı bana bakıp gözlerini devirmek olmuştu.
''İşe gitmelisin beyinsiz kardeşim. Bu gidişle kovulursun. 1 haftadır gitmiyorsun ve annemlere söylemek zorunda kalabilirim.''
Göz devirip elimdeki büyük oyuncağı ona fırlattım.
''Kapa çeneni. Kimseye bir şey demeyeceksin!''
Sinirlenmesini veya göz devirip odadan çıkmasını beklemiştim ancak beni şaşırtarak yatakta hemen baş ucuma oturdu.
''Sadece kendini beğenmiş bir pislik yüzünden kardeşimin üzülmesini istemiyorum.''
Ağabeyimin şefkatli sesi gözlerimin dolmasına ve tekrar ağlama isteğimin kabarmasına sebep olmuştu.
Nişanlı ve evlenmek üzere olan bir adamla yatıp üstüne bir de aşık olduğuma inanamıyordum.
Ağlıyordum. Sex arkadaşıma aşık olduğum için ağlıyordum. Bu yanlıştı ve saçmaydı. İlk başlarda evet ihtiyaç içindi ama sonra ona aşık olmuştum. Her akşam beni mesajla çağırırdı ve bende evine giderdim beraber olurduk bazen onda kalırdım bazense eve gelirdim ama ona aittim ben. Hayatımda sadece onunla olmuştum. Ona aittim. Nedensiz bir şekilde onun da bana ait olduğunu düşünüyordum. Aptal aptal ben!
Aptal Jimin!
''Şşşş...tamam ağlama..geçecek..''
''Geçmeyecek *hıck*... O nişanlı *hıck* tanrım ne aptalım!''
''Ağlamasana artık Chim. Yeter. Kalk hazırlan ve işe git..'' dedi ayağa kalkarken. Küçümseyerek ve alayla yüzümü süzüp ''göz altlarına kapatıcı sür.'' diye mırıldandı. Arkasından çenesini kapamasıniçı bağırdım.
Tam kalkıp hazırlacaktım ki sessizce olan telefonumun titreme sesi kulağıma geldi.
Yine kim arıyordu?
Kim olduğuna bakmadan kabaca cevap verip dolaba yöneldim.
''Ne var?!''
''Jimin?''
Tanrım bu ses...
''E-evet benim...'' aptal tabiki benim sonuçta benim telefonum.
''Jungkook ben..''
Devamını dinlemeden hızlıca telefonu yatağın üzerine fırlattım.
Ne diyeceğini duymak istemiyordum. Ya bir daha görüşmeyelim derse? Ya da devam etmek isterse veya en kötüsü bir daha görüşmek istemeyip nişanlısını boynuzlayacak başka bir bulursa?
Gözlerimi kapatıp yere çöktüm.
''Ne yapacağım?''
Tanrım Jeon Jungkook sex arkadaşım, patronum, sevdiğim adam...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fuck Frıend ✴ Jikook
FanfictionAğlıyordum. Seks arkadaşıma âşık olduğum için ağlıyordum